bugün

aslinda dinle alay edilmezdi eskiden. cunku elestirilemez rituelere genelikle insanlar saygi duyarlar. ama ozelikle 1600 lu yillardan sonra dinlerin yikiciligi anlasilmis. din ritueleri giderek yasadigimiz surecle karsilastirilnca komik bir hal almistir. daha sonraysa sirf din yuzunden cikan baski ve savaslar sonucu. dinlerin icinde bulunduklari dokunulmaslik zirhi kalmis ve dunyada bir cok komedyen bu mahzemeyi kullanmaya baslamistir.
insanlar belli sınırlar içerisinde istediklerini söyleme hakkına sahiptirler, söylenenleri önemsemek ya da önemsememk kişinin kendi elindedir, eğer söylenenler kabul edilebilir sınırların dışına çıkıyorsa uygun şekilde cevap verilir ya da yasal haklar kullanılır.

tanım:dinle alay eden insandır!
(bkz: gafil)
ayrıca: kesinlikle geri zekalı...
(bkz: ateist)
(bkz: bağa mı didin)
yanılan insan modelidir.

(bkz: gerizekalı insan) (bu bir hareket değildir nasıl ki bazı insanlar ileri zekalı oluyorsa bazılarıda gerizekalı oluyor ne yapalım yani..)

ee tabi saygı duymak gerekir dimi!..
laik bir ülkede yaşıyoruz din özgürlüğü var kardeşim.. * *
alay etmek farklıdır inanmayıp inanmadığı şekilde yaşamak farklıdır. yaptığı yanlış olan kişidir. ve bunu bilmek bizim ilerlememize mani değildir. kişi için en hassas olan şeyle yani dini ile alay etmek özgürlükse eğer, kalsın.
belirli miktarda, hatta fazlaca miktarda insanın saygı gösterdiği bir müesseseye saygı göstermek zorunda olan insan. inanmayabilirisin ama inananlara saygı göstermelisin, ahanda tam bu noktada laiklik devreye girmekte cok bok attıgınız. saygılar.
insan olup olmadığı tartışılası insandır.
karmasik bir konudur.

- satanistlere saygi duyulup duyulmayacagi, onlarin inandigi seylerin asagilanip asagilanamayacagi
- benim dusuncem kutsal dalga gecemezsin diye kestirip atmanin ucunun nerelere dayanabileceginin belli olup olmadigi
- fethullah gulen'le dalga gecmenin kutsal duygularla dalga gecmek olup olmadigi
- icinde rahip. papaz, allah, peygamber gecen tum fikralarin bu kategoriye girip girmedigi.
- senin neyi kutsal saydigini karsindakinin de anlamasini beklemenin dogru olup olmadigi.
- inek karikaturlerinin ve insanlara asagilama amacli inek, okuz demenin hindularin dinine saygisizlik olup olmadiigi.
- birak dalga gecmeyi adamlarin kutsal saydigi canliyi kesip yemenin, bunu dinsel bir zorunluluk olarak (kurban) yapmanin bir paradoks olup olmadigi

gibi bircok soru aciktadir ve yanit beklemektedir.
inananların kutsal saydığı varlıkları olmayacak şekillere sokan, inançlı insanları rencide edendir.

lafı eveleyip gevelemeden apaçık bir örnek vermek gerekirse; sütaş firmasının reklam kampanyasının fikir babası kimse, odur işte.

bu zat, yüzmilyonlarca Hindu'nun inançlarını hiçe sayıyor ve inek gibi kutsal bir hayvanı, olmayacak şekillerde tasvir etmek suretiyle din ile pervasızca alay ediyor. televizyonlarda, gazete köşelerinde sürekli olarak, top oynayan, ip atlayan, birbirlerine parmak atan inek tasvirleri yer alıyor. ve ne yazık ki başka dinlere mensup olduğunu söyleyen ve kendi kutsallarını koruma konusunda pek hassas olan milyonlarca insan, bu hakaretengiz kampanyaya karşı ses çıkarmıyor.

bugün bu ayıba karşı seslerini yükseltmeyenlerin, yarın kendi kutsallarına saygı duyulmasını istemeye hakları olmayacak.

