bugün

uludağ üniversitesi hocaları içinde en şahsiyet sahibi olan, en bilim adamı olan, sürekli kareli ceket giyen, pantolonlarının paçası bir parmak kısa (tarz meselesi) iktisatla alakalı sıkıcı bir dersin en karmaşık yerinde tutup tahtanın bir köşesine kemal tahir yazıveren ve bir daha bahsini açmayan, derse devam eden, sürekli hakkında soruşturma açılan ama böyle şeyleri hiç sallamayan yrd doç olmadan zort diye doç olmuş kafka kişisi benzeri düzgün adam.
gerçek bir üniversite hocasıdır.dersini takip edip geçmeyen yoktur.öyleki mikroiktisatım ba gelmiştir mutluyum.
okuduğum dönemdeki söylentilere göre dünya da gelecek vadeden 10 iktisatçı arasındadır kendileri. üç sene geçemediğim makro iktisat dersini, yaz okulunda geçmemi sağlamış hocadır. ayrıca içimde kalmasın, beni üç sene geçirmeyen hüseyin şahin'in de keynes e verdiği konusunda bişeyler yazıyodu ilan panolarında.
en kültürlü,en kişilikli,en bilgii,öğrenciye çok takmayan işine yoğunlaşan üniversite hocası gibi üniversite hocasıdır.sınavları son dönemde test olmakla beraber klasikler aranmaktadır.derslerde mikrofonkullanmaz.sınıf kalabalık olduğunda havaların ısınıp sınıfın boşalacağı hipotezini sık sık tekrar eder ve bunu da dört gözle bekler lakin bu pek gerçekleşmemiştir benim girdiğim derslerinde.esaslı hocadır.
uludağ iibf'nin iktisat bölümü hocalarından.

dünya iyisi bir insandır, "ders anlatmak benim için çok can sıkıcı bir eylemdir" dese bile başladıktan sonra daldan dala atlayıp sonra da inanılmaz bir meziyetle herşeyi toparlayabilir. iktisadın en baba teorilerini aktarırken birden bire felsefeye, iktisat tarihine, sosyolojiye gittiğini görmek sizi şaşırtacaktır. siyasete girer gibi yapar ama asla siyasi bir söylem işitemezsiniz o'ndan. bu konuda özel bir dikkat gösterir mi yoksa sevmez mi bu konulara girmeyi kestiremezsiniz. politik iktisat dersinde marks'ı anlatırken bile siyaset aleminin dipsiz kuyularına girmemiştir örneğin. ama bunu yapacağım diye salt konuyu da vermemiştir. kurutmamıştır mevzuyu. kurumsal iktisatçılara yakın durduğunu belirtmiştir.

meşhur olmuş iktisatçıların özel yaşamlarına dair çok fazla şey bilmektedir. iktisatta kimin nobel'li kimin nobel'siz olduğunu şıp diye söyleyiverir.

sınavları pis bir hoca değildir, zor bir tarzı yoktur. normal bir çalışmayla rahat geçilir.

ders sistemi tam öğrenciye göredir. not tutması zor ancak eğer tutabilirseniz başarılı olabileceğiniz bir insandır. derse geç gelmek, dersten çıkmak, derste bir şeyler içmek, uyumak, telefon kurcalamak.. vesaireye takılmaz, geç kaldığınızda kapıyı çalmamanızı ister. tek istediği sessiz bir ortamdır. dersin başında mutlaka köstekli kol saatini masaya koyar, derse ara vereceği ve bitireceği anda ise tekrar alıp koluna takar.

yalnız, eğer ki iyi bir dinleyici olduğunuzu düşünmüyorsanız, feridun yılmaz'ın derslerinde çok fazla canınız sıkılabilir. zira bu da hocanın kabahati değil, konuların sevimsizliğindendir.
feridun hocamız bulgaristan doğumludur. marksizme olan ilgisi ve kapitalizme olan tepkisinin sovyetlerde yetişmesiyle alakası olabilir. kültürüyle, derse hakim olmasıyla, iyi niyetiyle 10 numara bir hocamızdır. saygılar sevgili hocam...
dersime gelip gelmemekte, istediğiniz zaman sigara içmeye, çay almaya çıkmakta serbestsiniz. ben burda entellektüel bir ziyafet veriyorum. isteyen alır istemeyen almaz diyen kutsal bir hocadır.
"işte bu adama bilim adamı denir" dedirten tip itibariyle Daum'u andıran adamdır eserdir lakin.. yakışıklı değil ama karizmatik bir adamdır da aynı zamanda.. cooldur.. burada hakkında yazılanları okusa ki okumaz ama okusa "yazabilen insanlar olduğunu görmek sevindirici" diyecek adamdır..

