katyn katliamı

entry24 galeri7
    24.
  1. sscb'nin polonya işgali sırasında 22 bin polonyalı subayı katletmesi olayıdır. bizim ılık götlü solcular kabul etmese de bizzat rusya böyle bir katliam gerçekleştirdiğini kabul etmiştir.

    ameriga yapınca soykırım ama sscb yapınca devrim... işte solcu olmak budur.
    1 ...
  2. 23.
  3. şuradan izlenebilecek katliamdır. video hassas olan insanlara önerilmez.
    0 ...
  4. 22.
  5. baş infazcı ....

    https://galeri.uludagsozluk.com/r/2240909/+

    https://galeri.uludagsozluk.com/r/2240910/+

    https://galeri.uludagsozluk.com/r/2240911/+

    Vasily Mihayloviç Blokhin (d. 7 Ocak 1895 – ö. 3 Şubat 1955), Genrikh Yagoda,
    Nikolay Yezhov ve Lavrentiy Beria idarelerinde NKVD'NiN baş celladı olarak
    görev yapan Sovyet ve Rus tümgeneral.

    El-1926 yılında Joseph Stalin tarafından pozisyonu için seçti, Blokhin
    gerçekleştirilen ve Stalin döneminde çok sayıda toplu katliamlar
    denetimli, çoğunlukla Büyük temizlik ve ikinci Dünya Savaşı sırasında
    bu cellatlar bir grup oldu .

    kendi eliyle mahkumların on binlerce idam, bahar 1940,[2][3] kayıtlı
    dünya tarihinin en üretken resmi cellat onu yaparken Katyn katliamı
    sırasında savaş yaklaşık 7 bin Polonyalı mahkumların öldürülmesi de
    dahil olmak üzere sahip olarak kaydedilir.
    Blokhin, Stalin'in ölümünden sonra emekliliğe zorlandı ve 1955'te öldü .

    https://en.wikipedia.org/wiki/Vasily_Blokhin
    0 ...
  6. 21.
  7. 22 bin Polonyalının tek kurşunla öldürülmesi olayı.

    Uzun bir süre SSCB olayın suçlusu olarak nazi Almanyası'nı göstermiş ancak gorbaçov olayın SSCB tarafından işlendiğini itiraf etmiştir.
    0 ...
  8. 20.
  9. filmi çok başarılı filmler arasına giren komunistlerin yaptığı katliamların nazilerin yaptığı gibi gösterilen olaydır. stalin ve ondan sonra gelen birçok kişi bu katliamı reddetmiş, fakat 1990 yılında sovyet lideri tarafından bu katliam kabul edilmiştir. nazileri savunmuyorum ancak şu bir gerçek komunistler kardeşlik adı altında çok kan dökmüşlerdir. (Katyn katliamı) filmi çok güzel anlatmış çok başarılı bir film.
    0 ...
  10. 18.
  11. naziler'in moskova önlerine geldiği 1941 senesinde katyn ormanı'nda insanları öldürmesi ve öldürdüğü insanları buraya doldurması sonucu yapılan katliam.

    dönemin nazi propaganda bakanı gobbels, avrupa'daki sovyet düşmanlığını canlandırmak için bunu manipüle etmiş ve ''sovyetler kazanırsa her yer katyn olacak'' tarzında propaganda afişleri bastırmıştı.

    gobbels öldü.

    fakat onun propagandasını devam ettiren liberal ve emperyalistler bu yalanı halâ kullanıyorlar, stalin'in emri ile olduğunu söylüyorlar.
    0 ...
  12. 17.
  13. Bu KATYN katliami basligi altinda onune gelen her duydugunu yaziyor, sozde, bilgi paylasiyoruz edasi ile defalarca en yetkili agizlar kabul etti bu katliami, efendim arsivler acilinca ortaya cikan belgeler vs diyerek surekli bir ahkam kesme ve ozde sscb ye ilkesel olarakta sosyalizme saldirida bulunmak icin her turlu yalani bilgiymis gercekmis gibi paylasmaktan geri durmuyor insanlar. SSCB yi yikmakla gorevli karsi devrimci saflar en yetkili agiz kabul ediliyor, uyduruk sozde belgeler gercek kabul ediliyor, nedense yeltsinin ortaya cikardim dedigi belgenin asli bir turlu kamuoyu ile paylasilmadi, tum bunlar ortada iken ve goebbels in gunlugu ortaya cikmisken, defalarca yapilan sorusturmalarda net olarak nazi almanyasinin katliamin sorumlusu oldugu tespit edilmisken dahi birileri (kizil picler tarafindan yapilmistir) diyerek sozluk kurallarina aykiri olarak kufurlu entry girebiliyor. Kimsede mudahale etmiyor nedense...

    Birilerine sovyet usagi diye etiket yapmak kolaydir, sorsak sovyet ne demek onu bilmezler ama ahkam kesmekte uzerlerinde yoktur bizim toplumda bos beyinlileri tarif ederken, akli olmadan fikri olmak sozu ile bu kisiler kastediliyor iste tam olarak.

