ilk kez yurt dışına çıkacaklara tavsiyeler

entry35 galeri2
    33.
  1. Biranızı alın sokakta, parkta, metroda rahat rahat için.
    2 ...
  2. 32.
  3. domuz eti güzeldir. yiyin mutlaka.

    hırsızlara dikkat!
    0 ...
  4. 32.
  5. Domuz eti vs sorun ediyorsanız yiyecek götürmeyi unutmayın. Dil olarak beden dili yetiyor kasmayın.
    2 ...
  6. 32.
  7. dil bilmiyorsanız çok da sıkıntı yapmayın.
    zaten tarzanca diye bir dil var.*
    almanya'ya ilk gittiğimde bir restorandaki görevliye tavuk yemek istediğimi; kollarımı kanat gibi çırpıp akabinde ellerimi göğsüme vurarak anlatmıştım. görevli de ben de epey gülmüştük. ama anlaştık sonunda*.
    6 ...
  8. 31.
  9. Balkanlar'a gidiyorsanız vizeyi unutun hatta ülkeler arasında geçişte araçtan inmenize bile gerek yok.
    3 ...
  10. 30.
  11. 29.
  12. aklınız varsa gidebildiğiniz kadar uzağa gidin. ülkemize dair göreceğiniz son şey dış hatlar terminali olsun.
    5 ...
  13. 28.
  14. özgürlüğün tadını çıkarın.
    5 ...
  15. 27.
  16. gideceğiniz ülke fakir bir ülkeyse özellikler, turist aldatmacalarının ne olduğunu öğrenin.

    altın kural: turistik yerlerde kesinlikle yerel insanlarla samimiyet kurmayın. illa lokal arkadaş edineceğim diyorsanız bunu turistik olmayan yerlerde yapın. unutmayın, turistik bir yerde, yerel bir insan size güler yüzlü bir şekilde yaklaşıyorsa %99 dolandırma maksadıyla bunu yapıyordur.

    ben inanmam falan demeyin. adamlar çok tatlı dilli oluyorlar. profesyonelleşmişler. önce sizinle havadan sudan konuşurlar, samimiyet kurarlar. hangi ülkeden geldiğinizi vs. sorarlar. ülkenizi överler (belki adamlar türkiye'yi sadece ismen biliyor bile olabilirler). sonra bir kişi daha çıkagelebilir. daha sonra siz farkında olmadan büyük bir tiyatronun içinde bulabilirsiniz kendinizi. ama hala fark etmezsiniz. daha daha sonra da o ülkeye has dolandırıcılık başlar. örneğin tam siz lokal insanlarla kanki olduğunuzu düşünürken bir anda onlardan bağımsız (!) bir satıcının ortama zuhur etmesi gibi gibi. tabii bunlar yine iyi çakallıklar. daha beteri de var.

    gelişmemiş ülkelere gitmeyin demiyorum. gidin. ama turist dolandırıcılarına ekstra dikkat edin. ve dediğim gibi, turistik yerde biri size arkadaşça yaklaşıyorsa, %99.99 ihtimalle kötü niyetlidir.
    2 ...
  17. 26.
  18. çıkmayın arkadaşlar türkiye gibisi yok. evet.
    1 ...
  19. 25.
  20. neden dantelden işlemeler yapıp tv nin üzerine koyduğumuzu anlatabilecek kadar ingilizce öğrenin lakin adamlar merak ediyor neden böyle bir şey yaptığımızı.
    0 ...
  21. 24.
  22. Türk olduğunuzu söylemeyin , onlar gibi davranın.
    1 ...
  23. 23.
  24. ıslık çalmayın amk.

