ihtiyaçlarını karşılamak için hareket etmezsen asla mutlu olamazsın.
hadi diyelim aileden zenginsin, çalışmıyorsun. o zaman yemeğini kendin yap. çamaşırını kendin yıka. alışverişini yap. eğlence amaçlı hiç bi uğraş insanı uzun süre mutlu etmez çünkü çoğu hayalidir. hedefi olmayan şeylerdir. pc oyunu, sinema, maç hedefi olmayan uğraşlardır eline bişey geçmez ama bi yemeğini hazırlasan bile bi gerçekleşme yaşamış olursun çünkü onu yersin. maçımı yiycen, sinemayı mı?
tabi mutlu olmak için esas yapılması gereken para dahil tüm ihtiyaçlarını karşılamak için çalışmak veya ileride çalışmak üzere hazırlık yapmaktır. okumak gibi.
not:şu an mutlu sayılmam çünkü yapacak bişey bulamıyorum.
Sonuç olarak mutlu degiliz.
Sebeplerimiz bahanelerimiz farklı da olsa aslında kendimiz buna sebep.
Ama sonuç olarak bunun farkında olsak da mutsuzuz.
Çünkü istediğimiz şeyleri yasamiyoruz. Yaşayamiyoruz çünkü istediğimiz kişiler değiliz ve istediğimiz zihinlere sahip değiliz. Olmak için mücadele edecek güç ve enerjimiz eksik ya da üşeniyoruz.
Boş vermişlik.
Sonuç olarak bağlamak gerekirse, mutsuzluğu yaşayalım yaşayalım bakalım.
Nereye kadar gidecek :/,
Artık üzerime yapıştığını düşündüğüm duygu. Hiçbir neden yokken hiçbir şeyden keyif alamıyorum. her gün sanki ölecekmişim gibi hissettiren bu hüznü neden taşıyorum?
dünyadaki her derdin çaresi çocukmuş ya. şimdi anlıyorum mutsuz çiftler neden çocuk yapıyor. neden yaşlı ve umutsuz insanlar torun düşkünü oluyor.
arkadaşlar hayatın kaynağı gibiler. gidin parkta mı oynarsınız, bir projede mi gönüllü olursunuz, bakıcılık mı yaparsınız.. gidin çocuklarla zaman geçirin.
hepi topu yirmi çocuğum var benim, branşçı gibi çok sınıfa da girmiyorum oysa. ona rağmen şöyle bi elimi silkelesem sevgi, bağlılık, şefkat, sadakat fışkıracak her yere sanki.
mutlu olunca o gün illaki bir orospu çocukluğu olucak olmazsa şaşardım zaten bu yüzden hüzünden keyif almaya başladım tek bir sözüm var böyle dünya düzenini sikeyim.
Az önce sözlük yazarlarının itirafları başlığında benden sonra yazan birinin girisini okudum.
Dikkatimi çekince profiline girip diğer yazılarına baktım. Epeydir bu kadar aşağılık kompleksi içinde kimseyle karşılaşmamıştım. Okudukça yaşam enerjim çekildi, bir insan ancak kendine bu kadar zarar verebilir diye düşündüm. Uzun uzun ve mütemadiyen her yazısı nasıl bir hiç olduğu üzerine kurulu.
Yapmayın arkadaşlar. iki eli iki ayağı olmayıp hayata dört elle sarılan binlerce insan var. aşılamayacak bir tek sıkıntısı olmayıp sadece Ayşe/berk size trip attı diye yıllarınızı yıldız tilbe arabeskliğinde geçirmeyin. Paranız yoksa çalışır kazanırsınız. Her zengin anadan babadan yana şanslı olanlardan oluşmuyor. Emek lazım emek.
Mutlu olmak insanın kendi elinde. Sözlüğe kafanız estiğinde girmeyin. Çıkın dışarıya yahu. Gerçek insanlar oradalar. Hayatınızda hiç yeri olmayacak sanal insanlara vakit ayıracağınıza çöpçü amcayla iki sohbet edin daha mantıklı. Mutsuzsanız bi sebebi vardır ama kronik mutsuzsanız hiçbir haltı beğenmeyen ve bir yol açmak için de uğraşmayan işe yaramazın tekisiniz demektir.
Oksijene yazık etmeyiniz, binlerce yüksek binA var. güzel yaşayabilmek adına çabalayanlara yer açılsın.
Mutlu olamamak degil de mutsuz olmaya ve sürekli dertli olmaya çalışmak ( tek sorunu sevdiği kız kendisine abi ya da sevdiği oğlan baci dedi diye) bence büyük bi ergenlik belirtisi. Acil Tedavi ol dostum senij sıkıntını çekmek zorunda değiliz.
Hayatı ciddiye almamakla çözüme kavuşturabileceğiniz durumdur. Şuurunuzu ve gamınızı kaybettiğiniz an ayık bir sarhoş olarak yaşamaya devam edeceksiniz. Hayatta hiç kimseden değil gamsızlardan ders alınız. Hiçbir yaşam koçu gamsız biri kadar mutlu olamaz.