hoca birgün öğrencilerin, ayakta bile zor yer buldukları bir dersine elinde mikrofonla girmiştir.. sanki ilk defa görüyormuş gibi mikrofona bakmaktadır.. öğrenciler mikrofonu görünce şaşırırlar, çok sevinirler.. mikrofon feridun hocanın tarzı değildir ama derse getirmiştir.. ne büyük şeref.. artık sesini duyulabileceklerdir güzide hocalarının.. feridun hoca kürsüye gelir ve o bilindik tavrıyla konuşmaya başlar:

- size sesimi duyurabilmek için bu aptal şeyi takacağımı sanıyorsanız yanılıyorsunuz..

mikrofonu kürsüye bırakır ve anlatır.. ve anlaşılır ki feridun hoca değişmez..
dinleme şerefine nail olanlar eleştirmeyi bıraksın tadını çıkarsın..
uludağ iibf nin en vizyonik hocasıdır. kral adamdır vesselam.
kanadaya göç ettirdiğimiz beyindir.

edit:Neyse ki sonra geri dönen adamdır.
Benim mezun olduğum yıl ders vermeye başlayan entelektüel insan. Kendisine bilim adamı diyemem, çünkü bu tanımdan da pek hoşlanacağını sanmıyorum. Zira feridun hoca, bilim dediğimiz alanı bile sorgular ve pozitivist dayatmalara kuşkuyla bakar.

eski rektör ve şürekası sayesinde, doktorasını tamamladıktan sonra 5 yıl kadar kadro alamamıştır feridun hoca. sonra zaten kendisi de öyle olmaz böyle olur diyerek doğrudan doçent unvanını kazanmıştır. akabinde de bir kaç yıl sonra profesörlük.. hocanın akademik unvanlarla alakasının olmadığını biliyorum ama bir nebze de olsa akademik özgürlük, düşünebilme ve fikri ürünler yaratabilme hürriyeti ve mesleki güvence de bu unvanlarla beraber kazanılıyor.

iktisat metodolojisi, iktisat felsefesi velhasıl iktisadi düşünce; feridun yılmaz hocanın akademik birikimini şekillendiren konulardır. feridun hoca'dan ders dinleyememiş olmak, içimde büyük bir uktedir. benim gözüm mezuniyetimden sonra açıldı. eğer ondan ders alabilmiş olsaydım, merak okyanusuna daha öğrencilik yıllarımda girmiş olacaktım.