    Olayin gun yuzune cikmis gercekleri, herkesce tatminkar kabul edilsede bizdeki beynini kiraya vermis tayfasi 2. paylasim savasinda sovyetleri asagilayacak saglam bir kanit bulamadiklari icin, genel olarak yalanlarla hareket edip saldirilarini yalanlar uzerine kuruyorlar. Mantiki ve akli bir dayanagi olmayan soylemlerle sovyetleri suclamayi is yapmis olarak bilincaltlarina kaziyan emperyalizme ve onun tasmalisi fasizme methiyeler duzmedikleri kaliyor sadece.

    Konunun ozunu gayet iyi anlatan kisilerde yok degil. Alman silahi ile vurulmus polonyalilar ve sscb suclaniyor. Kaldiki bulundu debilen toplu mezarlardaki cesetler uzerinden cikan bir takim tarihli belgeler bile sscb yi karalamayi haksiz cikaracak kanit niteligindedir. Bunlarida goz ardi etmekte kararli olanlar sadece ve sadece bir kac satilik bedendir... Boylelikle emperyalizmin kuklasi olmayi kendilerine meslek edinmis kisiler gorevlerini icra ediyor.
    0 ...
  14. 16.
  15. rusya'nın bile kabul ettiği ama bizim gerizekalı solcuların kabul edemediği stalin'in emriyle yapılmış katliam. iyi hoş ben habersol sitesinde stalin türkiye'den kars ardahan ve boğazlarda kontrol istedi mi -ki istediyse bile biz onu yine severiz diye biten bir yazı yazan ahmak karı vardı. ulan ülkenden toprak isteyip nota veren ve ülkenin abd kucağına düşmesine sebep olmuş adamın nesini hala seviyorsunuz.
    2 ...
  16. 15.
  17. rusların yaptığı katliamdır. almanlar yaptı demek cehalettir. 1991 yılında gorbaçov itiraf etti. cesetlerin üzerinde alman mermilerinin bulunması o dönemki rus silahları geri tepme yaptığı için 3-4 kişiden sonra eller uyuşuyor ve acıyordu. alman silahı geri tepme yapmadığı için parmaklar acımıyordu.
    2 ...
  18. 14.
  19. sovyet yalaması türkiye komünistlerinin ısrarla inkara yeltendiği alçak katliamlardan biridir.

    hitler yapınca katliam ama stalin yapınca aauuu! auu tabi ya dingil kardeşim benim! 2.dünya savaşında nazi ve sovyet işgaline maruz kalmış polonyalıların uğradığı en alçak katliamlardan biridir bu! marksistler inkar etsin ancak Sovyet arşivleri bu katliamı kanıtlıyor ve Ruslarda kabul ediyor.

    4500 polonyalı subay Rusya sumoneks şehrinin yakınlarında katin ormanında kafalarına birer kurşun sıkılarak öldürülmüştür. Tabi Stalin bunu inkar etmiştir. 2 yıl sonra O zaman sürgünde olan Polonya hükumetinin başı olan general sikorski ile kremlinde buluşmuş ve kaybolan Polonyalı subayların listesini vermiş ve böyle bir katliamın yaşandığını reddetmiştir. ancak 1992 de sovyet rusyadan sonraki dönemin başkanı boris yeltsin, polonya başkanı leh valisa ya stalin tarafından imzalanan idam emrinin belgesini teslim etmiş ve katliam kanıtlanmıştır.

    Hala gobels in nazilerin yalanı diye 50 yıl önceki kafayla savunma yapan sovyet uşakları artık gözünü açmalı. onların o anti-demokrat beyinleri gerçekleri inkar etmekten başka hiçbir işe yaramayacak.

    https://galeri.uludagsozluk.com/r/104077/+
    2 ...
  20. 13.
  21. bu konuda uzun bir yazı hazırlıyordum fakat kullandığım kaynakları kullanan ve vereceğim bilgilerin benzerlerini veren güzel bir yazı buldum itü sözlükte onu paylaşmaya karar verdim.

    --spoiler--

    nazi almanyası'nın stalingrad zaferinin hemen ardından sscb ve müttefiklerinin arasını bozmak için stalin'in üzerine yıkmaya çalıştığı katliam.

    nazi propaganda bakanı goebbels'in günlüklerinde şu şekilde yeralıyor: "bu olay alman propagandasının ve özellikle benim yüzde yüz başarımdır. katin olayını tamamiyle politik bir mesele haline getirmeyi başardık". (1) goebbels 8 mayıs 1943'te de şunları düşmüş günlüğüne: "ne yazık ki, katyn'deki mezarların yanında alman mühimmatı bulundu. eğer bu bilgiyi düşman propaganda ederse, bütün katyn olayı üzerimize kalabilir. (2).

