kendi halindedir neşet ertaş, zengin değildir.
garip, garibandır.
garip olup sonra bunu arabeske yorarak asi de olmamıştır, bir o kadar da efendidir. gönlü güzel, yüreği zengindir.
bu hayat bize göre değil.
bu sabah seninle başladık güne yine neşet abi, sen durumumuzu anlamışsındır.
ali ercan abi'nin sözleri gibi; "ne yar verdin ne mal dünya, kötülerinsin sen dünya, iyileri öldüren dünya.." modundayız..
sanırım bu hayat bizim lehimize hiç dönmeyecek.
böyle geceleri sabah etme de senden başka dert ortağımız yok, iyi ki söylemişsin o güzel türküleri..
not: 26 eylül 2012'de ise kırşehir'de defnedilmiştir.
Tatlı dile, güler yüze
Doyulur mu, doyulur mu?
Aşkınan bakışan göze
Doyulur mu, doyulur mu?
büyük üstadı saygı, rahmet ve sevgiyle anıyoruz. ışıklar içinde uyusun.
Hayatını anlatan garip bülbül Neşet Ertaş filmi 23 Aralık'ta vizyona giriyor. Neşet Ertaş'ın filmimi yapmayın diye vasiyeti var, ailesi şiddetle karşı çıkıyor ama film vizyona giriyor. En azından Neşet Ertaş sevenlerin bu filmi izlemek için sinemaya gitmemesi gerekiyor.
leyla bir pavyon kadını değil. sevdiği bir kızdı ve evlere temizliğe giderdi. neşet usta'dan ayrıldıktan sonra organizatörler bu kadının eline saz verip gazinolarda türkü söylettiler.
bu doğruları yazmağa kendimi mecbur hissettim . usta'ya olan saygımdan.
bu bilgiler : iş bankası kültür yayınları " bozkırın tezenesi " kitabından alındı.
Türkiyenin kültürel çöküşünün bir nişanesi olaraktır belki de ölümüne yakın ve sonrasında yıldızı parlatılmış alt-kültür müzisyeni. Ha türünde iyi midir; Sözü, sazı, sanatı, eyvallah. Ama şunu da söyleyim; çocukluğu bozkır kasabalarında, bozkırın küçük illerinde ve bozkırın babası ankaranın banliyölerinde yani neşet ertaş müziğinin hinterlandında geçmiş bir ferd olarak diyebilirim ki hiç bir zaman popüler olamamış, çok dinlenilmemiştir. En azından 90larin ilk yarısı için böyleydi bu. Hiç bir komşumuzu neşet ertaş kaseti dinlerken görmedim. Belki memleketi istisnadır. Benim doğduğum köylerde, bahsettiğim yıllarda en popüler adam neşet ertaş değil oğuz yılmaZ'dı, oyun havası ve arabesk söylerdi o da. Böyleyken böyle. Ayrıca türkiyenin en çileli yıllarında kendisi yurtdışındaydı ve parçalarında hiç toplumsal olay yoktur. Geçelim.
kendisine ait türkülerin son kıtasında hep "garip" mahlasını kullanmıştır. sazı ile başka sanatçılara eşlik etmez, tek çalıp söylemeyi tercih etmiştir. belki de böyle yalnız geldik ve yalnız gideriz mesajını vermek istemiştir.