onunla şimdi veblen'den, menger'den, methodenstreit'tan, tarihçi okuldan konuşabilmeyi o kadar çok isterdim ki.
türkiyede bütün üniversitedeki hocaların kendisini bir nebze olsun örnek almasını düşündüğüm kibar,beyefendi,entelektüel bi o kadar da mütevazi insan.kendi başına politik iktisat bilgisinin anadoludaki birçok üniversitenin iktisat bölümü öğretim üyelerinin bilgisi toplamını geçeceğini sanıyorum,dersine girmeden sakın ha mezun olmayın.
Kendisini Keynes'e benzettiğim ve duruşuna, konuşmasına, şahsına hayran olduğum; sınavlarından da bi o kadar illallah ettiğim sevgili iktisat hocamdır.
kendisini iibf koridorlarında her görüşümde arkasından uzun uzun baktıran hocamız. okul bitene kadar kendisinden en çok ders almayı istediğim hocadır. acayip bir karizması ve özgüveni vardır.
(bkz: hastasıyız)
prof artık tabi. yıllar geçti.
Uludağ Üniversitesi iktisadi Ve idari Bilimler Fakültesi iktisat Bölümü hocasıdır. Kendisi fakültenin en dürüst, gerçekleri ve inandıklarını bütün çıplaklığıyla söylemekten çekinmeyen ve muhabbet edilme fırsatı bulunursa gerçekten "Matrak" sohbeti olan çok iyi bir insandır.
bugünkü dersinde ders kitapları düşünce katilleridir uzak durun diyerek 3 senedir ilk defa okuduğum okulun üniversite olduğunu hissettiren yüce kişilik değerli iktisat profesörüdür.
dünyanın en iyi bıyıklı iktisat profösürüdür mini bir arbasıyla gelir ağaoğlunda çay içer tavla atar gider öyle . . çok değerli bir hocadır . . dersini alabilmek için soğuk otomosyanda nike yapmak yeterli her şeye değer . . saygılar hocam !!
Aynı zamanda şair olan hocadır. Uludağ üniversitesin de öğrenciliğim sırasında kendisi henüz sanırım sadece doktor ünvanı taşıyordu. iltisadi planlam dersi sınavında amfide gözetmen hoca olarak görev yapıyordu. Kopya çektiğimi görmesine rağmen bi şey dememiş ve sınav bitimine doğru hadi yeter baya yaptın sanırım sen demişti.
Uludag iibf'ni iktisatı sevdiren tek hocasıdır benim gözümde. bilgisi,kültürüyle tam bir entellektüel tam bir beyfendidir.kendisiden aldığım iki dersi de aayla geçmenin mutluluğu ile birlikte buradan kendisine saygılarımı ve sevgilerimi yolluyorum.
feridun hocayı anlatmak için sabaha kadar konuşmak lazım gibi bir cümle kurmak istemiyorum. en nihayetinde olağanüstü bilgili, öğrencisine değer veren bir hocamızdır. akıcı konuşmasıyla kendisine hayran bırakır. geçen dönem para politikası dersi almıştım ve kendisine doyamadığım için bu dönem seçmeli politik iktisat dersini aldım. ilk hafta olduğu için derse gelmedim haftaya görüşürüz hocam saygılar. he bir de biraz daha sesli konuşursanız memnun kalırız hocam tekrar saygılar.
uludağ sözlükteki yorumlar yaz okulu makro iktisat dersini kendisinden almama vesile oldu bugün. hemşeriymişiz onu da öğrendik, güzel oldu iyi oldu. hele ki metin özdemir'den sonra ilaç gibi gelecektir.
edit: yaz okulu final sınavlarıyla tamamlandı, feridun hocanın dersinden vize 50, final 55 ile muhtemelen dc gelecek, lanet olsun. anasını satayım makro denen bu zor dersten herkes 70-80-90 almış. bundan sonra bol bol puan dağıtan hocalardan almak yok.
Bugün makro iktisat dersime girdi. 2 saat aralıksız konuştu. bir gram sıkıldıysam şerefsizim. hal ve hareketlerini biraz john f. nash'e benzettim. onun gibi takıntıları var mıdır bilinmez, ama mükemmel bir insan izlenimini yarattı. ders çıkışında henüz yeni tanıştığım bir öğrenciye "buraya gelmeden önce iktisadın abc'si kitabını okumuştum. ordan da çok enstantenelerde bulundu" dedim. o da bana "onu zaten geçen sene önermişti" dedi. derste "too big to fail" filmini izlememizi önermişti. şuan onu izliyorum..
ilk dersten ilgimi çeken diğer derlerine de girmeyi düşündüğüm makro iktisat hocamdır. Bilgili bir hoca bunu her halinden anlayabiliyoruz lakin öğrenci ile arasına duvar örmekte, tam tersini yapabilecek kabiliyeti varken böye yapması aslında hoşuma gitmiyor.

Ayrıca sürekli amerikalıları eleştiriyor bazen haklı bazen haksız yere, hocam hatırlatmak isterim ki gereksiz eleştri gizli hayranlıktır. Saygılar.

Bir de o eliyle saçlarını arkaya savuruşu beni benden alıyor. Hocam tekrar saygılar.
Uludağ iibf'nin en kaliteli hocalarından biridir. En az iktisat kadar felsefe ve sosyoloji alanına hakimdir. Genelde iktisat derslerini anlatırken mutlaka sosyolojiden de bir kaç parça ekler. Kalabalık sınıfı sevmez.