(bkz: susma sustukça sıra sana gelecek)
inek eti yiyerek , hindularin tanrisini yiyen terbiyesizdir. ne kadar kinasak az.
ateizmle, deizmle, bilmeizmle dalga geçmeyen insanlar tarafından kınanmış kişidir.
hayır yani madem çok düşünceli bireyleriz, önce karşımızdakinin inancına saygı gösterip sonra kınayalım di mi?

olaya şu şekilde yaklaşanların, inançla dalga geçen kişiden ne farkı var, ben anlayamadım:
'ateisttir o ateist. bi bok olmaz ondan. terbiyesiz işte, götlek. kutsal bişeyle dalga geçiyo...'
en güzelini yapan insandır. ****
ilgi çekmeye çalışan gerizekalının önde gidenidir.
insanların bir birine güvenini sarsıp sosyal patlamalar ile kendini gösteren olgulardan bir tanesi. toplum içinde yaşanan her türlü başkalarına saygısız hareket aradaki mesafeyi açıp karşısına rahatlıkla şiddet uygulayabilecek pozisyona getirir. düşünce özgürlüğü diye olayı saygısızlık boyutuna taşıyanlar farkında olmadan toplumun ahlaki değerlerini bozup suç oranlarının artmasına yol açıyor.

yıllar sonra bizim memlekette insanlar eskiden bir birini severdi, saygı gösterirdi, insanlar tecavüz etmezdi, sevdiği insanın başını testereyle kesmezdi diyeceğiz. niye böyle olduk diye düşüneceğiz. ama düşünce özgürlüğü diyerek bir birimizin değerlerine küfredip durduğumuzu hatırlayacak mıyız acaba?

mesela türban olayını ele alalım. bir 28 şubat süreci yaşandı. ondan önce üniversitelerde türbanlı okuyabilen kızlarımızla hiç bir sorunu olmayan kesimler 28 şubat'tan sonra aşırı bir saldırı ve kamplaşmaya gittiler. türbanlı insanlar, aileleri ve türban destekçileri bir birlerine olmadık laflar ile saldırmaya başladılar. şimdi burda 20 yaşlarında insanlar o devirlerdeki insanların karşılıklı bir birlerinin giyimine saygı duyup karışmadıklarından habersiz ve zannediyorlar ki türban türkiye'de yıllardır yasak. bu örnek aşırı ayrıştırıcı olduğu için dediklerim anlaşılmayacak ve yine aynı kamplaşma ile hakaret veya düşüncelerime saygısızlık göreceğim. eskiden bir ateist ile karşılıklı oturup yer içer eğlenir, düşüncelerimizi karşılıklı tartışırdık. günümüzde televizyona bakın nerdeyse adamlar bir birlerini boğacak.

toplumu yasalar çıkararak ayrıştıran, kamplara bölen insanlara lanet olsun. insanlar kanunlar işlerine geldiği zaman ne kadar saygılı olsalarda bir saatten sonra o kanun zamanla geçerliliğini kendiliğinden kabul ettiriyor ve bir hakmış gibi savunulur oluyor. yıllar önce insanların türbanına karışılmasın diye solcu arkadaşlarla okulun girişinde oturma eylemi yapmıştık. şimdi aynı eylemi yapmaya kalksan solcular seninle kavgaya geliyor. benim gürüşüme zulüm edenlerle birlikte olan insana nasıl güvenip sevebilirim? aramızda bir tartışma geçse şiddetini nerelere kadar çıkartabilirim? örnek vermek gerekirse düşman olduğum değerleri savunan ve benim değerlerimle alay eden biriyle kavşakta önce geçmek için karşılaşsak veya kazara omuzuma çarpsa onu veya beni ne tutabilir? "olur böyle şeyler" diyip geçip gitmek varken "lan bu ibne benim dinimle alay edenlerden" diyip iyice sinirlenmez miyim?