    çok rezil oluyoruz bak yapmayın çoban gibi, adam yer soracak ıslıkla sesleniyor. utancımdan ben türküm yardımcı olayım diyemedim yapmayın!
    2 ...
  25. 22.
  26. kuru patlıcan, şalgam felan götürüp görgüsüzlük yapmayın.
    1 ...
  27. 21.
  28. ekstra paranız mutlaka bulunsun, önleminizi mutlaka alın, parasız pulsuz kalırsanız burası gibi değil baya bi sıkıntı yaşayabilirsiniz.
    1 ...
  29. 20.
  30. 1) eğer ki çalışmaya gidiyorsanız, gideceğiniz şirketten birisi gelip sizi alacak olsa bile, ne olur ne olmaz varacağınız yerin adresini, telefon numarasını bulun ve yazın bir kenarıya. insanlık hâlidir, dünyanın yetmiş iki türlü hâli vardır; bilemezsiniz.

    2) dünya'nın hemen hemen her yerinde geçen $'ları cebinizde bulundurun, lâkin çok büyük bir miktarda değil! zannetmeyin ki yankesiciler sadece bizim memlekete mahsus. eğer yaptırabilirseniz bir terziye gidip pantolon/etek kemerinizin iç tarafına "saklı cep" diktirin; hem kafanız rahat olur hem de kalbiniz.

    3) gideceğiniz ülkenin hava şartlarını öğrenin! ve mümkünse bu öğrenmeyi bir kaç kaynaktan, hatta ve hatta o memleketin bir kaç internet sitesinden öğrenin. mesela şu an şubat ayındayız, lakin bu ayda bangladeş nem ve sıcakla boğuşmaya başlamış, tacikistan bizden daha soğuk, etiyopya ise günlük güneşliktir.

    4) yanınızda hava değişiminden dolayı -gribe veya nezleye yakalanma durumunuzdan ötürü- hafif dozlardaki * ilaçlardan, ağrı kesici, midenizden şikayetiniz varsa mide ilaçları alın. dışarıdaki eczacılar bizim memleketteki eczacılar gibi "ne vereyim abime/ablama" demeyebilir, temkinli olun.

    5) eğer gideceğiniz yerden birilerine ulaşabiliyorsanız "şu an hava nasıl? nasıl kıyafetlerle gelsem uygun olur?" diye arayıp sormaktan çekinmeyin. mesela "afrika sıcaktır" diye bir genelleme hatasına düşerseniz apışıp kalırsınız.

    6) iş seyahatine gidenler zaten biliyordur. daha ilk defa çalışmaya ve de uzun süre kalmaya gidecek olanlara bagaj tavsiyesi olarak, eğer ki alt bagaj için verilen limite gelmişseniz ve dışarıda eşyanız kalacak gibiyse endişelenmeyin. yukarıya -kabin- verebilmek üzere yanınızda taşıyabileceğiniz bir 7 kiloluk çekmeli -ki bu 10 kiloya kadar alır ama tekerleklere dikkat!- bir de sırt çantası alıp doldurdunuz mu tamamdır.

    7) "uçakta şu bu pahalıdır, ben kolamı suyumu yanıma alayım" derseniz döktürtürler size, denemeyin bile! 330 cc'lik ten daha az miktarda likit şeyleri yukarıya-kabine- alabiliyorsunuz. bu yüzden likit her şeyi valizinize "bir kaç kat sararak!" yerleştirniz.

    8) uçakta giyeceğiniz eşyaya dikkat ediniz. eğer yolunuz 5 saatten uzun sürecekse daha rahat bir şeyler takılabilirsiniz. zira basınç değişimini yeteri kadar hissediyorsunuz. ama "yok benim kilo fazlam var, bagajdan ne yapıp edip biraz kurtulmam lazım" diyorsanız ve de takım elbise giyecekseniz, çekin takımı üstünüze. unutmayın ki naylondan olmayan sağlam bir takım elbise -ayakkabı, saat hariç- tam 6 kilo gelmektedir.

    9) "havaalanında uçuştan 2 saat önce bulununuz" uyarısına harfiyen uyun! hava koşulları, uçağın durumu, havalimanının yoğunluğu, kontuardaki görevlilerin bilmem ne zamandan beri kurumuş olan iflahları vb. durumlar ortaya çıkabilir, ne olur ne olmaz.

