bugün

her insan için geçerli olmamakla birlikte, çoğu için geçerlidir.

efendim insan kitap seçerken dahi eğlenir. çünkü bütün o kitaplar o anlık sizindir. hangisini seçeyim diye bazen saatler harcanır (ben harcıyorum, sırf zevkine). sonunda bir kitap seçilir. kitapda güzeldir, eğlencelidir. ama yinede biran önce kitabı bitirip yine o kitapçı/müzik market/kitap evinin ortamına girmek istenir.
özellikle kitap fuarlarında bütçenin dumura uğramasının önde gelen sebeplerinden birisi.
sistemin adamı olduğunuza; mühim olan harcamak mantığının belleğinize iyice yerleştiğine delalet eder.
kitap almanın kısa, okumanın hayli uzun sürmesinden mütevellit olgu.
yüksek ihtimalle kitap kokusundan kaynaklanan durumdur.
alırken dışarıya karşı ne kadar kültürlüyüm imajı vermenize yardımcı olurken okurken muhtemelen kimseye gösteremeyeceğinizden ve hatta okurken anlamak için çaba harcamak zorunda kalabileceğinizden meydana gelen durumdur.
sadece kitap okuyanların anlayıp tebessüm edeceği durum. malum kitap okuyana gösterişçi diyen bir toplumda yaşıyoruz. bırakın okusun yahu dünyada en az kitap okuyan ülkeler arasındayız bırak gösteriş yapa yapa okusun. *
satın alınan kitabı, arkadaşın kitaplığında görmenin zevki paha biçilemezdir.
karşıdan bakıp, arka kapak özetinden okuyunca tüm kitapların sürükleyici ve zevkli gelmesinden ötürü doğan durum. bu zevkten ötürü, okunmamış kitaplarla doldu kitaplığım.
bir kitap görürsün, heveslenip alırsın ama okumaya geldiğin zaman hevesinin kaçmasıdır.
kaçan kovalanır, kovalanan yakalanır, yakalanan rafa kaldırılır durumudur.
sırf yeni kitap kokusu için alınır.
çünkü kitapları aldığınızda onlara sahip olduğunuzu ve içinde ki her şeyin sizin olduğunu düşünürsünüz.
kitaplığa yan yana dizip seyredersiniz uzun uzun.ama sahip olmak için okuyup hazmetmek gerekir yoksa ne anlamı var değil mi ama?
kitap almakla alakası yoktur. tüketim çağındayız. ne alırsan al kitap okumaktan daha zevklidir.
içine değil ambalaja önem verildiğini gösteren davranıştır.
kitabı okumak için değil rafda görsellik olsun diye alırlar, oldukları gibi davranmaz, olmak istedikleri kişiyi oynarlar. kitap bir dekor değildir okumak, anlamak, algılamak, düşünmek gerekir.
doğru bir yere parmak başmış bir önermedir.
kendi adıma, kütüphaneye 50 kere girmişsem 40ında en az 4 kitapla çıkmışımdır elimde.
Kendini bir anlık entel hisseden insanoğlunun geçici hevesinden kaynaklı tüketim çılgınlığı da denebilir.
genel olarak alışverişin zevkli olması ile açıklanacak durumdur bana göre.
kitap alınıp okunmuyorsa hiç alınmasın daha iyi. kitap aksesuar değil bilgidir.
kitapları okumanın temel sebebi odur. bir daha gidip kitap alıp o zevke ulaşmak.
ikisinin de zevki farklidir. özellikle o kitap sahaflardan aliniyorsa.
son derece doğru bir önermedir.

kendimden örnek verecek olursam.

bir hevesle 4-5 kitap alırım onun ilkini okurken gider bir iki kitap daha edinirim. sonra ilk aldıklarımdan 2. kitabı okuyacakkken gider bir seri alırım vs vs...
(bkz: kitap satın alma hastalığı)
önü alınamayan durum. hele bir de koklamayı da seviyorsan.
Hevesle alakası olmayan durumdur. Kitap fetişi olarak da adlandırabiliriz. ilgi çeken popüler kültür ürünü olan tüketmeye dayalı kitaplar "kitaba verilen paraya acınılmaz" mantığıyla alınır. Biraz okunur veya hiç okunmaz.