güneşe tapmak

şu anda bile yapılacak en mantıklı işlerden.

çağlar boyunca tüm kavimler birşeye tapmıştır. ata eşeğe göğe denize suya ineğe güneşe. ve allahın gönderdiği dinler olmasa sanırım en mantıklısı bu olacaktır. ben bu soruya bir ara kafa yordum sözlük. şuna vardım.

düşünün. hiçbirşey yok. yaşıyorsun et ot hayvanlar mızrak yağmur çöl. bu kadar sıradan bir ortamda sana allah tan bahseden yok. peygamber yok. varsa bile sana ulaşmamış. ama sen sana bunları veren birşeylerin olduğunu düşünüp ona tapma ihtiyacı duyuyorsun. düşünüyorsun düşünüyorsun. mesela güneş.. güneş varkençiçekler açıyor. meyvler oluşuyor. seni ısıtıyor. güneş yokken gece oluyor sen uyuyorsun. yağmur yağıyor yeşillikler oluşuyor. yiyecekler oluşuyor. su ihtiyacını gideriyorsun. ve bunların oluşumunda hep güneş var. o yokken senin susuzluğunu alıp meyveleri yetiştiriyor, o varken seni ısıtıyor. ve bu ortamda bir canlının tapması en mantıklı şey şüphesiz güneştir.

(bkz: yezidiler)

(bkz: dersim aleviliği)

var edene tapınmak, var eden için pek de önemli olmasa gerek zira, onda insani bir değer olan egonun bulunabileceğini düşünmek gülünç geliyor. dolayısı ile tapınmak, olsa olsa var edene duyulan şükranın bir göstergesi olarak anlamlıdır. güneş yoksa hayat da yoktur. bu durumda tapınma ihtiyacı olanlar için güneşe tapınmak çok da anlamsız gelmiyor doğrusu.

La iyi misiniz ne günesi günesi yaratan var allah allah. Dogup batıyor o.

ilah arayışında eski ulusların yaptığı ilk veya ikinci eylem. genelde ilah ve ilahe olarak arandığı için güneş büyüklüğü ve ısı şiddeti nedeniyle erkek figür güneş olmuştur. ilahe ise yani kadinsal figür ay olmuştur.

zaten kendisine nebi inmemiş bir ulus başka neye tapabilir ki.

LAN GUNES 72 HURI VERIYOR MU? YOK BOS VER O ZAMAN!

hz. ibrahim, geceleyin bir yıldız gördü. rabbim budur dedi. yıldız batınca, ay'ı gördü. rabbim budur dedi. ama ay da battı. benim rabbim bu da olamaz dedi. sabah güneş doğdu. çok büyük çok sıcaktı. rabbim budur dedi ama akşam olunca güneş de battı. güneşin de rabbi olamayacığını düşündü. en son bi haykırışla "ben allah'ı buldum. ne putlar, ne yıldızlar, ne ay ve ne de güneş allah olamazlar. şüphesiz beni ve bunları yaratan bir allah vardır. fakat ben onu göremiyorum. çünkü benim yaratılışım onu görmeğe müsait değildir. onu görmek benim kudretim dışındadır. işte benim bu düşüncem hakikatin ta kendisidir. bütün bu gördüklerimi yaratan ve sınırsız bir kudrete sahip olan bir allah vardır. işte ben ona ibadet ederim" dedi.

güneş batıp da ay çıkınca her türlü günahı işleyebilmektir.

Efendiler tapınız.

(bkz: akhenaton)
(bkz: tutankhamun)

Bir şeye tapılacak olsa güneş mantıklı bir seçim olur çünkü dünyadaki enerjinin tek kaynağıdır.
Tanım: bir eylem.

güneşe tapınmanın kur'an'dan yola çıkarak allah'a tapınmaktan daha mantıklı bir eylem olacağını düşünenleri gösteren eylemdir. hoş, onlar zaten bunu demagog oldukları için ve karşıtlığı arttırmak, hoşuna gitmeyen tarafı yermek için söylüyorda neyse...

