Berbat bir durumdur. Yani sizin hoşlanmaya başladığınız andan itibaren kafanızda sürekli yorumlar yapmaya başlamanıza neden olur. Ama tatlı bir dönemdir. Normal biri olsa bu kadar gelgit yaşamazsınız. He gel-git olayıysa "acaba açılsam nasıl karşılar,reddederse ne hissederim,arkadaşlığımız bozulur mu" sorularının beyninizi çok yormasından kaynaklanır. Yoksa azıcık kuyruk sallasa siz koşacaksınızdır,kafanızda bellidir ne yapacağınız. Kesinlikle çok ince bir çizginin üzerinde durmaya layık değildir onunla arkadaşlığınız. Risk aranızdaki arkadaşlık için fazladır. Gereksiz olduğunu düşünürsünüz, ama sanırım ben bu riski alacağım. Ama sakın öyle acele davranmayın. Bırakın biraz bakalım onun sevgilisi olacak mı,olunca sizinle eskisi kadar sık konuşmaya devam edecek mi. Etmezse platoniksiniz. Ama ümitsizliğe kapılmayın. Cidden çok iyi anlaşacağınızı ve birbirinize yakışacağınızı düşünüyorsanız asla geri adım atmayın. Sabredin,bir gün olur elbet. Ama arayı çok da soğutmadan.
kazayla olan bir durum değildir. kızımız, er kişisinin ilgisini anlamış ancak hoşlanmamıştır. ona kanka diyerek kendince yaşanması muhtemel kötü anların yaşanmasını engellemiş, tedbir almıştır.
ümidimizin kesileceği anlamına gelmez. bugün bir haber okudum. kafama yattı. buyurun siz de okuyun : http://www.radikal.com.tr..._edilen_iyi_cocuk-1228404
bir gün kankamla sevgili olursam buraya tekrar yazacağım. umutluyum...
Kızdan tiksinmeye kadar gidebilecek bir durumdur. nice hoşlandığım kızlardan sırf bana böyle hitap ettiği için soğudum ve uzaklaştım, hatta aynı ortama Bile dahil olmaz oldum.
Zira 'kanka' veya 'kanki' kelimesini değil bir kızdan şahsıma duymak, herhangi iki yakın arkadaşın birbirinde karşı kullanmasından bile hoşlanmıyorum, cinsiyet ayırt etmeksizin.
hiç paniğe kapılmamak gereken bir durumdur.
şu gencecik yaşımda ne kankalar ne ağabey kardeşler gördüm ki sonunda birlikte oldular. er kişi bu durumda oyunu kuralına göre oynamalı ve renk vermemelidir.
dünya gözünde sevgili olunulma durumlarını üç kategoride sınıflandırabilirim(kazanova mod on).
birincisi kızın sana al da at dercesine pas vermesi ve daha tanışıklığın başında böyle hafiften oynaşmalar cilveleşmeler vuku bulmasıdır. bu durumda birşey yapmaya gerek yoktur,kız kararını vermiştir zaten genelgeçer ortalama bir giriş cümlesiyle de o ilişki başlar.
ikincisi, beraber geçirilen kısa bir sürenin ardından doğru yer ve doğru zamanda kıza mertçe açılmaktır ki bu bendenizin taktiğidir, çok başarılı bir taktik olmasa da sizi kıvırmaktan etmekten kurtarır,"ben oyun oynayamam,yanında arkadaşca davranamam" diyorsanız bu taktik sizin taktiğiniz. ama bu taktiğin belli bir geçerlilik süresi var ve doğru an dediğimiz gibi çok önemli.
şimdi üçüncü taktiğe geçiyoruz sevgili abazalar ki bu taktik bu başlıkta oluşan olgu ile ilgili. burda boşuna dil dökmüyoruz. bu taktik en geçerli taktiktir, ama sabredilmesi, gerektiğinde dert ortağı olunması hatta erkek çekiştirilmesi falan gerekir. kişiler birbirini tanıdıkça, zaten hafiften "hoş çocuk,güzel kız" damgası vurulmuş bünyeler, belli bir kıvılcımın ve ortamın hazır olmasıyla bir bakmışsınız sevgili olmuşlar. bu durum yıllarca sonra bile gerçekleşebilir. her durum böyle bitecek diye düşünmemek gerek."ben seni arkadaş olarak seviyorum" olayı da bu tür ilişkilerin sonucudur. ama çevrede gördüğünüz çoğu çift kanka ayağına olaya başlamış ve sonra ilişkileri başka bir boyut almıştır. yani sonuç olarak kazanılmış veya kaybedilmiş herhangi bir şey yoktur bu tip bir durumda. poker suratlarını kuşanın ve günlük yaşamınıza, kız olaylarınıza devam edin.bana bu işler gelmez diyorsanız, bir gün mecburen gelecek size. açıkyürekliliğin para ettiği çok azdır bu kahpe dünyada