1974 yılında inönü'nün damadı metin toker tarafından atatürk'ün ağzından bir yazı yazılır. yazıda harf inkilabının neden getirildiği şu şekilde açıklanır;
--spoiler--
bütün islam dünyası arap harflerini kullanıyor. istanbul'da çıkan bir gazete arabistanda, diğer islam ülkelerinde çıkan herhangi bir yayın istanbul'da okunabiliyordu. herkes birbirini anlıyordu. türk devletinin bu ülkelerle olan alakasını kesmek lazımdı. bunun da en kuvvetli yolu harf inkilabıydı...
--spoiler--
öyle ya da böyle harf inkilabı gerçekleşti. arap harflerinden uzaklaştık. peki atatürk, bizim düşüncemize göre başarılı oldumu? cevabın kocaman bir "hayır" olduğu aşikar. harf devrimi olunca ilim ve fende ilerlemedik. teknolojide batıyı yakalayamadık. peki bu atatürk'ün suçu mu? bunun cevabıda kocaman bir "hayır". o kendi sebeplerine göre harf inkilabında başarılı oldu. ama biz olamadık.
yazımı ve kuralları zor olan bir alfabeden, herkesin daha kolay kavrayabileceği bir alfabeye geçiş devrimidir. kim ne derse desin yararlıdır ve gerekliliği tartışmasızdır.
ne kadar yapılsada hala bazı kişilerin eski dili kullanarak sanki bilir kişi modunda sözde hava attıkları ve devrim olmamışcasına dandik kelimeler sokup cümlelerini güzelleştirdiklerini sanarlar.
ve yine bizim gençlerimiz cümle aralarına okay, yes, sure gibi ecnebi dilleri ekleyerek karşı bir devrim başlatırlar.
bir de bazı kişiler sözlüğe çemkirir ve kinini kusar. açıp baksınlar bakalım, şurada yazdığımız kelimelere. sözde aydınlardan ve çemkiren bazı kişilerden daha zengin değil mi sözlükte kullanılan kelimeler..?
bilim sağdan sola okumanın sakıncalı olduğunu söyler, daha iyi anlamak daha doğru düşünebilmek için soldan sağa okumak gerekir. soldan sağa okumak için de soldan sağa yazmak gerekir. Harf devrimi bilimsel araştırmalar sonucu yapılmıştır. tabi batılılaşma amacı da vardır.
mustafa kemal'in, genç türkiye cumhuriyeti'nde gerçekleştirdiği devrimler içerisinde; belki de en yerinde olan ve en kabul görenidir.
türkiye cumhuriyeti'nin; ağustos 1928'de tanıştığı ve kasım 1928'de bir yasa ile resmileştirdiği yeni abc'si, zamanın bir çok edebiyatçı ve aydını tarafından yerden yere vurulsa da yüzlerce yıllık bir dil alışkanlığının 10-15 yıllık bir süreç içerisinde kademeli olarak terk edilebilmesi ve 80 yıl sonra bugün, yeni nesillerin; bırakınız eski alfabe'yi, osmanlıca sözcüklere dahi aşina olmaması, harf devrimi'nin amacına ulaşmış olduğunun en güzel göstergesidir.
konuyu biraz daha derinlemesine incelediğimizde, mustafa kemal'in amacını çok daha iyi anlıyabiliyoruz aslında... o da şudur! ki: genç türkiye cumhuriyetini; arap, fars ve osmanlı etkilerinden, dolayısı ile bir anlamda; tarihinden koparıp, harfleri, sanatı ve bilimi ile topyekun batıya yöneltmek...
bu, şüphesiz ki kolay olmayacaktır zira, günümüzde dahi özellikle yasalarımız olmak üzere, resmi kurumlarımızın tüzük ve yönetmeliklerinde halen, genç neslin anlamakta güçlük çektiği ağdalı bir osmanlıca hakimdir. geçen 80 yıllık dönemde, mustafa kemal'in harf değişiminde başlattığı atılımın hızı, dilin türkçeleştirilmesi ve özellikle, arapça ve farsça kelimelere türkçe karşılıklar bulunması konusunda, bilimsel çalışmalar için görevlendirilen tdk'nun, siyasi iktidarların etkisinde kalması sonucu, oldukça kesilmiştir. bununla birlikte, harf devrimi'nin başladığı günden bu güne alınan yol da azımsanamaz.