bir de "idea"yı yine farklı demagojilerle aşağılama yollarına gitmişler. şimdi efendim ben burada bu cahillere imge-idea ayrımı ve ideanın önceki (asıl, temel) gerçeklik olduğunu kabul ettirmeye çalışmayacağım zira bunlar en başta söylediğim gibi bir başlığa 10 entry girerek haklılığını kendi çapında kanıtlamaya çalışan demagoglardır. yalnız, konuyla ilgili şüpheye düşen varsa şunu söyleyeyim; idealar imgelerden önce oluşur. gördüğünüz tüm imgeler önceden tanımlanmış ideaların imitasyonlarıdır (gölgeler). yani siz bir ihtiyaç veya zevk olarak veya başka bir amaçla masa yapmaya karar verirsiniz ancak bu en başta imge değil idea halinde olur. imgeye ise sonradan isim verirsiniz. o imge ile ilgili düzgün bir tanım ise belki de sizden bile sonra yapılacaktır. bu feslefe teeeeeee adem'e kadar bile varan "tanrısal öğreti" (tanrının bazı şeyleri insana öğretmesi) fikirlerini haklı çıkarabilmeye (inanılır kılmaya) yetebileceği için bu tür konularda oldukça temkinli olmakta fayda vardır. böyle bir başlığa 10 entry giren demagoglardaki "aşırı özgüven"den etkilenipte insanın yarına dair kısıtlı öngörüsünü (henüz idea olan şeylerin imgelenme olasılığı) görmezden gelmeyin derim. bu gibi demagoglar, sizin yazgısal düzende ancak elde edebileceğiniz kadarını bildiğiniz, geri kalanlarda ise halâ ve ölene kadar evrenin ucu belli olmayan zifiri karanlık cehalet içinde bulunduğunuzu unutturacak söylemlerde bulunarak "kesin doğru" bir şey yaptıklarını zannediyorlar. oysa ki erdemin "bilmediğini kabul etmekte" olduğunu iliklerinize kadar idrak edebilirseniz bu demagogların hakikaten ciğeri beş para etmemelerine rağmen idealar hakkında yüksekten atıp tutmalarının, ucuz hırslarının ne kadar cahilce ve ahmakça olduğunu, ne kadar şizofrenik ve ruh hastalığı olduğunu farkedersiniz.

sırf bu yüzden descartes "cogito ergo sum" dedi. ama bazıları halâ anlamadı. ibrahim'in neden güneş, ay ve diğer "faydalı" şeyleri eleyip "tanrı ideasını" seçtiğini de halâ anlamadılar. çünkü zannediyorlar ki idealar gerçekliğe dahil bile değildir. oysa ki bir tanrının idea olarak tasarladığı şeyi imgelemiş olma olasılığı hiçte yabana atılacak bir inanç değildir.

edit: tabi ki kimse tanrı ideasına iman etmek zorunda değildir. yalnız tanrı ideasına iman eden kişiye zırt pırt "hayal ürünü şeyler bunlar, şizofren işi bunlar" derseniz, sizin de onlardan 1 tık farklı durumda olmadığınızı hatırlatmak gerek.

namaz ayininin de çıkış noktasıdır.

(bkz: lord of light) ışık tanrısı.

dine inananlara şizofren gerçekliğinde yaşıyorlar diyerek sürekli eleştiride bulunanların , asıl kendilerinin saplantılı derecede şizofreniye doğru gittiğini gösterir başlık.

bana " tüm bilgiye yalnızca deneyle ulaşırız,yalnızca deneyciliği ciddiye almalıyız,doğruya götüren tek yöntem budur" iddiasının (ki ben buna ideoloji ya da inanç sahibi olmak diyorum) deney ve gözlemle kanıtlandığı sonucunu getirin. deneyci olmak için yarışacağım. yok getiremiyorsanız bunun bir "inanç", bir "ideoloji" olduğunu kabul edin ,saplantılarınızdan kurtulun ve tatile çıkın. iyi gelecektir.

edit: şimdi de söylediklerini inkar ediyor bu arkadaş. şizofren dememiş. zaten "çatır çatır tahammül edeceksiniz" gibi sokak ağzı kullanan, bunu bir inatlaşma ,bir yarışma gibi algılayan bir insanla bu tarz entelektüel seviyede tartışmalar yapamazsınız. kendi adıma konuşayım ,her türlü inanca-inançsızlığa tahammülüm vardır. kimseyle inanç yüzünden kanlı bıçaklı olmamak gereklidir.

ama yine de entryleri okuyunca " insan gerçekten hayret ediyor"

En'am suresi 74-82. ayetlerin meali :

74. ibrahim, babası Âzer'e demişti ki: "Sen putları tanrı mı ediniyorsun? Doğrusu ben seni ve kavmini açık bir sapıklık içinde görüyorum."

75. Böylece biz ibrahim'e göklerin ve yerin melekûtunu (muhteşem varlıklarını) gösteriyorduk ki, kesin inananlardan olsun.

76. Üzerine gece bastırınca, bir yıldız gördü: "Rabb'im budur." dedi. Yıldız batınca da:" Ben batanları sevmem." dedi.

77. Ay'ı doğarken gördü: "Rabb'im budur." dedi. O da batınca: "Yemin ederim ki, Rabbim bana doğru yolu göstermeseydi, elbette sapıklığa düşen topluluktan olurdum." dedi.

78. Güneş'i doğarken görünce: "Rabb'im budur, bu hepsinden büyük." dedi. O da batınca dedi ki: "Ey kavmim! Ben sizin (Allah'a) ortak koştuğunuz şeylerden uzağım."

79. "Ben yüzümü tamamen, gökleri ve yeri yoktan var edene çevirdim ve artık ben asla Allah'a ortak koşanlardan değilim."

