türk dizilerinde mutlaka denk gelinen olaylar silsilesi.
"danaoğulları çeyizin sunduğu eşşekler platosu reklamlardan sonra devam edecek" nevinden bir sunumun ardından 25 dakika reklam girmesi, reklamın bitmesine müteakip "danaoğulları çeyizin sunduğu eşşekler platosu devam ediyor" sunumunun tekrar girmesi ve bir bakış, bir silah sesi, bir kapı açılması vakası ve takiben jenerik.
ve ve ve yine yine yine ekran karşısında edilen küfürler, televizyona atılan leblebiler vesaire, vesaire...
türk dizileri için:
türk kültüründen uzaklık. aldatma, riyakarlık, şerefsizlik, dolandırıcılık...
aile kavramı yok olmuş, kimin eli kimin cebinde anlaşılmaz nokta.
yanlış olan insanı duygusallaştırıp, ekran karşısındaki insanı ikileme düşürmek. iki dakika önce kahretsin deyip, iki dakika sonra kıyamamak.
müziklerle desteklenen manasız bir gerginlik.
son moda kıyafetler, arabalar.
lüks içinde yüzen aileler ve hizmetçileri.
yalılar, köşkler, saraylar, hanlar, hamamlar...
baş kahramana sıkılan isabet etmeyen hep yakınından seken onlarca kurşun ancak baş kahramanın sıktığı tek kurşunların zıng diye hedefi 12'den alması sahneleri.
entrikacılar. onun bunun hatta birinci derece akraba ve yakınlarının ardından bile iş çevirenler ki biz türk toplumu pek bir severiz entrikayı. öyle olmalı ki, dudaktan kalbe , yaprak dökümü, aşk-ı memnu, parmaklıklar ardında vb gibi diziler binikiyüzellisekiz sezondur devam ediyor.
bir: ağır abi, iki: cool adam, üç: tiki kız, dört: sosyetik güzel, beş: para babası, altı:kariyer sevdalısı genç bireyler, yedi: yakışıklı/güzel karaktereri baştan çıkarmaya and içmiş sevk-ü sefa düşkünü insan, sekiz: öğüt veren ihtiyar, dokuz: yaramaz ve haylaz velet ve de manzara/mekan babında on: boğaz/ortaköy camii/köşk-yalı çekimleri/lüks otel lobisi...son bir ekleme: yapımın yayınlandığı kanalın açık olup izlendiği ev içi sahneler çekimi...
