bugün

ölünce sıkıntılarından kurtulacağı gibi saçma birşey düşünen insan.
oslo 31 august etkisinde kalmış insandır.
umutlarını yitirmiş kişidir.
inş (#valiente07) dir.
hemen gidip, taste of cherry filmini izlemesi gereken insandır.
görsel
çaresiz kaldığını düşünen insandır.

bir not bırakmadığı takdir de ölüm nedeni anlaşılamayacaktır.
Basit yolu seçmektir.Eğer sadist bir yönteme başvurmazsan çlmek kolaydır.zor olan hayatta kalıp dünyada iz bırakmak,iz bıraktıktan sonra istersen everestten paraşütsüz atla.
ölümü göze alacak kadar çaresiz kalmistir.
her gece düşündüğüm şeydir. (bkz: olmuyor sözlük)
bazı intiharlar çok uzun sürer. mesela benimki 35 yıl sürdü.
hakan günday' ın intiharla ilgili güzel bir sözüdür. uzun zaman önce okuduğum için cümle birebir olmayabilir.
intihar, umutsuzluk ve cesaretin kesiştiği yerde gerçekleşir.
bu da kanat güner' in eroin güncesi kitabından.
denemek lazım.
Korkaklığı ve cesurluğu iç içe yaşayan insandır.

Çaresizdir. Korkaklığından dolayı ölmeyi düşünür. insanlara açıklama yapmaktan, yaptığı yanlışları düzeltmekten veya o yanlışların sorumluluğunu almaktan kaçıyordur. Görüldüğü gibi çok korkaktır.

Aynı kişi eğer bu düşünceyi eyleme dönüştürüyorsa işte o zaman cesaretlidir. Yaptığı şeyin sonunda kendini neyin beklediğini bilmeden yapar ki bu büyük risktir. Üstelik içtiği her hapta geri dönme şansı vardır. Kestiği bileklerinden akan kanı da durdurabilir. Ya da kapatabilir gazı. Son anda vazgeçebilir kendini aşağıya atmaktan.
bugünün düşüncesi, yarının eylemi olur.

sakın şaka bile olsa anımsamayın.
Yardıma ihtiyaç duyan insandır..
eger ülkücüyse heme etsin.
intihar etmeyecek olan insandır. çünkü intihar, düşünülerek karar verilebilecek birşey değildir. bir nev'i cinnet halidir.
böyle birşeyin üzerinde "düşünen" kişinin nihai kararı "vazgeçmek" olacaktır.
benim. ama canım tatlı olduğu için yapamıyorum. ayrıca umudumu tamamen kaybedemedim henüz. illa ki bir gün düzelir diye bekliyorum. ama intihar yanıbaşımda beni bekliyor.
intihar etmeyi düşünmeyen insandır.

intihar eden kişilerin çok büyük bir bölümü intihar etme düşüncesinden, engellenme ihtimali yüzünden kimseye bahsetmiyor. ya da buna anlık olarak karar veriyor.

bilakis sürekli intihar edeceğini söyleyen kişi ise intihar etmekten ziyade çevresinin ilgisini çekme gayesindedir. bu da psikolojik bir sorundur ve histrionik kişilik bozukluğuna delalet eder.
asıl sıkıntı hayatı boyunca intihar etmeyi düşünmemiş insandadır. her zaman yaşadığı hayattan memnun kalmayı başarabilmiş, hiçbir acının hiçbir fikrin rahatsızlığını hissedememiş insandadır. bu yaşamın anasını belleyenler; fikri sabit, "karakter" sahibi olduğunu varsayıp değişmeyi göze alamayan, sorgulamayı zayıflık addedip soru sormayan, bir fikirden başka bir fikre geçmeyi, değişmeyi ve hattası çelişmeyi aşağılık bir şey olarak görüp 70 yıllık hayatı boyunca rahat, kocaman ve dümdüz bir yolda hiçbir tali yola sapmadan, güvenli güvenli yaşayanlardır; gerçek korkaklar sürüsüdür.

mesele şuradadır ki "intihar eylem olarak farklı değerlendirilmeli, fikir olarak farklı." eylem olarak değerlendirmek zor. bir kaçış mıdır? yoksa bir başkaldırı mı? bir çeşit yenilgi mi? yoksa hayatın bunca "dayattığı eylemleri son bir eylemle taçlandırıp" reddetmek mi? intihar hangisi? sanırım senin seçtiğin biçim intiharının da ne olduğunu gösteriyor ama edenler daha iyi bilirler ben hiç etmedim. sadece düşündüm yani davulun sesini uzaktan dinledim.