ünlü şair ve yazar atilla ilhan harf devrimi hakkında şöyle diyor;
" dil meselesi gazi'nin yanlış yaptığı iki işten biridir. ancak, o müthiş gerçekçiliğiyle daha sonra yanlıştan dönmüştür. fakat sonra gelenler sanki o bu işten vazgeçmemiş gibi kaldığı yerden devam ettiler.
batılı çocuklar kendi dillerinden 16. yüzyılda yazılmış bir eseri okuyup anlıyor, ben bile 16. yüzyılda yazılmış fransızca bir eseri okuyup anlıyorum. ama kendi dilimden divan edebiyatını anlayamıyorum. milli eğitim bakanlığı'ndan gelip;
diye sordular. onlara da söyledim. osmanlıca bütün liselerde mecburi ders olarak okutulmalı. arapça ve farsça'da ihtiyari olarak okutulmalı. eğer bu yapılmazsa, 20 yıl sonra türkler geçmişlerinden hiçbir şey okuyamayacak hale gelecekler. ve türkiye ya türkiye olacak ya bitecek. "
gerek, mustafa kemal'in sonraları pişman olduğu konusunda;(zira, sağlığının iyiden iyiye bozulduğu, hiç kimseyle görüşmediği dönemlerde dahi, tdk yetkililerinden; yapılan çalışmalarla ilgili haftalık rapolar aldığı bilinmektedir.)
buna ilaveten;
anayasa madde 134:
" Atatürkçü düşünceyi, Atatürk ilke ve inkılaplarını, Türk kültürünü, Türk tarihini ve Türk dilini bilimsel yoldan araştırmak, tanıtmak ve yaymak amacıyla; Atatürk'ün manevi himayelerinde, Cumhurbaşkanının gözetim ve desteğinde, Başbakanlığa bağlı... ...Türk Dil Kurumu ve Türk Tarih Kurumu için Atatürk'ün vasiyetnamesinde belirtilen mali menfaatler saklı olup kendilerine tahsis edilir. "
ve gerekse, liselerde; arapça ve farsça'nın zorunlu olarak okutulması konusunda;
- günümüzde, sekseni aşkın üniversitede konu ile ilgili bir çok bölüm bulunmaktadır. merak eden, gider ve öğrenir. liselerde öğretilen; 'mef'ulü mefailü mefailü failün' kalıplarının dahi son derece gereksiz detaylar ve genç beyinlere, anlamsız bilgi yüklemeleri olduğunu düşünenlerdenim.
harf devrimi'nden önce türk milletinin arapça konuştuğunu zanneden bilgi fukarası güruhça "e ama istanbul'da çıkan bir gazete arabistanda, diğer islam ülkelerinde çıkan herhangi bir yayın istanbul'da okunabiliyorduuuu" şeklinde yorum kastığı devrimdir.
iyi ki yapılmış bu devrim... bu tarz zerzevatı yok etmese bile azaltmış, en azından latin harfleri ile okuma yazma öğrenmelerini sağlamıştır!
bir dilin halk seviyesine çekilip nasıl kısırlaştırılabileceğine örnektir.
hele ki "q" mu yoksa "k" mi tartışmasının nasıl sonuçlandırıldığı akıllara zarardır. "kazım", "qazım"'dan daha güzel durduğu için "k" seçilmiştir. canlarım benim.
bir gecede hiç kimsenin cahil duruma düşmediği, cahilliği ilke edinenlerin halen daha cehaletlerini sürdürdüğünü görmemizi sağlayan devrimdir. yapanların ellerine sağlıktır...
en yakın örnekler olarak bulgaristan ve yunanistan'da gerçekleşmemiş devrimdir. latin olmadıkları için latin alfabesi kullanmamaktadırlar.
ayrıca diğer bir sebep olarak gösterilen geleceğe yapılacak yatırımı istemeyen zekası kıt japonya, çin, rusya, hindistan'ın akıl edemediği müthiş devrim. bu yüzden sürünüyor şu anda bu milletlerin hepsi.