    goebbels'e diyeceğim pek üzülmesin onun açtığı yolda gösterdiği hedefe bütün kanıtlara rağmen durmadan ilerleyen müritleri var. devam edelim. goebbels'in günlükleriyle tutarlı olarak new york times gazetesi 29 haziran 1945'te "katyn olayının sscb ve müttefiklerinin arasını açmak için goebbels ve ribbentrop propagandası olduğu anlaşıldı" diyordu. new york times gazetesi himmler'in yakın çalışma arkadaşı ss tugayları lideri schallenber'in almanya'da tutuklu bulunduğu cezaevinde verdiği ifadesinde 12 bin cesedin almanya toplama kamplarından yollandığını, üzerlerine polonya subaylarına ait olan üniformalardan giydirildiğini söylüyordu. (3)

    öte yandan konu hem sovyetler birliği'nde hem de nürenberg'de soruşturulmuş, katliam silahlarının alman'ya ait olduğu belirlenmişti. sovyetler birliği'ni temize çıkaran bu gelişmelerin ardından, 1943'te, yani tam stalingrad zaferinin ardından atılan yalan bu kez sovyetler birliği'ni yıkan boris yeltsin tarafından ortaya atılacaktı. yeltsin sovyetler birliği komünist partisi arşivlerinden çıkardığı belgelere göre katliamı stalin emretmişti. bu bilgiyi hemen kendisi gibi azılı sovyet düşmanı, lech walesa ile paylaştı. walesa'nın cevabı ise ilginçti: "belgelerin orjinallerini yollayın". çünkü yeltsin bu belgelerin orjinallerini değil, kopyalarıyla katliamın suçunu sscb'ye yıkmaya çalışıyordu. o gün bugündür orjinallerini gören yok. konuşulan sadece kopyalar üzerindeki bilgiler. öte yandan tarihçi grover furr belgelerle yaptığı incelemelerin ardından şu sonuca varıyor:

    "aniden ortaya çıkan ve sonra aniden kaybolan belgelerle tarihi olayları açıklamaya çalışmak bana hep sakıncalı gelmiştir. kaldı ki, yeltsin'in belgelerinin bütün sscb devlet başkanları tarafından görüldüğü ibaresi yeralıyor oysa ki, gorbaçov kendisine yöneltilen sorulara 'belgeleri görmedim' cevabını vermişti. o halde ilk önce belgenin bu bilgisi bile yanlış ya da gorbaçov yalan söylüyor. öte yandan beria'ya ait olduğu öne sürülen belgeler de şaibeli. çünkü 1991'de beria'ya ait bütün belgeler kaumouyana açıklandığında içinde bu belgeler yeralmıyordu". furr'un söyleyemediklerini biz söyleyeyim: gorbaçov doğru söylüyor. 1989'dan sonra sosyalizmin prestijini herşekilde zedelemeye çalışan gorbaçov'un bu belgeleri gördüğünde mal bulmuş gibi ortaya atılmaması imkansızdır: merak edenler stalin'e atılan diğer bokların kim tarafından ortaya atıldığını incelesinler. kaynakları hep gorbaçov'du. peki gorbaçov bu belgeleri gördüğü halde neden sustu? işte gördüğünüz gibi yalan pul pul dökülür bir kere gerçek soruları soranlar çıktıktan sonra.

    yalnız goebbel'sin yalanının tek hedefi sscb değildi. o bir taşla iki kuş vurmak istiyordu. bu nedenle katyn katliamının icra edildiği smolensk'teki kampın yöneticileri "yahudiydi". bir dizi isim yayınlandı, çoğunun ortak yönü ise yahudi soyadına sahip olmalalırıydı. ancak pravda'nın 19 aralık 1943 tarihli sayısında goebbels'e şu şekilde yanıt veriliyordu:

    "almanlar katyn yalanı ile yahudileri düşmanlaştırmaya çalışıyorlar. bu hususta bazı isimler de üretmişler: lev rybak, avraam brodninsky, chaim fineberg gibi isimler ise ne kampın yakınlarında, ne de sovyetler birliği'nin diğer cephelerinde hiç yeralmadılar. böyle isimler gerçekte hiç varolmadı."

    goebbels'in o zamanki tek destekçisi sürgündeki faşist polonya yönetimiydi. katliamı stalin'in yaptırdığını iddia eden sürgündeki polonya yönetimine ise the times gazetesi 28 nisan 1943'te şu yanıtı verecekti: "gobbels ve onun propaganda aygıtının bu iddialarına inananlara şaşkınlık ve üzüntü duyulacaktır." ancak yine aynı the times bu kez 1971'de katliamda kafaya tek kurşun sıkılmasının pek de nazivari olmadığına kanaat getirerek, "onlar katliamları makinalı tüfekler veya zehirli gazlarla icra ederler" diyerek "bu stalin'in işidir" demeye getirdiler. o sıralarda godalming'de yaşayan eski bir alman askeri ise gazeteye mektup yazarak "smolensk'te hiç bulunmadım ancak size katıldığım cephelerde kafaya tek kurşun yöntemiyle işlenen onlarca katliamdan bahsedebilirim" diyecekti. alman askeri aynı mektubuna şu ifadeyi de iliştirmişti: "tarihsel kanıtlar gösteriyor ki, gobbels bir dolu insanı kandırdı. aslında bu onun en iyi yaptığı işti. beni şaşırtansa bu goebbels saçmalıklarına sizin 30 yıl sonra yer vermiş olmanız. o dönemde tanıdığım ve smolensk'te görev yapmış bazı askerler bana katliamı kendilerinin yaptığını anlatmıştı".

