1923 yılından beri yönetim biçimindeki aksaklıkları eleştiren grubun amacıdır ikinci cumhuriyet. Bana gereksiz bir düşüncenin peşindelerdir, zaten son yıllarda da sesleri oldukça azalmıştır. *
eser karakaş ve altan sülalesinden bir temsilcimiz star gazetesinde bu işi zaten yapmaktadırlar. aynı kitleye ikinci gazete ile hitap söz konusu olacak.
- atatürk'ün devrimlerini konuşan,
- atatürk'ün kahramanlıklarını dinleyen,
- atatürk'ün çocukluğunu okuyan,
- atatürk'ün sevdiği şarkıları söyleyen,
- atatürk'ün yokluğuna ağlayan,
- atatürk'ün verdiği ayarlara gülen,
- atatürk'ün de sevdiklerini yiyen,
- atatürk'ün rakısını içen,
- atatürk'ün giydiği gibi giyen,
- atatürk'ün saçları gibi kesen,
- atatürk'ün bıyıkları gibi bırakan,
- atatürk'ün kaşları gibi tarayan,
- atatürk'ün yürüdüğü gibi yürüyen,
- atatürk'ün verdiği gibi poz veren,
- atatürk'ün tuttuğu gibi baston tutan,
- atatürk'ün baktığı gibi bakan,
- atatürk'ün manevi kızını seyreden,
- atatürk'ün yurt ziyaretlerini izleyen,
insanların, 80 yıldır aynı şeyleri yaptıklarını gözleyen bir gurup insan da*;
- atatürk'ün devrimlerini tartışalım,
- atatürk'ün ne kadar kahraman olduğunu irdeleyelim,
- atatürk'ün kovaladığı; kargadan başka şeylere bakalım,
- atatürk'ün sevdikleri dışında da şarkılar dinleyelim,
- atatürk'ün yokluğuna ağlamak yerine; yenilerinin doğmasına fırsat yaratalım,
- atatürk'ün gına gelen ayarlarını bırakalım ve öncelikle kendimize bir ayar verelim,
- atatürk'ün tatmadığı tatları da tadalım,
- atatürk'ün rakısı yerine; cin, votka, tekila da deneyelim,
diyor. yanlış mı söylüyor bu insanlar?
atatürk ilke ve devrimlerine; dönüp çağın gereklerine bakmaksızın kara sakız gibi yapışmak, devlet içinde devlet haline gelmiş, ergenekonları, susurlukları yaratan ve her yanından irin akan oligarşik bir bürokrasiyi savunmak mümkün müdür?
diyor. yanlış mı söylüyorlar?
şapkayı önüne koyup, eni-konu düşünmeye değer bence...
içlerinde batı sevgisi vardır. bir kurtuluş savaşının daha olması durumunda kaçmak üzere 100 metreyi 5 saniyede koşacaklardır.
mehmet altan hariç. o 6 saniyede koşar.
usain bolt'ın da içinde bulunduğu kervan. genelde fikri hür, vicdanı hür âkil bireylerin dahil olduğu bir akım. bu arada 1. kabul şartı hızlı koşmak. ne demiş büyük üstat: ben 2. cumhuriyetçinin hızlı koşanını severim. kendimizi sevdirmek için koşalım. haydi gençler eller havaya.
(bkz: cümle uzayınca özneyi kaçırmak)
ulkemizdeki yandas medya'ya bakarak cogunluk oldugunu zanneden, gururlanıp cesaret bulan, aslında azınlıgın azınlıgı yedinci, sekicizinci cumhuriyetlercilerden etc. farkı olmayan insanlardır. bıyık bırakıp, sacı usturaya vurmakla bu olmaz.. babanız yazar olsa da (ki oyle) sizi kurtaramaz, babanızın sohreti ile omrunuzu gecirmeyin, ayıptır.. baba parası yemeyin, cok elestirdiginiz bu devlette, bu ulkenin havasını neden solumaktasınız hala? gidiniz begenmiyorsanız paris'inize, londra'nıza.. yoksa orda sizi siklemiyorlar mı da gelip bu ulkenin agzına sıcmaya calısıyorsunuz?
(bkz: kaale alınmayacak insanlar)
Çanakkale anma törenini 18 Mart'ta yapmayan ve bunun yerine hurafe şiirler ve kuran ayetleri ile ağlamaklı şiirler sunarak alternatif törenler düzenleyen, abdülhamit'e özenen ve ülkeyi babalar gibi satan milliyetçi-mukaddesatçı, milli görüşçü ve yeni görünümleri ile neo-kapitalist akp ile temsil edilen islamcı-osmanlıcı tayfadır.
cumhuriyetin kurulduğu yılları beğenmezler ve sürekli bir aşağılama çabasındadırlar.
bunların ortak bir dili vardır;
"cumhuriyetin ilk yıllarında ne demokratik bir hareket vardı, ne de liberal bir ekonom,"
yahu arkadaş el insaf; 1900 lü yıllar diyoruz ne demokrasisi, dön götüne bak altın akıyormu, akmaz niye her şeyin bir vakti var. vay efendim demokrasiye izin verilmemiş, vay efendim idamlar olmuş, yahu kanunda idam hükmü maddesi var, ne yapacaklardı, kanunu es geçip idam etmeyeceklermiydi.
tamam, kabul ediyorum idam insanlık dışı bir uygulamadır benim için ve kanunlarda böyle bir ceza olmamalıdır lakin yuh be kardeşim 1 asır önceki zamandan bahsediyoruz, 1900 lü yılların başında hangi ülkede demokrasi vardı..
not: milliyetçi olduğuma dair mesajlar geliyor, ben apolitik bir insanım*, politikaya inanmam, tek bildiğim türkiye güzel bir ülkedir, burayı seviyorum o kadar, türkiye de beni temsil eden bir parti bulunmamaktadır, saygılarımla.
osmanlı sözkonusu olduğunda öz kardeşini boğdurtan fatih sultan mehmet için "o zaman şartlar öyleydi. devletin bekası" şeklinde gayet doğal bir olaymış gibi yorumlayanların 700 yıllık rejimin değiştiği cumhuriyetin ilanı sürecinin "demokratik" ve "güle oynaya" bir şekilde cereyan etmesi gerektiğini düşünmeleri bilmem hangi tanıma uyuyor? şuanda "demokratikleşme" adı altında yürütülen ılıman rejim değişikliği politikasının devam ettiği günümüz türkiyesinde bile olayların muhalifler için yavaş yavaş kabusa dönüşmeye başladığı apaçık ortadayken.