Harf devrimini artık tartışmak anlamsız. Hafızamız silindi; 1928'den önceki herhangi bir gazeteyi bile okuyamaz hale getirildik. Arap harfleri kullandığımız için Arapça konuştuğumuzu sananlar varsa daha da yanılıyorlar. Arap harflerinin zor olduğunu eğitimli insan yetişmediğini savunanlar ise saçmalıyor. Mustafa Kemal, Fevzi Çakmak, ismet inönü, Kazım Karabekir vd. istiklal Harbi komutanları latin harfleriyle mi eğitim gördü? Şimdi Latin Harfleriyle Türkçe yazıyor ve okuyoruz, o gün ise Arap Harfleriyle Türkçe yazıp, okuyorduk.
atatürk'ün yaptığı en büyük devrimdir,fakat eksik kalmıştır.bazıları bölücülük zannedip hemen eksileyecek ama bu alfabede kalın k karşılığı q ve boğazdan çıkarılan bir h'yi karşılayacak harf mutlaka olmalıydı ama konmamış ne hikmetse.
şaka lan şaka azgın laikler coşmayın hemen. latin alfabesi kullanmak son derece akılcıl bir iştir. peki ama kadim lisan' a ilgisiz kalacağımız nerden çıkıyor? şurdan kuzum;
-13 yaşından küçüksen kur-an kursuna gitmen yasak! 13'ten sonrada vayyy haline zaten...
osmanlıca nedir, bilen bildirilen biri olarak gönül rahatlığı ile diyeceğim söz şudur: Harf inkılabı Atatürk'ün yaptığı en iyi işlerden biridir.
Şimdi Atatürk'e bok atmak için ona buna sarılan ve çoğunlukla görüşlerimin uyuştuğu insanlar var burada, ama bu konuda son derece kör cahillik etmekteler.
Efendim,
Arap ve Fars alfabelerinden mütevellit olan Osmanlı alfabesi, Türkçe'de yer alan o,ö,u,ü harflerini birebir karşılamaz. Kimi zaman ı,i harfleri de sorunlu olarak karşımıza çıkar. hele bir ayın ile gayın vardır ki, gene gayın g ve ğ ile(evet iki harfi de karşılar) atlatılır, lan ayın harfine ne diyeceksiniz? bazı demek için, doğrusu yazmak için, ayın kullanacaksın elif değil. u yerine geçer, i yerine geçer. nası göreceksin. Vukuat yaz bakalım. Yok şedde atarım, hemzelerim, ötrelerim. Kitabi harflerde nanaysın aslanım.
Ha bu arada elif cümle ortasında a ve e olarak da okunabilir. k harfine ne demeli? kaf - kef. Ha bu arada ufak oynatmalarla ama cümle içinde aynı kullanılan gef, nef, yef için ne demeli?
Harf inkılabı yanlışmış, bok yanlış. Atatürk'ün yaptığı en doğru iştir.
Diyeceksiniz ki, lan dedelerimiz nasıl yapıyordu? Dedelerinize sorun bakalım, yazdıklarını ikinci defa gördüklerinden duraksamadan okuyabiliyorlar mı?
enveri harfler belki! ama o da dert olur yav. vav meselesi var. vav hem u hem o hem ö, hem ü. bir de v. Nasıl olacak o iş. Yok enveri de zor.
vel hasıl, Yav muhafazakar olun, olun iyi de, bokunu da çıkarmayın be. Bilmeden, görmeden hele ki çekmeden yorum yapmamak, boş konuşmaktan evladır.
öncesinde, erkeklerde okuma yazma oranı %4, kadınlarda %0,7 iken, sonrasında bu oran % 90'lara ulaşmıştır. sadece bu bile harf devriminin sonuçlarını net bir şekilde ortaya koyar.
aynı devrimi kazakistan, türkmenistan, azerbaycan gibi ülkeler, kiril alfabesinden latin alfabesine geçerek gerçekleştirmişlerdir ancak 10 yıl gibi uzun bir sürede bunu yapmışlardır. mustafa kemal gibi ben yaptım oldu diyip, 2 günde yapmamışlardır.