    gerçekte stalin döneminde yapılan soruşturmadaki bulgular daha sonraki alman ifadeleriyle örtüşüyordu. toplama kampının yanında yaşayan bir dizi sovyet yurttaşı verdikleri ifadelerinde, 1943 boyunca kampta olağanüstü bir hareketlilik olduğunu, sürekli silah sesi duyduklarını söyleyeceklerdi. köylülere bir keresinde polonyalı bir askerin kamptan kaçtığını ve kendilerine katyn ormanına sürekli çalışmaya giden polonyalı askerlerden bahsettiklerini anlatacaklardı.

    öte yandan katliamın ardından inceleme yapan sovyet komisyonundaki patalog jukov'a göre katyn yakınlarında bulunan cesetler 1941'de yani kamp sovyet yönetimindeyken işlenmiş olamazdı. jukov askerlerin dokularındaki bozulmanın çok az olduğunu ayrıca askerlere ait eşyaların da çok az yıprandığını bunun da cinayetlerin 1 yıl gibi bir süre içinde işlendiğini söyleyecekti. jukov'a göre toplu mezarlar insanların sarıldığı ya da tabutlarla defnedildiği mezarlara göre daha az koruma sağlıyorlardı ancak katyn'deki cesetler oldukça yeni gibi duruyordu.

    bunu diyen yalnızca jukov değildi. sovyet araştırması boyunca gözlemcilik yapan abd'li gazeteci ve abd'nin soyvetler birliği'ndeki büyükelçisi avarell harriman'ın kızı kathleen harriman'a göre cesetler oldukça yeniydi ve toprağın altında 2 kış ve 2 yaz geçirmiş gibi durmuyorlardı. üstelik harriman cesetlerin birisinde 20 ekim 1941 tarihli bir belgenin de bulunduğunu ekliyordu.(3) peki 1941 ekiminden önce ölmüş birisinin cebine bu belge nasıl girmişti? harriman kişisel gözlemlerine dayanarak ve köylülerle yaptığı röportajlarla bu cinayetleri nazi almanyası'nın 1943 yılında işlediğini belirtiyordu.

    son bir noktaya daha değinmezsek haksızlık olur. o da furr'un bir iddası. furr'a göre anti-stalinst tarih gerçeklerden öylesine sapıyor ki, yeltsin'in verdiği belgelerle sscb'nin 22 bin polonyalı subayı öldürmüş olabileceğini iddia edebiliyor. furr şöyle devam ediyor: "oysa ki, şaibeli belgelere baksalar, yeltsin'in verdiği belgede 8243 polonyalı esir subaydan bahsedildiğini görecekler" (4)

    ha polonyalı askerlerin kampı almanlar tarafından ele geçirildiğinde o dönem ulaştırma mühendisi olarak bölgeden sorumlu olan ivanov kampı tahliye için kamyonlar gönderdiklerini ancak bölgenin ateş altında olduğunu, bu nedenle kamyonların dönmek zorunda kaldığını belirtiyor. ivanoviç krivoi ise haziran 1941'de bölgede polonyalı tutsakları gördüğünü hatta kurtarma operasyonu için nvkd ile irtibata geçtiğini ancak imkan yetersizliği nedeniyle plandan vazgeçtiklerini anlatacaktı.

    kaynakça:
    1) the goebbels diaries 1942-1943, edited and introduced by hugh trevor roper,'dan yaptığım kendi çevirimdir.
    2) a.g.e
    3) makalenin orjinalini görmek için http://chss.montclair.edu...arch/nytonkatyn062945.pdf
    4) söz konusu belge şu başlıkta yeralıyor: http://chss.montclair.edu...urr/pol/amtliches_300.pdf
    4) http://chss.montclair.edu...discuss_katyn041806r.html

    --spoiler--

    http://www.itusozluk.com/li.php?id=5059882
    0 ...
  22. 12.
  23. masonik, illuminatici, emperyalist komprador uşaklarının uydurmasıdır. bir kere stalin öyle bir şey yapmaz çünkü ben öyle düşünüyom.
    2 ...
  24. 11.
  25. bu katliam olmadı demek veya hafifletici laflar söylemek tam bir öküzlük örneğidir. batı'nın riyakarlığını ayrıca tartışırız. sanki batı ve emperyalizmin sikindeydi doğu avrupa ve doğu avrupalılar da karalama fırsatını kaçırmışlar.