    10) kontuardaki görevli, havalimanından ayrılmadan kurabileceğiniz son dostluktur. oradaki görevliye terslenmeyin! sizi bir kilo ile 60 tl'ye ekstra bagaj ücreti kesebilir veya ekstra 2-3 kilonuzu görmezden gelip geçe de bilir. ona göre!

    11) uçağa bindiniz, koltuğunuzun bulunduğu sıraya geldiniz ve bir baktınız ki sizin seçtiğiniz koltuğa birisi kurulmuş ve pek de kalkmaya niyetli değil. bazı açık gözlüler -yabancılarda da var- dünya'da sadece kendilerinin vâr olduğunu sanabilir. hiç o kişiyle yüz göz olmadan "kabin görevlisi"ni çağırın ve durumu güzelce izah edin, sorununuz hemen çözülecektir.

    12) uçuş esnasında kabin görevlileri ile muhabbetinizi tatlı dillilik ve güleryüzlülük üzerine kurunuz. birçok artısını göreceksiniz.

    13) uçağınızdan indiniz ve -eğer varsa- bagajınızı almaya gittiniz ve bir de baktınız ki bagajınızda hasarlar, çizilmeler, soyulmalar var! normaldir! takmayın fazla. zira sizin 40 zahmet çekerek taşıdığınız o bagajı elin adamı bir yerlerinden tutup fırlatıyor, ki o adam bir günde belki de yüzlerce bagajı banta koyuyor.
    1 ...
  31. 19.
  32. - temiz giyinin, erkekseniz sakal - bıyık düzgün bir halde gidin.
    - pasaport kontrolünde ne anıra anıra gülün, ne de somurtun.
    - kendinizden emin konuşun, tereddüde düşmeyin.
    - mümkünse otel rezervasyonunuzu, dönüş biletinizi, sizi alacak kişininin kontak bilgilerini hemen ulaşabileceğiniz bir yerde tutun, istenmesi durumunda tereddüt etmeden çıkarın gösterin.
    - kimsiniz, neden geldiniz, hangi amaçla buradasınız gibi sorulara agresif ve/veya şaklabanlık tarzda cevap vermeyin, ne amaçla orada iseniz direk söyleyin, sorulara kısa ve net cevaplar verin.
    - aile veya grup halindeyseniz grup olarak pasaport kontrolüne geçin, ama bu grubun 3 kişiden fazla olmamasına önem gösterin.