siz düşüncelerizi özgürlük adı altında satmaya dilerseniz devam edin. ama sosyal patlamaların bir sebebi de kendimiz olduğunu unutmayalım.
inançlara saygı duymak lazım, ama din kisvesiyle belli oyunlar dönerse işler değişir. günümüzde bu iş nasıl yürür herkes az çok belli şeylerin farkında, kimi o kapıdan ekmek yediği için konuşamıyor ama, görünen köy kılavuz istemez.

din kişilerin, özellikle manevi manada boşluk yaşayan ve ömürlerini kötü şartlar altında alınteriyle sürdürmeye çalışanlar için bir sığınaktır. sonuna kadar saygı duyulmalıdır.

"Din, kişinin özel sorunu olarak kabul edilmelidir. Sosyalistler, din konusundaki tavırlarını genellikle bu sözlerle belirtirler. Oysa herhangi bir yanlış anlamaya yol açmamak için bu sözlerin anlamı kesinlikle açıklanmalıdır. Devlet açısından ele alındığı sürece, dinin kişisel bir sorun olarak kalmasını isteriz. Ancak, Partimiz açısından dini kişisel bir sorun olarak göremeyiz. Dinin devletle ilişkisi olmaması, dinsel kurumların hükümete değin yetkileri bulunmaması gerekir.
Herkes istediği dini izlemek ya da dinsiz, yani kural olarak bütün sosyalistler gibi ateist olmakta tamamen özgür olmalıdır. Vatandaşlar arasında dinsel inançları nedeniyle ayrım yapılmasına kesinlikle göz yumulamaz. Resmi belgelerde bir vatandaşın dininden söz edilmesine de son verilmelidir. " Lenin
samimi bir ortamda gayet normal olası, muhtemel bir deist,ataist,agnostik vs. inanmadığını saygı kaygısı güdülmeyen bir ortamda espri konusu yapabilecek kadar kendi sınırları içinde hür.
halk edebiyatı döneminde değerlendirirsek dinle alay ederken bile derin bir tasavvufi inanca sahip olbilen insandır.

(bkz: şathiye)
alay etmenin insancıl bir şey olmadığını anlayamamış insanımsı varlıktır. bir insanla alay etmek, başkasının eksikliğine gülmek bir 'insana' yakışmaz. sen inanmıyor olabilirsin ama kendi fikirlerini söylerken saygılı ol ki başkaları seni dinlesin; senin fikirlerin onun aklına yatarsa benimsesin. ayrıca alay eden kişiler dinle ve din hakkında yanlış bilinen şeylerle ilgili bir b.k bilmiyordur, söylecek bir şey bulamadığında bir eziğe yakışacak şekilde alay etmeye başlar. bu gibi şeyler yüzden daha az dinleyenimiz oluyor, bu ezikler yüzünden. ama bu ezikler bilmelidir ki; karşısındaki insan inançlı veya inançsız ona ve anlattıklarını saygıyla dinleyerek eziklerin büyük bir ayar almasını sağlıyordur. ama siz bunları görmezden gelirsiniz sonuçta alay etmek kendi ayıplarını göstermemek için başkalarının ayıplarını dile getirmektir, ezikliktir.
diğerlerinden daha inançlı olabilitesi yüksek insandır.
kendi inançlarına saygı duymayan herşeye bok atmak için kendini bokun içine düşüren kimse.
Dünyayı ti ye alan ruhsuz nasipsiz yaratık.
inançsızlığından şüpheye düştüğü için kendine teselli arayan insandır. zira kişi inanmama konusunda kendinden emin olsa dine saygılı olur, inananlara karşı empati yapar.
kendini kandıran, f,kirlerinde tutarsız insan. örneğin; kurban bayramı'nda hayvanları katleden bir dini anlayamıyorum diyen birinin etsiz yemek yememesi.