    (bkz: treblinka imha kampı)
    4 ...
  26. 10.
  27. polonya'da büyük çoğunluğun sscb'den ve komünistlerden nefret etme sebeplerinden. suçu hala reich ordularına atmaya çalışan sosyalist solucanlar polonya'da cici komünizm, cici stalin gibi ötmeye başladığında kızıl beyincikleri için hiç iyi bir deneyim olmayacaktır.
    3 ...
  28. 9.
  29. rusya'da en yetkili ağızlar tarafından defalarca kabul edilmesine rağmen nedense ideolojisi uğruna bakar köre dönüşen stalinci mankafaların ısrarla görmezden geldiği, goebbels'in günlüklerine dayandırarak yalanlamaya çalıştığı katliam. neymiş olay yerinde alman silahları varmış, zihniyete gel. doğu cephesinde rus tanklarının içinde de amerikan malı motorlar vardı, orada da savaşan amerikalılar mıydı? (bkz: kafan çok güzelmiş canım güle güle kullan)

    böyle bir katliam var, ve katliamı savaş sırasında almanların duyurmuş olması elbette bir propaganda manevrasıdır. yani nazi almanyası elbette ki ölenlere üzüldüğü için ya da insanlık olsun diye bu olayı dünyaya duyurmadı. aksine herhangi bir haklı sebebi olmadan işgal ettiği sovyetler birliği'ni uluslararası kamuoyunda barbar ve vahşi bir ülke olarak göstermek içindi. halbuki rusların barbar olduğu zaten bilinen bir şeydi, almanların böyle bir olayı tertip etmesi gerekmezdi, etmediler de. sadece bu keşfi führer'in kutsal davasına (aryan ırkına yaşam alanı açma) yardımcı olmak için bir anlamda işgali haklıymış gibi göstermek için ve daha sonraki yıllarda işgali planlanan sovyet nüfuzundaki ülkelere mesaj verme uğruna kullandılar. savaşın son yıllarında waffen ss mevcutlarının yabancı askerleri alman askerlerinden fazlaydı (bunların önemli bir kısmı doğu avrupalı), yalnızca bu bilgi bile sovyetlerin nüfuzu altındaki insanların yaşam standardını ve etkin propagandanın neler yapabileceğini kanıtlar.

    katliam her ne gerekçeyle yapılırsa yapılsın katliamdır. yahudi polonyalılara, ruslara, fransızlara ya da almanlara farketmez. belgelerle ispatlanmış katliamların arkasında durmak beyhudedir.
    4 ...
  30. 8.
  31. hitler- stalin pakt´ının sonucunda adolf hitler´e "jest" olsun diye sovyetler tarafından yapılmış olduğu kesin olan bir katliamdır.

    almanya çok güçlüydü. müthiş bir silah makinesi üretimindeydi. silahların nitelikleri çok yüksekti. zaten hitler´in en güvendiği şey de "zaman" faktörüydü. almanya´yla savaşacak kalite ve çoklukta silah üretebilmek için o silahları üretecek fabrikaların kurulması, ve yeteri kadar da silah üretmesi gerekiyordu. bu da bu fabriklarin kurulup yeteri kadar silah üretebilmesi esnasinda gececek zaman inisiyatifinin kesinlikle almanya´da olduguna delalet eder.

    bilindiği üzre, "operasyon barbarossa" başladığında - wehrmacht´ın sovyetler´e yürüyüş emir ve planlarının genel adıdır - sovyet ordusu, hitler- stalin paktından dolayı ilk 3 gün bir karşı reaksiyon göstermedi. bu 3 günlük gecikmeyi çok zor telafi ettiler, çok büyük toprak ve insan kaybından sonra taaa stalingrad´da durdurabildiler wehrmacht´ı.

    herkesin bildiği gibi "dday" yani "operasyon overlord" ancak 1944 yılında gerçekleştirilebilmiştir. bu bile almanya´yla savaşabilecek silahları üretmenin ne kadar zaman sürdüğüne delil olmalıdır.

    hitler, birinci dünya savaşındaki hatanın tekrarlanmaması , ve almanya aynı anda iki cephede savaş vermemesi için. "batı" yı hallettikten sonra doğu ya yönelmenin peşindeydi. bu planını gerçekleştirebilmek için stalin´le "hitler stalin paktı" imzalanmıştır.

    almanya´yla sovyetler paylaştılar polonya´yı, yarısı almanya´nın, yarısı da sovyetlerin olacaktı, ve stalin o işin öyle kalacağını sanıyordu. buna gerçekten inanıyordu stalin.

    polonya, devlet olarak ingiltere ve fransa´yla müttefikti. zaten hitler polonya´yı işgal ettikten hemen sonra ingiltere ve fransa almanya´ya savaş ilan etti.

    bu (polonya) devletin bir ordusu ve ordunun "komuta heyeti" vardı.sovyetler, almanya´yla olan "dostluklarını" göstermek için katyn ormanlarında ordunun bütün rütbelilerini katlettiler. sayi konusunda çelişkiler vardır, ama 12 ila 22 bin arasında rütbeli askerin katyn´de katledildiği söylenir.

