(bkz: cennet analarin ayaklari altindadir) bu mudur kadını aşağılama?
kuran sosyal bilgiler kitabı değildir, ya da bir ansiklopedi. herşeyi açık açık yazsaydı tamamlanması bile asırlar sürerdi. ancak arada bir allah'ın elçisinin söylediklerine ve davranışlarına bakarsanız tesettürü de bulursunuz kadına verilen değeri de...
ayda ve dünyada yerçekimi ivmesi eşitliği gibidir. Dişiyi kuran kadar aşağılayan (bugünün şartlarına göre) başka bir kutsal kitap yoktur. Şahsen benim dinden uzaklaşmama neden olan "serkeşliğinden şüphe ettiğiniz eşlerinizi uyarınız, dinlemezlerse yatağına girmeyiniz. buna rağmen direnirlerse dövünüz" ibaresidir. farklı çevirilerde ufak farklılıklar olmakla beraber nisa suresi böyle der. Esasen bu ibare muhtemelen devrin koşullarına göre büyük bir ilerlemedir ama bunu 21. yüzyılda şiar edinen bir insanın kızıyla oğluna aynı evlat muamelesini yapacağını beklemek hayaldir.
her tarafında cariyeler geçen, birini tesettüre sokup öbürüne ilişmeyen, öbür dünyada ödül olarak huriler sunan bir kitabın eşitlik kaygısı olduğunu düşünmek abesle iştigaldir. Haa ben inanıyorum ve doğru budur ve tartışmam diyene ben hiç bir şey demem o ayrı. Ama medeni olduğunu değil islami olduğunu savunsun yeter ki.
bazılarının anlayamayacağı kadar ince bir eşitliktir.
kadın mirasta erkek gibi eşit tutulmazken evlilik sırasında erkek, kadına, dünya'da kadına tanınmış ilk sosyal güvence sayılan mehiri vermek zorundadır.
bunun haricinde ev eşyalarını erkek temin eder, geçimi erkek sağlar, evin ihtiyaçlarının ayrıca kadının şahsi ihtiyaçlarının temini de erkek için bir yükümlülüktür. hatta ev işleri kadının yükünü aşıyorsa erkek onun için hizmetçi tutmak zorundadır.
yukarda sayılanlar erkeklerin evlilikte maddi yükümlülükleriydi. peki kadınların evlilikteki yükümlülükleri neler?
ev işlerini yapmak, eşine iyi davranmak ve çocuklarla ilgilenmek gibi şeyler. dikkat ettiyseniz evlilik içerisinde kadına maddi bir yükümlülük yüklenmemiş.
evet neymiş? bazılarının elideki tek koz olan mirastaki eşitsizlik erkeğe başka alanlarda yüklenmiş yükün hafifletilmesi için varmış...
islam dininde cinsiyet temelli bir eşitlik olduğunu kim söyledi size kuzum? dinde kadın ve erkeği eşitlemek gibi bir gayret yoktur. din kadın ve erkeği yek etme doğrultusundadır.
yaratılışlarımıza bir bakalım. daha yaratılırken eşit olmayan ama ileride birbirini tam bir dünya ve ahiret mutluluğu için tamamlayabilecek iki varlığa "aaa bunlar eşit değiller" demek hakikatten maymunluktur.
ben doğuramıyorum ve sen ayakta işemiyorun sevgili papatyam. olay bu kadar basit. dine bok atmak yerine vidanjör taktır veya intihar et. zira bundan sonra da doğuramayacağız ve işeyemeceksiniz.
yasayı ve kuran-ı kerim'in lafzını baz almadan konuşacak olursak, toplumumuzun yapısı gereği erkeğin kadın üzerinde bir hakimiyeti olduğu barizdir. kamu görevlisi olan birçok bayanın, hatta yüzde 70'inin bu üstünlüğü kabul ettiğini bizzat müşahade etmişimdir. dolayısıyla fıtrat gereği böyledir de diyebiliriz.
dipnot: bir islam devleti olan osmanlı devletinin uyguladığı mecellede de
1 erkek = 2 kadın eşitliği vardır. yani sadece matematiksel terimle bi eşitlik.
ayetlere bakılarak doğru olduğuna ulaşılabilen cümle. (erkek daha eşittir koşuluyla)
bakara 228 - "erkeklerin kadınlar üzerindeki hakları gibi, kadınların da erkekler üzerinde belli hakları vardır. ancak erkekler, kadınlara göre bir derece üstünlüğe sahiptirler. allah azîzdir, hakîmdir. "
nisa 34 - "erkekler, kadın üzerine idareci ve hakimdirler. "
bakara 223 - "kadınlarınız, sizin için bir tarladır. "
nisa 11 - "allah size evlatlarınızın miras taksimini şöyle emrediyor: çocuklarınızda, erkeğe iki kadın payı kadar, eğer hepsi kadın olmak üzere ikiden de fazla iseler, bunlara mirasın üçte ikisi ve eğer bir tek kadın ise o zaman ona malın yarısı vardır. "
demek ki eşitliğimiz ;
erkek = 2kadın
şeklinde imiş.
itirazı olanlar yukarıda alıntılar yaptığım kitabın sahibine başvurabilir.