hürriyet'ten istifa etmesine yol açan yazısının altına imza atılacak köşe yazarı.
kimileri; kimse gelip gerçekleri yüzlerine vurmadıkça, o gerçeklerin aslında var olmadığı yanılgısına varırlar. birgün birisi çıkar, öyle paldır küldür bu gerçekleri yüzlerine tokat gibi vurur. haliyle bu kişilerin canı acır. bulundukları makam, onlara gerçeklerin söylenme şeklini hafifletmiştir çoğu zaman ya da hiç söylenmemiştir gerçekler tüm çıplaklığıyla.
birgün birisi çıkar, tokadı ağızlarının üstüne patlatır ve kapıyı çarpıp gider.
en güzeli de bu gidiştir aslında.
akp bu ülkede ezber bozuyor diyenleri ahlaksızlık ötesi küfürü ile haklı çıkarmış bir dinazordur.
ayrıca, monşerlerin, papyon'luların, "çankaya'ya ancak yahudi smokini ile çıkılır" diyen 'beyaz türkler'in emniyet siboplarının nasıl da patladığının ibretlik bir bir paylaşımıdır fesüpanallah.
80 yılda kemalistlerin yapabildiklerini, 8 yılda üç beş katına katlayan, "gerici" dedikleri akp hükümetinin başarılarını her türlü kurnazlık yetmeyince ancak bok atarak eleştirmeye çalışan dirty old man'in siyasal intiharını izledik. darısı çankaya'ya küsen generallerin başına.
duayen diye pohpohlanılan eleman. gazetecilikte duayen görmesek yiyeceğiz vallahi. ayrıca işsiz kalmaz bu arkadaş emin olun. sözcü cumhuriyet kapıverir alimallah.
yandaş medyanın içinde sesini yükseltebilmiş ender yazarlardandır. hep hükümet halka hakaret edecek değil ya, biraz da halktan birileri hakaret etsin onlara. arkasındayız efendim. çok iyi oldu çok da güzel oldu.
Kemal Kılıçdaroğlu'nun savunduğu adam.Savunulacak bir tarafı mı var arkadaşlar?Ne kadar terbiyesiz bir insanmış ki kalemine de bunu yansıtıyor.Çok yanlış yaptığı.Böyle yaparak mı kazanacaklar?Kazanamayacaksınız.Adalet ve kalkınma partisi dimdik ayakta olmaya devam edecek.
keşke istifa etmeseydi dediğim yazar.çünkü küfürlerini artırdıkça ne olduğu ortaya çıkacaktı,bu kadar ağır hakaret etmeye devam etseydi akp'nin oyları inanılmaz artacaktı ama şimdi inanılır bir şekilde artacak..
ağızlarınızı bozmanız hep bizim lehimize işliyor farkında değil misiniz?
37 yıldır başyazarlık yaptığı gazeteden istifa eden köşe yazarıdır. bu durumda iki önemli noktaya dikkat çekmek lazım: birincisi, bunca yıldır temsilcisi olduğu zümreyi başarıyla temsil eden ve sözünün ayarını bilen bir üstadın sabrının neden taşmış olduğu 2) 37 yıldır neden hiçbir hükümet ile bu kadar yoğun bir karşıtlık içerisinde olmadığı. bu iki nokta meselenin sadece "oktay ekşi'nin terbiyesizliği"nden ibaret olmadığını anlamanın kilit noktalarıdır kanımca.
yaptığı bir kusurlu hareketi kabul eden, özür dileyen, gururlu davranan başyazardır. 28 ekim 2010 tarihli yazısında kullandığı o tek cümle, ne yazık ki yazının kendisinden ve anlattığı faciadan daha çok konuşulacak, ilgili konu da kaynayacaktır kanımca.
kendisinin özrünü bile kabul etmeyen, terk-i diyar etse rahat etmeyecek ahlak timsali insanlara aşağıdaki linklere bakmalarını rica ediyorum. google da anasını satayım ve köşe yazısı lafını yan yana arattım bakın neler çıktı:
oktay usta'nın mutfağı ekşiyince, malzemeleri tükenince hakarete küfüre sarıldı. cevabını kovularak aldı. geçmiş olsun oktay usta, bulursun artık küfürlerini pişirip kemalistlere "görüş" diye yutturacağın bir mutfak.