    "hitler -stalin" paktı devletlerin ideolojilerinden önce çıkarlarını düşündüklerini ortaya koyan güzel bir örnektir. hitler faşist, stalin´se sözümona komunist bloğun temsilcileriyken almanya´ya duyulan korkudan dolayı "bize de saldırmasın" diye ideolojiyi bırakıp imzalanan bir pakt´tır, ve pakt halen geçerliyken, hitler, atılan imzaları falan es geçerekten operasyon barbarossa´yı yürürlüğe koymuştur (21 haziran 1941).

    hitler faşist falandı, ama "emperyal" güçlerin de düşmanıydı. stalin´in oradaki düşüncesi "düşmanımın düşmanı dostumdur" mantığıdır. gerçekten de 2 yıl yürürlükte kalmıştır bu pakt, ve katyn , bu zaman diliminde gerçekleştirilmiş bir ordu yönetimi katliamıdır.

    polonya sonradan, önce alman sonra da sovyetler etkisi altına girecek ve sovyetlerin etkisinde 60 yıl kalacaktır. bu da katyn´den sonra polonya ordusunun bir daha asla g.tünü toparlayamadığını bize gösterir.

    konuyla ilgili kaynak kitaplar;

    gerhard weinberg - silahlar altında bir dünya "a world at arms"
    john keegan - 2.dünya savaşı
    anthony beevor - stalingrad

    hitler stalin paktı için;

    winston churchill - 2.dünya savaşı
    3 ...
  32. 7.
  33. sosyalizmin en önemli bileşeni olan özgürlüğü bir kenara atan devletçi sosyalizmin kölelik ve vahşet olduğunun göstergesidir.
    1 ...
  34. 6.
  35. 6.
  36. Türkiye'nin komunizmi kendisinden uzak tuttuğu için ve batı dünyasına yakınlaşıp Batı dünyasının çirkin yüzünü her allah'ın günü gördüğü için Ülkem komunistlerinde KOmunist rejimler bir ütopya olarak nitelendirilir ve sapkın romantik bir hal alır. Hal böyle olunca Stalin'im emrini vermediği katliamdır. Stalin öyle bir adam mıdır ki 20000 i aşkın Polonyalı subay'ın katlinin emrini verir, Kırım Sürgününde Sürülen bütün Kırım nüfusu da 5 yaşında çocuktan 70 yaşında adama kadar zaten nazi işbirlikçisi, faşist emperyalizmin uşağı köpeklerdir 300 bini aşkın Tatar da bu yüzden sürgünde hakettikleri ölümü bulmuşlardır.

    Hadi sovyet köpeklerinin şerefsizlikleri ortada, Keza Askerlik şerefinden nasibini almamış SS subaylarının da şerefsizlikleri ortada da ulan 20 bin tane subay askerleriyle birlikte teslim olur mu lan? 20 bin subay en azından 100 bin eli silah tutan asker demektir. 1939 kış savaşında 60 bin Fin askeri 600 binlik sovyet ordusunu durdurmuş ve ateşkese zorlamıştır. Ben demiyorum ki kış savaşındaki gibi yiğitlik göstersin askerleriniz, ama 100 bin tane askerin de silah bırakması bu subayların kendi kaderlerini düşmana emanet etmesi ve öldürülmesi de askerlik mesleğinin, Subaylığın ve kahramanlığın, ölüme meydan okumanın her millete göre olmadığının göstergesidir.

    Bugün o 20 bin subay savaşarak ölseydi de Kış savaşındaki subaylara, erlere durduğumuz selamı, 1956 macar isyanında ölenlere durduğumuz selamı o subaylara da durabilseydik. Ama şuan sadece yazık olmuş, sovyetler her daim köpekti zaten diyerek geçiştiriyoruz.
    4 ...
  37. 5.
  38. Katliyamı konu alan ve 2007 Polonya yapımı olan balrıkkerşbde andrzej chyra, maja ostaszewska ve artur zmijewski ' nin oynadığı imdb den 7.1 bir puan almış başarılı yapıt için (bkz: katyn)
    0 ...
  39. 4.
  40. tatlı su solcularının bilmediği bir başka soykırım denemesidir.

    an itibariyle medvedev https://galeri.uludagsozluk.com/r/104077/+ belgelerini] çıkartıp evet biz katlettik arkadaş dese de bizim tatlı su komünistleri üstteki iki entry den anlaşılacağı gibi;

    --spoiler--
    naayır komünistler değil di naayır
    --spoiler--

    diyebilmektedir. Gülerek izlemeye devam ediyoruz.
    2 ...
  41. 3.
  42. yanlı yayın organlarının haberlerine ve düzmece belgelere inanarak, josef stalin'i temize çıkarma çabası beyhudedir. stalin, kelimenin tam anlamıyla bir faşisttir ve o'nun enternasyonalizme indirdiği darbeyi, deyme emperyalistler gerçekleştirememişlerdir. katyn ormanında 26 bin polonyalı savaş esiri, josef stalin'in emriyle, arkadan kafalarına sıkılan kurşunlarla öldürülmüş ve toplu mezarlara gömülmüşlerdir.

