bugün
- karınıza kaşarlı poğaça yapar mısınız19
- suriyeliler suriye'ye dönsün17
- atatürk'ün hiç seçime girmeden ülkeyi yönetmesi15
- uludağ sözlüğe nasıl düştünüz36
- memesi küçük olmak18
- emmanuel emenike17
- iğrenç bir his tarif et31
- vücutçu aptal erkek vs gösterişsiz felsefi erkek16
- aykolik'in boyu yaşı kilosu mesleği9
- diyanet işleri başkanına audi 6 tahsis edilmesi12
- icardi190526
- insana kendini kötü hissettiren şeyler26
- bik bik bu sözlüğün divasıdır10
- anın görüntüsü14
- yazarların ruh hali10
- kruvasan ile kahvaltı yapmak9
- düz dünyacıların güneş tutulmasına bakışı12
- köpekler arasından seri katil çıkmaması9
- bik bik'i ağdacıya götürmek11
- bik bik'in yaşı boyu kilosu8
- sel felaketinin nedeni cehapedir13
- fake hesabım için nick önerileri8
- türkiye de 120000 atatürk heykeli olması17
- mustafa sandal'ın 1 mayıs paylaşımı14
- ben bu davanın savcısıyım9
- sözlüğün en götü güzel kızı21
- düşün ki o bunu okuyor13
- 1 mayıs8
- ahirette sorulacak ilk soru9
- en yaşlı özelliğiniz13
- köpekleri aklamak için sırtlana iftira atmak10
- oksijensizsu14
- güne bir şarkı bırak8
- 1 mayıs 2024 borussia dortmund psg maçı9
- uludağ sözlüğün bitmiş olması19
- sözlük kızlarını kategorize eden utanmazlar18
- kocamsunun hazırladığı sürpriz15
- tilki ailesi9
- japonyada düşen insana yardım edenler12
- vahdettin'e hain diyenleri susturacak tarihi belge42
- club'a gidiyor musun diyen erkek9
- sözlük erkeğinden damat olmaz30
- temizlik hastası eşle sevişme öncesi diyaloglar12
- 30 nisan 2024 bayern münih real madrid maçı24
- sırtınızı bir sözlük kızına dayar mısınız8
- fatih terim'in yuhalanması16
- sürekli milletin entrylerini eleştiren tip11
- crop giyen erkek9
- nazar değdi sözlük12
düşünceleri deftere aktararak bir konu yakalamaya çalışmak, sonucunda bir kitap elde etmek.
çoğu insanın bir gün roman, senaryo yazacağım demesine rağmen bunlardan çok az bir kesimin yapmayı başardığı eylem.
bir de bunun kitap yazmaya başlamak ama kitaba isim bulamayınca yarıda bırakmak durumu vardır.
eskilerin bizden daha az zorlandığı bir eylemdir.
hem olaylar bugüne göre daha zengindir, hem her daim savaş hali vardır, hem de irdeleyen insan sayısı çok azdır. ayrıca günün insanının her şeyi tiye alma durumu vardır ki sırf bu yüzden nitelikli yazma tiye alınma korkusundan çoğu kez bırakılır ve bir o kadar da saçma sapan espri barındıran kitap yazıldığı için, nitelikli yazan az kişi de gözükmez. ayrıca konuların sıradanlaşması hemen her konunun işlenmiş olması, hemen her hayat tarzının kaleme alınmış olması günümüz yazarını sıkıntıya sokar. ayrıca günün yayın organlarının çok olması, kitap okumayı zorlaştırır. *roman yazmak, günümüz insanı için çok zor bir şey olmayabilir; ancak roman okumak günümüz insanı için gerçekten çok zordur. çünkü, yaşam sıkıntısı, sürekli çalışma, dinlenecek vakti bulamama romandan insanları soğutur. bir romanı okumak, kişiye göre değişse de, genel olarak kişinin uzun bir vaktini alır. ancak kişi vakit sıkıntısı çektiği için, daha kısa aktivitelere kendini verir. mesela, 90 dakikalık bir film, 60 dakikalık bir tiyatro...