fikir olarak intihar'ı ele alırsak; -zengin-fakir, sağcı-solcu, imanlı-imansız, panteist, ateist şu bu fark etmez- bir insan neden hiçbir zaman var olduğu en büyük gerçekliği sorgulamaya kalkmaz? (bakın gerçekleştirmekten bahsetmiyorum onu yukarıda yazdım gerçekleştirmek kısmı benim bilgim dahilinde değil) acaba bir insan (en basit en akla gelinebilecek örneklerle devam edecek olursa) hiç mi sızı duymaz yaşamın tam göbeğindeki bu saçmalıktan? bu dengesizlikten? ve hiç mi çekip gitmeyi aklına getirmez? her şey bu kadar berrak mı? üç kuruş için verdiğin o koca ömrü düşünmeyecek kadar uzakta mısın yaşamın kendisinden? ya da rahat yatağında yattığın onca gece içinde hiç aklına gelmez mi ölenler, kalanlar, üşüyenler, donanlar, açlar, toklar, şişesine 10.000 tl viski açtıranlar? bak bunu duyarlılık kas diye söylemiyorum ya da git hayatın "güzel" yanlarını bırak da bir keşiş gibi yaşa ya da toplumu reddet diye de değil. o kadar basit bir şey için yazıyorum ki: hiç mi bırakmak gelmiyor aklına? bırakmayı istemek değil ya da bırakmak değil, bırakmanın nasıl bir şey olduğunu, nedenini, nasılını soruyorum! hiç aklına gelmiyor mu? hiç mi dişini sızlatan bir acı duymadın? ya da görmedin?

eyvallah buradan yazması kolay, benim için de kolay sizin için de kolay dedim ya davulun sesi uzaktan geliyor. samimi mi? sanırım değil sadece bir kaç ufak an'dan başka samimiyet falan yok hele bu konularda. kimse kimseyi samimiyetsizlikle yargılamasın günahsız olan taşı çoktan attı bize de hücum etmek düştü. insan nihayetinde bir leş kargasıdır.
borderline kişilik bozukluğu olabilir.
eğer aşk acısı gibi durumlar da tehdit olarak kullanıyorsa... Normal durumlarda ise, acılarının altında yatan umutlar olabilir diye düşünüyorum.
Düşünüyordum. O kadar çaresiz hissesiyordum ki aklım başıma geldi.
Kimse için sıkıntı çekmem artık. Herkes kendi hayatını yaşamalı. insanların ne kadar bencil , ne kadar ikiyüzlü , ne kadar hırslı ve açgözlü olduğunu tecrübe ettim. Artık " salak" ben olmayacağım.
Kendini öldürecek bir intihar biçimi seçsin. Yaşarsa bi nefret kazanıyor etraftan. Yani en azından ben kızkardeşimi affedemiyorum hala.
kendini ve değerlerini bu dünyaya fazla bulduğundan da intihar etmeyi düşünebilir. yapacaklarım olmasa bir saniye durmam intihar ederim. ne uğraşcam lan sözlük kızıymış sözlük erkeğiymiş . ahahaha.
görsel
Bir zamanlar benimdir.

intihar etmeyi düşündüm. Ciddi ciddi düşündüm. Acısız intihar yollarını araştırdım.

Sonra vazgeçtim. Çünkü buna cesaret edemedim.

Ahiretimi yakmaya, ebedi cehenneme gitmeye cesaret edemedim.

Zaten sonradan mantıklı düşündüm ve dünyanın intihar etmeye değmeyecek kadar gereksiz olduğu kanısına vardım.

Gecenin en karanlık olduğu an güneşin doğmasına en yakın andır.

Şuan hayatım güzel mi ?

Hayır. Dahada kötü oldu. Lakin artık sabretmem gerektiğini anladım.

Tabi ben inançlı bir insan olduğum için bu hataya düşmedim. Lakin varsa çevrenizde dini inancı olmayan ve hayattan kendini soyutlayan birisi ona sahip çıkın.

Siz intiharı saçma bir şey olarak görebilirsiniz ama birçok kişi intiharı kurtuluş olarak görüyor.

intihar etmek için doğru zamanı bekleyen, ufak bir kıvılcımı bekleyen çok insan var.

Bu insanların size ihtiyacı var. Onlara hayatı sevdirin. insanlığın henüz ölmediğini gösterin onlara.
Gündemdeki Haberler
güncel Önemli Başlıklar