"ağır roman"ı izleyip bitirdiğimde aklım uçmuş bir vaziyette
-yüzümde şaşkın bir gülümsemeyle-
kendi kendime, "bu adam benim arkadaşım" diye mırıldandığım kişidir.
lisede aynı sırayı paylaşmak keyfini tatmış olduğum çocuktur.
lise bittikten sonra -okulun pilav günleri dahil- hiçbir türlü karşılaşma şansı bulamadığım,
adeta "orada bir köy var uzakta" tarzında arkadaşımdır,
ve fakat, şimdi yolda karşılaşsak muhabbetimizin -kaldığımız yerden- devam edeceğine emin olduğum
güler yüzlü, sıcakkanlı dostumdur.
iyi bir tiyatro sanatçısı ve -belki- daha da iyi bir sinema oyuncusudur...
bu adama entel kötü adam rolü çok yakışıyor. Die Hard ın kötü adamları gibi. yanlış hatırlamıyorsam zor hedef dizisinde de böyle bir karakteri başarı ile canlandırmıştı.
bu kadar çirkin olup bu kadar çekici olabilen az sayıda insan vardır. çok farklı bir karizması olan bir oyuncudur. gerek sesi tonu gerek jestleri onun karizmasına karizma katmaktadır. ayrıca yaşlanmayan adamlardandır.
sık sık taksim'de görülebilen, alkolü fazla kaçırdığında usta oyunculuğundan eser kalmayan, canlı müzik yapılan mekanda herkesle birlikte eğlenip sahne arasında hatunlara yazmak için fırsat kollayan, "burda canlı müzik yapılıyor mu" sorusuyla hatun milleti ile iletişim kurmaya çalışan, lezbiyen hayranı, askıntı, yapışkan olmasına rağmen sanatına laf etmenin mümkün olmadığı tiyatrocu, sinemacı kişi. Kendisine az alkollü günler dilerim.
