benim anlamadığım bu doktor kan sonuçlarına göre nasıl lösemi tanısı koyabiliyor? e kan kanserine tanıyı bokuna bakarak koyacak değilsin ya demeyin. yani hematologlar kemik iliğine bakarak bile zor tanı koyarken bu doktor hem de birkaç saatte tanıyı koyuyor. ayrıca periferik yayma yaptığını da sanmıyorum, sonuç çıkınca bana getirin diyor çünkü. demek ki sadece tam kan ve biokimyaya bakılmış. evet aklıma takıldı, her ne kadar 30 küsür yıl önce yapılmışsa da. bak yine kafama takıldı adamlar nasıl tanı koyuyordu lan? bence çok yeteneklilerdi? ya da ya tutarsa. ilginç.
italyanların the bicycle thief'i neyse bizim de canım kardeşim'imiz odur. sadece yaşattığı ağır dramla değil, sağlam toplumsal gerçekçi tarafıyla da başyapıtlığa uzanır.
türk sinemasının gelmiş geçmiş en dramatik filmi. *
- ne o lan annen yaşındaki karılara mı sulanıyorsun, ayıp değil mi ?
- o benim öz annemdi.
.
- aslında kötü bir niyetimiz yoktu.
- niyetinizin iyi veya kötü olması bizi ilgilendirmez.
.
- peki ağabey o zamana kadar adam ölürse ?
- ölüm allah'ın emri, ölenlere değil olüm kurtardıklarıma bakın.
.
- sen öldükten sonra misketlerini bana bırakır mısın ?
- tabi ben öldükten sonra ağabeyimden alırsın.
- yaşşşa be !
.
...
türk sinemasının kesinlikle ve kesinlikle en sağlam filmidir. tarık akan, kemal sunal, metin akpınar, halit akçatepe gibi komedi üstatlarının olduğu bir filmde hiç güldürmeyip, ağlatan filmdir.
yıllar sonra tekrar netten bulup indirip hdd arşivimden şuan daizleyip gözyaşarı içinde finaline yaklaştığım,bence 10 üzerinden 10luk,en iyi türk dram filmidir.tarık akan kariyerinin zirvesine çıkmıştır.halit akçatepe ve kahraman kıral'ın,ayrıca metin akpınarın ve rahmetli adile nasit performansları muhteşemdir.mutlaka arşivinizde olması gereken yapıtlardandır. gözlerinizin kuruyup batmaya batmaya başladığında izlenesi şaheserdir.filmdeki tek düşündürücü negatif yön,kahramana lösemi teşhisinin kan örneğinden çok süratli bir şekilde verilmesidir.ama o garip çocuğa o teşhisin verildiğini duyduktan sonra o gariplik aklınıza bile gelmiyor.
en taşlı kalpli insanın içine bam teline değen,ağlamasa bile gözlerinin dolmasına sebep olan fakirliğin sömürü yapılmadan anlatıldığı yeşilçamın baş yapıtlarından .
(yazarken bile insanın tüyleri diken diken oluyor)
eski türk dram filmlerinin bünyedeki etkisini fazlasıyla kanıtlamış filmdir. zamane filmlerinde aynı duygu olmuyor arkadaş. diziler desen onlarda da sürekli bir köşk, lüks araçlar, zengin yaşam veya makyajlı fakir genç kız modelleri. al sana gerçek sefalet dedirten yapıt.
türk sinema tarihinin başyapıtları arasındadır kanımca. ayrıca bu kadar iyi bir filmin bu kadar az insan tarafından bilinmesi şaşılacak şeydir. öyle bir film ki kadın yok,aşk yok ama türk sinemasının en iyi dram filmi. birde ertem eğilmezin o dönemlerde tutmayacağını bile bile filmi çekmek için bu kadar ısrarcı olması halit akçatepeye; sinemada sadece sen,ben tarık izlesek bile çekicem bu filmi diyecek kadar gözünü karartması filmi bu günlere getirmiştir. zaten sonunda da filmin tutmaması arzu filmi iflasa sürükler.