bugün

Bugün yaşadığım olaydır. Kuzenim Tuğçe 18 yaşında, çok sevinçliydi. Bilkent üniversitesi işletmeyi ücretli kazanmış. Koşarak yanıma geldi, boynuma sarıldı.

Anlatmaya başladı.

" Çok mutluyum barış, Bilkent işletme tutmuş, paralı ama olsun."

" sen hukuk istemiyor muydun. Ne güzel, ktü, Atatürk, ondokuz mayıs hukuk tutuyordu, noldu ki ? " diye sordum.

" Ya biliyorum hukuk istiyorum ama, şimdi Karadenizdeki, erzurumdaki erkekler ne kadar zengin olabilir ki, yanlış anlama, sen de zengin değilsin ama gönlün zengin...işte oralarda evlenmelik iyi birini bulamam, biliyorsun, erzurumdaki Karadenizdeki bir öğrenci ne kadar zengin olabilir ki, arkadaş çevrem ne kadar popüler olabilir ki ?"

Evet, bizzat yaşanmıştır. Gurur duydum, akıllı kuzenim benim. Cağğnım !
hayal değil de hareketlerdir daha çok.

+ valeria senin yok mu sevgilin falan?
- yok, olsa söylerim zaten ben.
+ cidden mi?
- tabi be, güzel bi şey. mutluluğu paylaşmak hoşuma gider. senin var mı?
+ var ama babama söyleme.
- yok neden söyleyeyim? nasıl tanıştınız?
+ ya ben erkeklerle çok gezmiyorum, konuşmam bile hatta.
- konuşsan ne olacak ya? neyse.. ee?
+ yok valla ben hep kızlarla gezerim. ama işte o gün bık bık bık oldu, tanıştık.
- mutluluklar ikinize de ^^

aynı kuzen üniversiteye başlayacağı yıl yengeme "anne ibrahim kıbrısa gidecekmiş.. üühühü.." diye ağlamıştır. yukarıdaki diyalog ışığında adı ibrahim olan kız da ilk defa duyuyorum.

hayır ne gerek var yani? sanki 10 tane sevgilin 20 tane kankan olsa bana seni yargılama hakkı verilecek.
Benim kuzenlerim hep erkek olduğu için genelde spor araba ve futbolculuk içeren hayallerdir. Geçen birinin telefonunu ele geçirip instagramında gezdim, şununla biraz uğraşayım diye beğendiği fotoğraflara bir baktım... Bakmaz olaydım. Nasıl bir ergen bir tane bile kız fotoğrafı beğenmez? Varsa yoksa futbolcu şeyleri. Yemin ediyorum Gelecekteki Sevgilisine şimdiden acıyorum. böyle bir öküzü idare etmek kolay olmaz.
benim kuzenlerimden bir tanesinin hayali otobüs şoförü olmaktı. iett otobüslerinin resimlerini telefonunda duvar kağıdıydı. bindiği her otobüsteki şoförlerle sohbet edip piyasayı öğreniyordu.

neyse ki zorla üniversitede bilgisayar okumaya teşvik ettirdim de öyle bölümü okudu. mezun olduktan sonra da atm piyasasına girmişti.

zor kurtardık.