özetle, günümüz insanı için hem yazması hem de okuması zor olan bir eylem. yine de inadım var, yazacağım. *
hem olaylar bugüne göre daha zengindir, hem her daim savaş hali vardır, hem de irdeleyen insan sayısı çok azdır. ayrıca günün insanının her şeyi tiye alma durumu vardır ki sırf bu yüzden nitelikli yazma tiye alınma korkusundan çoğu kez bırakılır ve bir o kadar da saçma sapan espri barındıran kitap yazıldığı için, nitelikli yazan az kişi de gözükmez. ayrıca konuların sıradanlaşması hemen her konunun işlenmiş olması, hemen her hayat tarzının kaleme alınmış olması günümüz yazarını sıkıntıya sokar. ayrıca günün yayın organlarının çok olması, kitap okumayı zorlaştırır. *roman yazmak, günümüz insanı için çok zor bir şey olmayabilir; ancak roman okumak günümüz insanı için gerçekten çok zordur. çünkü, yaşam sıkıntısı, sürekli çalışma, dinlenecek vakti bulamama romandan insanları soğutur. bir romanı okumak, kişiye göre değişse de, genel olarak kişinin uzun bir vaktini alır. ancak kişi vakit sıkıntısı çektiği için, daha kısa aktivitelere kendini verir. mesela, 90 dakikalık bir film, 60 dakikalık bir tiyatro...
özetle, günümüz insanı için hem yazması hem de okuması zor olan bir eylem. yine de inadım var, yazacağım. *
konu, kurgu, mekan-zaman-karakterden ziyade içini dolduracak boş materyal bulmak zordur.
örneğin herkes "ampul yanıyordu." yerine "ampul, gecenin olanca karanlığından haykırarak kurtulmayı dileyen bir gündüz tanesi gibi sessiz ama derinden odayı aydınlatarak o puslu, o namert, o nankör geceye ait tek bir karanlık kırıntısı bırakmayacakmışcasına her zamankinden daha hırslı, daha azimli, daha iştahlı yanıyordu." deyemez.
"ampul yanıyordu." şeklinde cümlelerle 80 sayfaya sığdırılan bir kitap edebi betimlemeler ve fantastik tanımlar yapılarak 250-300 sayfaya çıkarılabilir.
örneğin herkes "ampul yanıyordu." yerine "ampul, gecenin olanca karanlığından haykırarak kurtulmayı dileyen bir gündüz tanesi gibi sessiz ama derinden odayı aydınlatarak o puslu, o namert, o nankör geceye ait tek bir karanlık kırıntısı bırakmayacakmışcasına her zamankinden daha hırslı, daha azimli, daha iştahlı yanıyordu." deyemez.
"ampul yanıyordu." şeklinde cümlelerle 80 sayfaya sığdırılan bir kitap edebi betimlemeler ve fantastik tanımlar yapılarak 250-300 sayfaya çıkarılabilir.
Yayınevleri 500'den aşağıya basım yapmıyor. Kültür bakanlığı, bandrol, izin mizin hiç uğraşmayın gidin bir özalitçiye. Bastırın
sözlük yazarı olmak ile, eşdeğerdir. birdir.
en fazla otuz kişinin okuyacağını, kimsenin hayatını değiştirmeyeceğini, sadece okuyan adamın bana küfredip mezarımda kemiklerimin birbirine geçmesine sebep olacağını bildiğim hâlde; ölmeden önce yapmak istediğim, hazırlıklarına şimdiden başladığım hede. ölümün ne zaman geleceği belli değil. herkes doktorundan 6 aylık ömrünün kaldığını öğrenemiyor.
zor iştir.
kitabı olan sözlük yazarlarının ortak özelliklerini inceledim. hepsinin kitabını okumadım ama kitap özetini inceledim diyebilirim. sonra "ben" butonlarını okudum. ve özellikle "en beğenilen entryleri" kısmında hep kitabın konusu ile alakalı hatta adeta spoiler niteliğinde olan entryleri okudum.... sonra "ben bir kitap yazsam nasıl olur acaba konuları?" diye soraraktan -ki sormaz olaydım- kendi "en beğenilen entrylerime" baktım...
ya aslında bir hanımefendi olarak inci sözlükte pek takılmadığımı belirtmeliyim. gerçek hayatta ağır başlı ve düzgün biriyimdir, gerçekten. iyi aile kızıyım lan. ne sanalda ne de gerçek hayatta küfretmeyi sevmem üstelik. kitap okumayı çok severim... benim tek meselem: başka sözlüklerde "yaran inci sözlük entryleri" başlığını okuyor, o başlıkta hoşuma giden entry olursa, arkadaşlar da okusun eğlensin diye paylaşırım... ama ben nereden bileyim binlerce entrym dururken "best of"larım onlar olacak?