80. Kavmi onunla tartışmaya başladı. O da onlara dedi ki: "Beni doğru yola eriştirdiği halde Allah hakkında benimle mücadele mi ediyorsunuz? O'na ortak koştuklarınızdan hiç korkmuyorum, ancak Rabbimin dilediği şey hariç. Rabbim ilmiyle her şeyi kuşatmıştır. Hiç düşünmez misiniz?"

81. "Hakkında hiçbir delil indirmediği halde, siz Allah'a ortak koşmaktan korkmuyorsunuz da, ben sizin ortak koştuklarınızdan nasıl korkarım?" Eğer bilirseniz söyleyin, bu iki topluluktan hangisi güven içinde olmaya daha layıktır?

82. iman edenler ve imanlarını zulüm ile karıştırmayanlar... işte güven onlarındır ve doğru yolu bulanlar da onlardır.

Güneşin karşısında yatamamaktır. Sahilde ayakta beklemektir.

size ne lan size ne. isteyen istediğine tapsın. inanmak için bir nedeni vardır sizene. allah mısınız. ki allah diyor karışmayın diye.
ateistlerede ya bi gidin ya. size ne lan. güneş müneş tapıyor sen onada tapmıyon ya. o kadar boşsun işte.

insanların inancı değerlidir bir nedeni vardır ona inanmak için. kolay iş değildir abi bir şeye körü körüne bağlanmak itaat etmek. onun emrine girip uymak.
anan baban su getir diyo bozuluyon ya. ekmek al diyo.
sen tapıyon ona. ibadet ediyon düşün.

tanrı'nın belki de güneş olarak görünmesi... yoksa aslında 'tanrı' dediğimiz güneş mi? güneş olarak mı gösteriyor kendisini?
(bkz: kafamda deli sorular)
(bkz: rüyamda tanrıyı gördüm) (bkz: güneşti o)

Hristiyanların bilerek ya da bilmeden yaptığı şey.

Zeitgeist izleyenler ve başka yabancı kaynaklardan konuyu araştıranlar bilir, bugünkü Hristiyanlık güneşe tapan pagan Romalıların adetleri monte edilerek karma yapılmış bir dindir. O zaman nüfusu kalabalık olan paganları adetlerinden döndüremedikleri için, kendileri pagan adetlerini alıp mix bir inanç sistemi yaratmışlardır.

Örneğin Hz. isa'nın doğum günü olarak kutlanan Noel'in bu konu ile alakası yoktur. Aslında Saturnalia adlı isa öncesi pagan festivalinin devamıdır. Zaten incil'e göre Hz. isa koyunların dışarıda gezdiği bahar aylarında doğmuş olmalıdır, Aralık'ta değil. Hz. isa'ya atfedilen pek çok olay, tarih, bilgi astrolojiktir ve Güneş'ten alınmıştır. Zaten Hristiyan figürlerinde Hz. isa Güneş olarak tasvir edilir. Etrafında da burçlar dediğimiz olay, yani Güneş'in etrafındaki takım yıldızlar (burç olayı) zodiak olarak çizilir. Hz. isa (Güneş, tanrı) Zodyak'ın tam ortasındadır.

Cadılar Bayramı diye bir şey var. Hiç düşündünüz mü ilahi bir dinde cadı ne alaka diye? Bir bakın bakalım nereden geliyormuş.Bu da pagan ve hatta bildiğimiz gerçek anlamda cadı adetidir.

Easter (paskalya) dedikleri (bizdeki Miraç olayının karşılığı) olay aslında adını Nemrud olarak bildiğimiz sözde Güneş tanrısının karısı olan Semiramis'e (diğer adı Ishtar) adanmış bir bayramdır. Kilise miraç olayını monte edemeyince, bahar bayramı olan Ishtar'ı kendi kabul etmiş, içeriği ile oynamıştır.

Daha çok bilgi var ezberden hatırladıklarım bunlar. Zeitgeist'de hatta şöyle diyor,

Christianity is a parody of Sun worship yani "Hristiyanlık Güneşe tapma parodisidir".

Tanıdığım dindar sayılabilecek Hristiyanlarla konuştum biraz, hepsi de haberdar bunlardan.

Hakkında Yaşam kaynağı olarak göründüğünden dolayı yapılabildiği şeklinde yorumlar bulunan niteliksel bir tapınma biçimi. Kerahat vakti yasakları ile bunlara benzemektedir men edilmiştir müslümanlar.

Sabah gün doğarken öğlen güneş tam tepedeyken ve akşam tam batarken güneş perestler ibadetlerini bu saatlerde yaparlar imiş o yüzden müslümanlara da bu saatlerde secde yasağı vardır.

Güney Amerika’daki inka ve günümüz Meksika’sındaki Aztek uygarlıklarının merkezinde Güneş’e tapınma bulunmaktadır.

https://youtu.be/Drjx0jZAUWw