(copy paste)
x üniversitesinde salondan bi öğrenci sorar:
can bey, kadınlar neden erkekler kadar iyi şiir yazamaz? malum pek ünlü kadın şair yok da memleketde.
- ne biliyim olum biz şiiri s.kimizle mi yazıyoz.
sorun meşhur kadın şairlerin azlığı değil de kadın şairlerin geniş okuyucu kitlesine sahip olamamasıdır. gerçi bu sorun türk şiirinin genel sorunlarından biridir.
bu şairlerin çoğu ünlü olmayı hak edecek kadar önemli eserler kazandırmışlardır dilimize amma ve lakin halk, şairleri baş tacı edecek kadar ilgili değildir şiire. bu da biraz modern türk şiirinin suçudur ya neyse.
vardır ancak dönemleri dolayısıyla çok öne çıkamayanlardır. özellikle cumhuriyet sonrası kadın şair isimleri göze çarpar: (bkz: gülseli inal) (bkz: melisa gürpınar) (bkz: didem madak) ve niceleri.
"dertliyim ruhuma hicrânımı sardım da yine
inlerim şimdi uzaklarda solan gün gibiyim
gecenin rengini kattım içimin matemine
sönen ümid ile günden güne ölgün gibiyim
bahtımın yıldızı sanmıştım seni
sensiz karanlıktır her günüm, leyla
ayrılık mecnun a döndürdü beni
dertliyim yürekten, üzgünüm leyla
sevda yaman bir çile / çekenler düşer dile
ayrılık ölüm gibi / giden gelmiyor, leyla
gülüm yaprağım soldu / gönlüme hazân doldu
bir ömür harâb oldu / onu bilmiyor leyla"
meşhur olan kadın şair tabii ki vardır maalesef *sayıları azdır.
en iyi aşçılar da erkeklerden çıkar keza en iyi ressamlar da erkeklerden çıkmıştır. bunun nedenini hala çözebilmiş değilim lakin. *
Elbette vardır kadın şair ancak sayısı azdır. kadınlar erkeklerde az da olsa şairlik vasfı olsun ister. romantizm kadın için daha önemlidir çünkü. erkek kadına şiir yazar, kadın da dinler. erkekler kendilerini güldüren kadından da hoşlanmaz. ancak yine kadın esprili erkeklerden hoşlanır. günlük hayatta kadına bir sürü yük bindirildiği için erkeğe kalan ilişkiler yumağında sadece iki hoş söz, bir iki espridir. e o kadar da olsundur. öküz değiliz ya.