bugün

Christian Bale, Wes Bentley, Natalie Portman üstüne bir de Antonio Banderas hatta devam ederekten Cate Blanchett'ın oynadığı 2013 çıkışlı olacak drama romantik karışımı bir film olacak.
sanırım konusu da christian bale'ın oynadığı karakterin aşkı araması, yaşadığı olaylar olacak.

http://www.imdb.com/title/tt2101383/
dramın romantizm ile buluştuğu film.

yönetmen Terrence Malick'in yazıp ve yönettiği Christian Bale, Natalie Portman, cate blanchett ve Imogen Poots gibi oyuncuların rol aldığı 2015'te gösterime girecek film.
filmden bazı kareler ya da çekimlerden...

görsel

görsel
yani ben bu film için elediğim diğer filmlere yanarım. kafama sıçayım sözlük. 8 ekim 2015 saat 11.00 ben beylikdüzünden kalkıp feriye sinemasına gelmişim. hafif bir kahvaltı, elimde kahve yürüyorum beşiktaştan ortaköye hafif puslu inanılmaz bir sabah. ta ki perdeler açılıp film başlayana kadar. rabbim. rabbim duy bu kulunun sesini. o neydi ya? kardeşim bir cast bu kadar bok edilir. bu kadar hor kullanılır. insan neler bekliyor ama siz onlara ne veriyorsunuz? yani sinema tv öğrencileri falan gelip burda yok şunun imgesi bunun post modern anlatımı gibi yorumlar yapacak. tamam çekimleri güzeldi. filme yedirilmiş bazı cümleler cidden çok etkileyiciydi ama gel gelelim ki film ne anlatıyor dersen hiçbir şey söyleyemem. ulan bir filmde diyalog olmaz mı? bir veya iki kere falan vardı resmen. içim şişti bitene kadar. verdiğim paraya yazık diyorum, casta kanıpta gitmeyin diyorum. velhasıl kelam asla bekleneni vermemiş bir filmdir kendisi.

size sözüm yok canlarım, hepinizi çok seviyorum.

(bkz: Natalie Portman)
(bkz: Imogen Poots)
(bkz: Cate Blanchett)
bu filmin yıldızlarla dolu kastına bakıp, natali portmın, kıristiyın beyıl falan izleyecem diye gidenlere çok gülüyorum...

arkadaşlar bu bir terrence malick filmi...
Ve bu adam teatral performansları siklemez. filmlerinde karakterler öne çıkmaz. öyle pek konuyu anlatma derdine de girmez. şiirsel bir anlatımı vardır. bolca sembolizm, varoluşçuluk falan öyle filmler yapar.
yani bazıları sanat filmi diyebilir filmlerine... ama bence filmleri daha çok kişisel. ha zaten sanat kendini ifade etmekse adamın yaptığı da bu. çünkü özellikle the tree of life'tan beri yaptığı filmler kendi hayatıyla ilgili.

filme gelirsek; kısaca filmin başında da bahsedildiği gibi babası tarafından Mısır'a özel bir inciyi bulması için gönderile prensin hikayesi.
eğer terrence malick'in tarzını biliyor ve seviyorsanız bu filmi de seversiniz. yoksa hiç izlemeyin derim.
ben sevdim. çünkü terrence malick özel ilgi alanıma giren, takip ettiğim bir yönetmen.
izlerken zaman geçmeyen film. filmi 5 saat falan izledim sonra bir baktım daha yarısına gelememişim.
görsel
"Hayaller güzeldir. Ama onların içinde yaşayamazsın.“

görsel