    Lavrentiy Beria tarafından Josef Stalin'e yazılan ve polonyalı sivil-subay tüm esirlerin kurşuna dizilmesinin tavsiye edildiği 5 mart 1940 tarihli raporun orijinali, 1990 yılında, rusya'nın devlet arşivlerini açması sonucu ortaya çıkarılmış ve olaydaki sorumluluğun, dönemin devlet başkanları mihail gorbaçov tarafından kısmen, boris yeltsin tarafından da tümüyle sscb'de olduğu kabul edilmiştir.

    https://galeri.uludagsozluk.com/r/79883/+
    3 ...
  43. 2.
  44. 2. Paylaşım Savaşı içinde, 1940 da of Smolensk bölgesinde Katyn ormanı denilen yerde yaklaşık 4 bin Polonyalı savaş tutsağı ( Asker, subay, polis, toprak sahibi, burjuva, profesör, doktor, mühendis, avukat, gizli servis elemanı, vb.) enselerine sıkılan kurşunlar ile öldürülmüş ve 12 katmanlı toplu mezarlar gömülmüştür. Bu olay tarihe Katyn Katliamı adıyla geçmiştir.

    Aslında Katyn Katliamı , sadece Katyn de yapılan katliamın adı değildir. Batı Rusyada bulunan bir gurup savaş esiri kamplarında 3 Nisan - 19 Mayıs 1940 tarihleri arasında 47 günde yaklaşık 22 bin savaş tutsağının öldürülmesi olayının ortak adıdır. Yoğun olarak katliamın yapıldığı 3 kampta ( Kozelsk, 5,000 ; Ostashkov, 6,570; Starobelsk, 4,000 ) olmak üzere toplam 15,570 tutsak ve batı Beyazrusya ve Ukrayna dan ise 11 bin tutsak bu katliamın hedefi olmuştur.
    5 Mart 1940da Lavrenty Beria ( NKDV gizli servis şefi ) nin , Joseph Stalin e yazdığı resmi belgede savaş tutsağı olan 25700 Polonyalı karşı devrimcinin kurşuna dizilmesi gereği bildirilmiş ve o tarihte ki the Sovyet Politburo üyelerince (Joseph Stalin, Vyacheslav Molotov, Lazar Kaganovich, Mikhail Kalinin, Kliment Voroshilov, Anastas Mikoyan ) ve Lavrenty Beria tarafından imzalanan bir emir ile işgal altındaki Ukrayna ve Beyazrusya da ki kamp ve hapishanelerde bulunan 25,700 Polonyalı " milliyetçi ve karşı devrimcinin " öldürülmesi emri verilmiştir.
    1956 da KGB şefi Alexander Shelepin tarafından genel sekreter Nikita Khrushchev e verilen nottaki bilgiler de 21.257 öldürmenin dökümü kamplara göre ; Katyn- Starobelsk Camp-;3,820, Ostashkov Camp-6,311, diğer yerler 7,305 olarak verilmiştir.
    Katyn de öldürülenlerin dökümü ; 1 amiral, 2 general,24 binbaşı, 79 yarbay, 258 albay, 654 yüzbaşı, 17 deniz yüzbaşı, 3,420 er, 7 tüccar, 3 toprak sahibi, 1 prens, 43 memur, 85 sivil, 131 göçmen, 20 profesör ( Stefan Kaczmarz da dahil ); 300 fizikçi; birkaç yüz avukat, mühendis, öğretmen ve 100 den fazla gazeteci , yazar ve de 200 pilot .
    1990 da Mikhail Gorbachev NKDV nin Polonyalı savaş tutsaklarını Katyn de katlettiğini kabul etti ve bunun ötesinde Katyn gibi iki toplu mezar bölgesinin daha olduğunu; ( Mednoje ve Pyatikhatki ) açıkladı.