kitabı olan sözlük yazarlarının ortak özelliklerini inceledim. hepsinin kitabını okumadım ama kitap özetini inceledim diyebilirim. sonra "ben" butonlarını okudum. ve özellikle "en beğenilen entryleri" kısmında hep kitabın konusu ile alakalı hatta adeta spoiler niteliğinde olan entryleri okudum.... sonra "ben bir kitap yazsam nasıl olur acaba konuları?" diye soraraktan -ki sormaz olaydım- kendi "en beğenilen entrylerime" baktım...
ya aslında bir hanımefendi olarak inci sözlükte pek takılmadığımı belirtmeliyim. gerçek hayatta ağır başlı ve düzgün biriyimdir, gerçekten. iyi aile kızıyım lan. ne sanalda ne de gerçek hayatta küfretmeyi sevmem üstelik. kitap okumayı çok severim... benim tek meselem: başka sözlüklerde "yaran inci sözlük entryleri" başlığını okuyor, o başlıkta hoşuma giden entry olursa, arkadaşlar da okusun eğlensin diye paylaşırım... ama ben nereden bileyim binlerce entrym dururken "best of"larım onlar olacak?
kitap yazmak sözlükte yazmaya benzemez. çok zor ve zahmet isteyen iştir. burada hiç beğenilmeyen ya da tanınmayan bir yazar bile çok güzel kitaplar yazabilir. entry'lerle hiç alakası yoktur.
bir şeyler karalamaya başlayıp hiçbir yazdığını beğenmemek ve bu uğraş sonunda yazmak için çok çok okumak gerektiğini anlamaktır...
Yazıp yazıp yazıp sonra silip bir daha yazıp yazıp... en son benden bir cacık olmaz denilip bırakılır.
büyük ihtimalle gerçekliştireceğim eylemdir.
her önüne gelenin yapabileceği bir şey olmamalı özellikle günümüzde ünlü olmak için araç oluyor genellikle kitap. pucca dennen şahıs bile imza dağıtıyor fuarlarda. bunu gören de sözlük yazarlığıyla eşdeğer görebiliyor. ama konu gerçekleri anlatmak olunca 180 sayfalık fight club ancak üç yılda kabul görüyor. hayat çok garip.
Her baba yiğidin yapabileceği iş değildir. yapıldığında, okurlara nasıl bir etki bıraktığını görmek istemektir.
kesinlikle ama kesinlikle bir blog sayfasında iki sayfadan uzun olmayan metinleri biriktirip toparlayıp "lan ben kitap yaptım, kandilde çoluğa çocuğa dağıtırsın al bak" diyerek fuarlara koşturmak değildir. ciddiyet, ehemmiyet ister. sadece "bak ben kafamdakini yazıyorum al bunu oku" diyerek yazılmaz, okuyucunun hissettikleri de tartılır. olgunluk ve çok yönlü düşünebilme yetisinin yanı sıra, dili gerçekten iyi kullanabilmek, bak "her lafın sonuna bir küfür koyup asi kız olmak" demiyorum, eski ve yeni kelimeleri harmanlayarak okuyucuyu yormadan yazabilme kabiliyeti gerektirir.
bir seviş biçimi esasen.
yazarı az, okuyanı yok; basımı yasak!
yazarı az, okuyanı yok; basımı yasak!
bütün hayatını ona adamak demektir.
uzun yıllardır yapmayı planladığım eylem. bakalım çok sıkılıp yapacak hiç bir şey bulamadığım bir anım olursa belki başlarım. konusuna karar verdim gibi. yetimhanede büyüyen dört arkadaş yetimhanedeki baskılara dayanamayıp kaçıyorlar. bir süre sağda solda sürttükten sonra bir iş kurmaya karar veriyorlar. ellerinde hiç para olmadığı için içlerinden birinin böreklerinden birini satmaya karar veriyorlar. seçme yolu olarakta çöp çekiyorlar. kısa çöpü çeken ise henüz bilmedikleri ama aslında doğuştan üç böbrekli olan blonde lakaplı çocuk... ve olaylar gelişir.
hiçbir zaman bir yazdığımı sonraki gün beğenmediğim için benim için pek de mümkün değil. ama her zaman saygı duyarım böyle bir yaratıcılıkla, şevkle, bıkmadan o kitabı yazabilen insanlara.
kuranı ve yaşatanı siz olduğunuz için bir ayrıcalıktır. Bir hayat daha yaşarsınız yaşarken.
büyuk bir altyapı gerektirir. günumuzde herkesin çok çok başarıyla yaptığını zannettiğidir.
günümüzde kitap okumaktan daha kolay bir iş gelmiştir. zira önüne gelen kitap yazıyor.
ölümle bir düello da denebilir. kazanan yazar, kaybeden ölür.
güncel Önemli Başlıklar