Pişmanlık, insanın içini kemiren o “keşke”lerle başlar. Bir lafı söylemeseydim, o günü öyle harcamasaydım, belki de sadece biraz daha cesur olsaydım diye diye uzayıp gider. Geriye dönüp baktığında elinden hiçbir şey gelmemesi, belki de en ağır tarafıdır. Çünkü zaman geri sarmaz, ama hissettirdikleri kolay kolay gitmez. Sessizce yer eder içinde, bazen bir şarkıda, bazen bir sokakta, bazen durduk yere. Pişmanlık, bir anlamda geçmişle barışmayı bekleyen bir sızı gibidir.
Artık hatalar ve yanlışlar dışında hayatımda yeri olmayacak şey. Hatalarımda da özür dilerim. Hatalarımda pişman olabilirim ama özür diledikten sonra geçer. Artık hayatımı daha çok sevmeye karar verdim.
Hayattaki en zor duygulardan biri olabilir. Bu yaşıma kadar yaptığım hiçbir şeyden pişman olmadım, hayatı baştan yaşama şansım olsaydı muhtemelen gene aynılarını yapardım. Olduğum noktadan olduğum kişiden fazlasıyla memnunum, şikayetçi olduğum şeyler yok mu tabii ki var ama bunlar herkesin hayatında olan sıkıntılar. Aslında o sıkıntılar bi noktada sana bi amaç ve hedef veriyor önemli olan problemleri çözerken süreçten keyif alabiliyo olmak, mutlu olmak. Ki ben, kendimi bildim bileli kronik mutsuz olan ben, sonunda mutlu ve huzurlu hissetmeye başladım. Çok garip bir his. Şiddetli tipi sonrası evden çıkmışsın, her yer karla kaplı, etrafta ölüm sessizliği var ve tarif edilemez bi huzur verir ya doğa; hah aynen öyle işte.
Bazı şeylerden öylesine bir pişmanlık duyuyorum ki ölesiye devam edecekmiş gibi geliyor. Kimi zaman içime çektiğim o nefes sanki boğuyor.
Kendi kendimi, bir şeyleri düzeltecek olmamla avutuyorum ancak avuntu da sonu gelmeyen bir uçurum gibi kalıyor. Artık öyle ki sonu gelsin de çakılayım ama bu belirsizlik bitsin diye düşünüyorum.
Yalnızca başkalarına karşı hissettiğim pişmanlığı düzeltebilirim sanırım. Kendime karşı olanların içi hep boş kalacak olsa gerek üstüne diğerine kıyasla daha fazlayken.
Yavaş yavaş umarsızlaşıyorum.
Geri döndürülemeyen yapılmış yada yapılmamış olaylar sonrasında yaşadığımız kötü bir durum.. ben genelde yapmadıklarımdan dolayı yaşıyorum bunu.. zamanında yapmam gerekenleri yapmayınca onu yapıcak imkan kalmıyo herşey geçmiş oluyor..
Şu anda ağzıma sıçmana izin verebilirdim hatta verebilirdim ne demek eti senin kemiği benim derdim eğer hayatta olsaydın. Bu sadec esnin sahip olabileceğin bir şey.
Şu hayatta aşk konularında yaşadığım pişmanlığın yüzde birini başka şeylerde yaşamadım. Hep radikal kararlar aldım ama beynim hiç sorgulamadı ama bu aşk kesinlikle zehirli keşke şair olsam insan böyle zamanlarda şair olmalıdır.