    Katliam öncesi kısa tarihçe ;
    1 Eylül 1939 da Almanlar Polonya ya saldırmıştı. Polonya ordusu yeniliyordu, erken davranan kızıl ordu 17 Eylül 1939 da Doğu Polonya yı işgal eder. Almanlar Mlotov-Ribbentrop anlaşması gereği işgale tavır alamaz. Kızıl Ordu fazla bir direnç görmeden 450 bin e yakın Polonyalı askeri esir alır. Tutsakların 250 binini hemen serbest bırakır, 125 bin esiri NKDV ye sevk eder. NKDV 42700 askeri hemen serbest bırakır, batı Polonyalı olan 43 bin askeri Almanları işgalinde olan batı Polonyaya sevk ederek Almanlara teslim eder. 19 Kasım 1939 tarihine kadar NKDV nin elinde yaklaşık40 bin Polonya lı Savaş Tutsağı kalır. Bunların yaklaşık dökümü, 8500 subay, 6500 polis memuru, 25000 er dir. NKDV bu savaş tutsaklarını Beyazrusya ve Ukrayna da ki esir kamplarına sevk eder.

    By November 19, 1939, NKVD had about 40,000 Polish POWs: about 8,500 officers and warrant officers, 6,500 police officers and 25,000 soldiers and NCOs who were still being held as POWs.[12]

    Katliamın Ortaya çıkışı ;
    1941 Haziran ın da Almanya Sovyet Rusya ya girer. Sovyetler sürgündeki Polonya hükümeti ile Sikorski-Mayski antlaşmasını imzalar ve anlaşma gereği, Almanlara karşı birlikte savaşmak için bir Polonya ordusu kurulması görevi Polonyalı general Wtadyslaw Anders e verilir. Anders ordusunu kurarken Stalin ile yapılan bir toplantıda Polonyalı subaylar hakkında bilgi ister. Stalin Anders ve sürgün başbakan Wtadyslaw Sikorski ye sizi temin ederim ki tüm Polonyalı askerler serbest bırakıldı, anacak tümüne ulaşamamızın nedeni
    onların izini Mançurya da kaybetmiş olmamızdır der.
    Kaybolan tutsakların akıbeti Nisan 1943 e kadar bilinmez. Nisan 1943 de Alman Wehrmacht Katyn yakınında Keçi Tepesinde 4000 kişiyi aşan Polonyalı subaylara ait toplu mezarı bulur. Göbel bu keşfi Sovyetler ile Polonyalıların ve müttefiklerle birliğni zayıflatmak için çok değerli bir propaganda malzemesi olarak görür. 13 Nisan 1943 günü Berlin radyosundan Alman ordusunun Katyn de içinde 3000 Polonyalı subayın 12 kat üstüste gömülü olduğu, 28m x 16m boyutunda bir toplu mezar bulduğunu, bunun 1940 da Sovyetler tarafından yapılmış bir katliam olduğunu açıklar.
    Almanlar bir Avrupa uzman komisyonu kurar, olay yerinde inceleme yapan komisyon raporunda ölüm tarihini 1939 olarak ve olayı da Sovyet katliamı olarak belirler. Savaştan sonra 12 uzmandan Çek ve Bulgar olanları dışındakiler , 1943 teki saptamalarının doğru olduğunu savunurlar.
    Sovyetler ise Berlin Radyosu yayını üzerine, bölgeyi 1941 de işgal eden faşist Alman ordusunun, bölgede inşat işlerinde çalışmakta olan Polonyalı savaş tutsaklarını katlettiğini ileri sürerler. 29 Eylül 1943 de Almanlar Katyn dan geri çekilir. Göbels in günlüğünde ki 29 Eylül 1943 tarihli not “Bolşevikler şüphesiz, yakında bizim 12 bin Polonyalı subay vurduğumuzu 'bulur ... Sovyetler şüphesiz bulabilecekleri kadar çok toplu mezar bulmayı iş edinecekler ve sonra suçu bize atacaklardır. ' diye yazar.
    1944 de Sovyet Adli Tıp Heyeti Katyn deki ölümlerin tarihini 1941 olarak belirler.

    Savaştan Sonra ;
    Savaştan sonra katliamdan kurtulanlar ortaya çıkar, ayrıca belgelerde gerek alman genel kurmayının Sovyetleri işgali sırasında el koyduğu gerekse kendi belgeleri. Bir çok kitap, fotoğraf, anı yayınlanır. Polonyalı ekonomi Profesörü Stanislaw Swianiewicz de katliamdan kurtulan 395 şanslı tutsaktan biridir.
    Katliam Nurenberg mahkemelerinde de ele alınmıştır. Bu süreçte hem ingiltere hem de Amerika benzer tutumla müttefikleri Sovyetleri destekleyerek Katyn katliamından Alman yanın sorumlu olduğuna karar vermişlerdir.

    kaynak: http://www.levent.serhan....02/00000098bf0a37016.html
    10 ...
  45. 1.
  46. 1940 yılında dönemin sovyet gizli polisi tarafından, stalin'in emriyle 22.000 polonyalının başlarına tek kurşun sıkılarak öldürülmesiyle sonuçlanan olay.
    Bu katliamda oldurulenler arasinda andrzej wajda nin babasi da var. Usta onun anisina (bkz: katyn)adli filmi cekti suan oscar'a aday.
    3 ...
© 2025 uludağ sözlük