hürriyet gazetesi eski başyazarı.
istifası oldukça doğru bir karar olmuştur. bir insanın siyaseti, yaptığı işler, söyledikleri eleştirilir fakat 'bunlar analarını da satarlar' gibi fazla ileri giden bi eleştiri cümlesi kurulamaz. kendisi de zaten 'ayarı tutturamadık' diyerek bunu kabullenmiş, özürünü dilemiş ve istifa etmiştir. genel olarak kalemi beğenilen bi yazar olduğu için yazık olmuştur fakat 'kendi kendini yakmak' buna deniyor sanırım.
doğruyu söylemesi yaptığı hakaretin haklı olduğunu göstermemektedir. bu mantıkla yola çıkarsak doğruyu her söylediğimde birilerinin anasına küfretme hakkım doğuyor. bakın bir doğru söyledim şimdi! anasını bile satan sizler diye bir cümle ile bitirsem sözlerimi, bitirdim demiyorum dikkat edin! *
özelleştirmelere bilmem nelere girmeyeceğim şimdi, oktay ekşi başlığı bunun yeri değil, yeri şurada: (#9783570)
oktay ekşi, çok büyük bir hata yapmıştır. sonrasında da şecaat arz ederken sirkatin söylemiştir. bu da doğal olarak sonunu hazırlamıştır.
benim için pek bir anlam ifade etmiyordu. tek üzüldüğüm nokta; artık yazmazsa ahmet kekeç buna ayarı veremeyecek ve keyif alamayacağım.
ekşi'den güzel bir yazar yazısı
--spoiler--
istifa etmesine neden olan yazısında resmen küfür etmiş yazardır.
evine giren hırsızı elleriyle polise teslim ettikten üç gün sonra, o hırsızı sokaklarda serbest dolaşırken yakalayıp cezasını kendi elleriyle veren vatandaş gibi.
yani bir kişi kanunları yok sayıp kanunu kendi uygulamaya çalışırsa "kanunsuzluk" yapar, aynen ekşi'nin küfür etmesi gibi. peki birey neden kanunları kendi uygulamak ister? çünkü kanuna olan güvenini yitirdiği için, adalete olan saygısı sarsıldığı için yapar. aynen artık ayyuka çıkan particiliğe, yollsuzluğa, adam kayırmaya yapılan eleştirilerin anlamsız ve yersiz kaldığını görmek gibi.
istifa etmek ile en dogrusunu yapmis yazardir, zaten darbe meclisinin eski bir uyesi olarak milletvekili emekli maasi var, birikmis parasida coktur.
gelelim asil konuya, muhteremin beyni 28 subat gunu durdugu icin agzindan ancak boyle laf cikiyor. oysa sorumsuzca laf soylemenin bir olcusu olmaliydi, sozkonusu yazar tepkileri gorerek ayarini almis oldu.
bu arada ahmet hakan'a alkis.
p.s: unutmusum, sozcu gazetesinde yazsin artik, orasi ne de olsa basin coplugu.
istifa etmekle tamamen yanlış yapmış deneyimli gazetecidir.
dile kolay 1966'dan beri hürriyet'te yazıyordu bu adam. bir laf etti diye tefe koydular. zaman, vakit isimli tuvalet kağıtlarında her gün ''laik ateistler'', ''satanistler'', ''bunlardan her türlü pislik beklenir'' türünden onlarca yazı var.
yazdığı yazısında gerçekleri söylemiş olan adamdır. elbette çok ağır konuşmuş millet zoruna gitmiştir.
ancak ananıda al git diyen bir başbakan'ın yalayıcılarına da "ananızıda satarsınız" lafı çok ağır gelmemesi lazımdır.
ayrıca hürriyet gazetesi'nin nasıl yusufladığınıda gördük.
yalan mı lan!! bu memleket ekonomik çıkarı uğruna herşeyi yapar. anasınıda satar. bu olay mecazi anlamda herşeye çıkar
şeref satmak anlaşılması gereken şeydi. %42 diyor ki, bu memleket ekonomik çıkar uğruna şerefini bile satar. bu ağır bir dille anasını satmak olarak dile getirilmiştir.
bende hürriyet gazetesi'nin böyle bir baskıya göz yumduğu için almıyorum ulan artık!! gidip iktidarın yalayıcılığını yapın sizde.
