güvenmek

entry202 galeri3
    174.
  1. “Güvenmek” anlamındaki ingilizce “to trust” ile Farsça “dürüst”, aynı Hint-Avrupa kökten gelen kelimeler. Çok çok uzun bir zaman öncesine dayanan ilgi çekici bir akrabalık.
    7 ...
  2. 173.
  3. Kazanılmaması gereken bir eylem. Kimseye güvenmeyin, buna kendinizde dahil.
    0 ...
  4. 172.
  5. 171.
  6. kimseye karşı kullanmadığım şey.
    2 ...
  7. 171.
  8. kimse güven sorunu ile bir ilişkiye başlamaz. aradan bir süre geçer söylenen bir sözle, yapılan bir davranışla yerle bir olabilen duygudur aslında. ince bir ipe bağlıdır, bu güven duygusu sarsıldığı zaman tekrar yerine oturması imkansız bir hal alabiliyor.
    0 ...
  9. 170.
  10. bir insanın kendine güveni yokken karşısındakinden kendisine güvenmesini beklemesi çok saçma.
    1 ...
  11. 169.
  12. Şöyle bir şey söylemek istiyorum genel olarak. Bırakın kimseyi kendinize dahi güvenmeyin.
    0 ...
  13. 168.
  14. sevmekten daha zordur. her geçen gün azalarak biter. sonunda güvensiz bir insan olup çıkarsınız. suç sizde midir? güvenilmezim diye bas bas bağıran birine güvenerek evet, bizdedir!
    0 ...
  15. 167.
  16. 166.
  17. güvenmek bir olgu, ve bunu bir nesne gibi ele aldığınızı farz edin, ya elinizden çıkar boşa gider, güven boşa çıkar ve boşta kalır. ya da boşa bile gitmez, tamamen elden kayar gider, güveni kaybettim, bendeki güvenini kaybetti der, dersiniz kaybolur gider. her şey silinir. onun için zordur bu işler.
    4 ...
  18. 165.
  19. insanlara güvenmeyerek suizanna düşeceğime, bir insanı güvensizliğe reva göreceğime, güvenirim. Gerekirse dünyanın en kötü şeyini yaşarım. Yine de güvenirim.

    Masum bir insanı güvensiz konumuna düşürüp üzeceğime, kendim üzülürüm daha iyi.
    4 ...
  20. 164.
  21. Valla uzun zaman önce biraktim onu ben. Bu hayatta kimseye guvenmem ozellikle kizlara.
    1 ...
  22. 163.
  23. Zor kazanılır, kolay kaybedilir.
    2 ...
  24. 162.
  25. 162.
  26. siz siz olun güveni sarsmayın, geri dönüşü imkansız olabiliyor.
    3 ...
  27. 161.
  28. Kırıldığında beraberinde, birine tutunmak,inanmak,sevmek,aşık olmak duygularnızıda götürebilecek ve bir kere gittiğinde geri gelmek için sizi sündürecek bir histir.
    2 ...
  29. 160.
  30. 159.
  31. zor kazanılır kolay kaybedilir.
    2 ...
  32. 158.
  33. sırtını dönebilmek, hep ileriye bakabilmektir.
    2 ...
  34. 157.
  35. Çok şeyin ifadesidir güvenmek. Belki bir kişiye ümit bağlamak belki hayallerinin peşinden giderken çok emin olduğunuz bilginize ve fikrinize güvenmek ama her ne pahasına olursa olsun bir kırıldı mı bir daha asla kırık bir vazo misali eskisi gibi olmaz.
    6 ...
  36. 156.
  37. paranoyaklık duygusundan daha kötü bir duygu değildir. güvenen insan da paronoyaklık olmaz oluyorsa zaten güvenmiyor demektir.
    1 ...
  38. 155.
  39. çoğu zaman peşin vermek durumunda kaldığımız bir duygudur. hayal kırıklıklarının yagane sebebi budur.
    10 ...
  40. 154.
  41. şimdiye kadar büyük bir ihanete uğramadım ama bu konuda ciddi sıkıntılarım var.

    Gerçi ihanete uğramama nedenim zaten güvenmemek de olabilir.

    Bu güven sorunumu bir gün buradan birileri ile tanışarak aşmayı planlıyorum. Şimdi değil ama.. daha sonra.
    3 ...
  42. 153.
  43. Güvenin sorunu, sağlanmasının imkansız olmasındadır. Güven, vaat kılığına girmiş bir risktir.

    Mesele eşinize güvenip güvenmediğiniz değildir. Mesele eşinizin güveni ne sandığını bilip bilmemenizdir. Bunu nasıl keşfedeceksiniz? Sizi ona ne inandıracak? inancınıza güvenmenizi kim sağlayacak?

    Güven, haddinden fazla güvenmek zorunda olduğumuz bir kelime...
    1 ...
  44. 152.
© 2025 uludağ sözlük