    bu yukarıda saydıklarım sadece pasaport kontrolden sorunsuz ve kolay bir şekilde geçmenizi sağlar. eğer vizeniz varsa çok absürd bir durum olmadığı müddetçe (atar yapıp fazla gaza gelmek gibi) ne olursa olsun girersiniz, en fazla 5 dakika - 5 saat arası bir rötarla. öyle çok korkulacak bir şey yok, çıkın gidin dolaşın, roma da Piazza navona ya gidin, paris te montmartre tepesi ne çıkın, barcelona da gaudi eserlerini inceleyin, amsterdam da vondelpark a gidin, prag da kampa adası na gidin, budapeşte de gellert tepesi ne çıkın, viyana da opera binasını dolaşın, venedik te vapurettoya binin, floransa da akşam vakti ponte vecchio yu doya doya izleyin, berlin de kreuzberg e gidip şok geçirin, bremen de bremen mızıkacıları heykelini görüp başka bir şok geçirin, stockholm e inerken uçakta adaları saymaya çalışın, brugge ve gent te orta çağ havasını soluyun, bordeaux ta gidin şarap için, benim gibi içmiyorsanız üzümünden yiyin, madrid sokaklarında fink atın, kopenhag da renkli evlere bakın, petersburg ve moskovoda kışın gidip donun, oslo ya gidip bir patlıcanı onlarca liraya alın, brüksel de patates kızartması - midye - çikolata triosunu abartıp mide fesadı geçirin, piza da eğik kuleyi elinizle düzeltmeye çalışın, rotterdam da erasmus köprüsüne gidin, washington da beyaz saraya el sallayın, missouri de mississippi nehrinde tur atıp bu ne lan diyin, londra da ıslanın, glascow da biraz daha ıslanın, dublin de donunuza kadar ıslanın... emin olun yapacak çok şey var...
    1 ...
  33. 18.
  34. paramız değerli olan ülkelere gidin. ilk defa kendizi zengin hissedersiniz.
    +kaç para bu birader?
    -20,000 yen brother
    +Türk parasıyla kaç oluyor?? aa 10 liraymış tamam abicim alıyorum.
    1 ...
  35. 17.
  36. 16.
  37. Gideceginiz ulkenin insanlarini iyi taniyin. Cunku kendimden biliyorum. Ornek olarak amerikali birisine habersizce dokunmak kavga sebebidir.hatta onlarin boyle bir hastaligi fobileri var. Bir baska ornekle meksikaya kick boks kampina gittigimde yasadigim olaydir. Adres sormak istedigim insalarla kaktus agacindan yapilmis tekila, ve marijuana icerken buldum kendimi. Size gore tehlikeli bana gore misafirperverler.
    1 ...
  38. 15.
  39. Bavulunuza bol su koyun, çünkü onların suyu bizimkilerden epey farklı. insan garipsiyor içemiyor. Bizimkiler gibi bulsanız bile 250ml si 5 liraya kadar çıkabiliyor.

    Sırf bu yüzden bir hafta boyunca sadece kola içerek susuzluğumu gidermiştim.
    1 ...
  40. 14.
  41. gitmeden önce gideceğiniz şehir için gezilecek yerler, konuşulan dil, insanlar, para birimi hakkında araştırma yapın. nasıl daha ucuza gezebileceğinizi, ulaşım yapabileceğinizi araştırın. (örneğin birleşik krallıkta megabus var.) ayrıca çantanızda mutlaka mendil veya solo'nun portatif tuvalet kağıtlarından ve bir miktar ıslak mendil bulundurun. hiç düşünmediğiniz kadar ihtiyacınız olacak.
    (unutmayın, taharet musluğu yok!)
    gel gelelim, gittiniz yurtdışına.. gezdiniz tozdunuz.. eğer domuz eti yememe konusunda eminseniz, bunu belirtin. diğer etler için de halal meat olup olmadığını sorun. gittiğiniz yerlerin yerel restoranlarında yemeyi tercih edin. yemeğinizi yediniz, akşam takılacak yerler arıyorsunuz. bunu da gitmeden internetten araştırsanız mantıklı olur. çoğu avrupa şehrinde çok farklı konseptli, çok geniş barlar var. mutlaka istediğiniz bir bar, gece kulübü bulabilirsiniz. mutlaka bir uyuşturucu satıcısına denk gelirsiniz, size kalmış. iyi geziler, iyi eğlenceler!
    2 ...
  42. 13.
  43. geri dönmeden önce 2 kere düşünün.
    2 ...
  44. 12.
  45. gideceğiniz ülkenin ve insanlarının hakkında mutlaka bilginiz olsun. cüzdanınızı uluorta açıp sergilemeyin, ve onu kötü adamlardan koruyun * pasaportunuza sahip çıkın.

    uçağın kalkmasına daha varsa, uyumak gibi bir hata yapmayın https://galeri.uludagsozluk.com/r/731086/+

    uçaktan inince, size "ortak taksiye binelim" diyen bir insann teklifine atlamadan önce https://galeri.uludagsozluk.com/r/731094/+ çünkü niyeti iyi olmayabilir.
    3 ...
  46. 11.
  47. TURKCE SAGA SOLA SOVMEYIN. TURKUN BIRINE DENK GELIRSININ KAVGA CIKAR.
    0 ...
© 2025 uludağ sözlük