Genetik bilgi dogustan gelir. Örnegin; kisinin görüntüsü. Cünkü; anne ve babanin sahip oldugu genlerden kaynaklanir.
bilgi edinme kabiliyeti sonradan olusur. Buna da bisiklet binmek, sicagin sicak oldugunu ögrenmek gibi.
dogustan sonra edinilen bilgiler cesitlidir.
genelde deneyerek ve devamli antreman yaparak ögrenilen bilgiler kalici bilgilerdir.
hafizamizda yer edinemeyen bilgilerin cogu ezberlenerek ögrenilen bilgilerdir. Cünkü; burada anlamak ve anlama kabiliyetini gelistirme faktörü büyük rol oynamaktadir.
Biz insanlar dogal olarak tembel varliklariz. Bu yüzden ezberledigimiz bilgilerin cogunu anlamadigimiz icin ne deysel ne de prartik uygulayarak ögrenemiyoruz. Isimize yaramadigi icin de hafizamiz bu bilgileri bellekten siliyor.
amına kodumun ibnesine bak. hem evrimi savunur hem doğuştan gelen bilgiyi reddeder. olum madem genlerde belirli özellikler aktarılıyor neden diğer bilgiler güdüsel biçimde aktarılmasın?
Sen hiçbir şey öğrenmeye, gelişmeye gayret etmezsen beynin bir yağ tabakasından farksız olur. o yüzden gördüklerinle, okuduklarınla, tüm eylemlerinle içini sen dolduracaksın.
Bilgi toplu bilinçaltında doğduğunuz da hazırdır. Lakin buna erişimi öğrenmeniz zamanla gerçekleşir. Bazen de zamanla öğrenirsiniz (yani bu bilgileri hatırlarsınız).
Şöyle düşünün ham madde var ama işlemeyi bilmiyorsunuz.
oğlum siz biraz mankafamısınız? lan doğuştan gelen bilgi nedir aq? doğuştan bilgi mi gelir? o zaman araştırmanın keşfetmenin önemi nerede kaldı? ya o kadar bilim insanının bizim üzerimizdeki dolaylı yoldan geçen emekleri? herşeyi nasıl bu kadar boş, kolay ve hazır görebiliyorsunuz anlamış değilim. bir de sorsam kesin üniversite falan okuyorsunuzdur şimdi siz aq. işte eğitim sisteminin çarpıklığına bir örnek daha. gençlerimizin, insan beynini dumura uğratan saçma sapan soruları ve uğraşları...
herşeyi siktir ettim bu bilgi madem doğuştan geliyor da neden biz de dahil olmak üzere malum coğrafyada adam akıllı bir tane bile bilge insan çıkmıyor? çünkü araştırma yok, soru sorma yok, yok allah yok. ulan bu insanlara bilgi doğuştan gelmiyor da neden hep avrupalılara amerikalılara bu amına kodumun bilgisi doğuştan geliyor?
anca lise felsefe kitaplarında konu olabilecek salak salak soruları böyle ulu orta yerde sormayın da seviyenizi bari belli etmeyin. yazık ediyorsunuz kendinize. şunu düşüneceğine git survivor izle daha mantıklı. bak o bile şu soruyu düşünüp cevaplamaktan daha mantıklı bir hareket.
hadi şimdi siktir git.
edit: ayrıca mantıklı ve yine bilgi sahibi insanlar başlık sahibinin verdiği örneğe içgüdü diyor. bilgi ile içgüdü arasındaki farkı bile bilmeyen mallar da hala daha "orta yol yok"gibi saçma sapan şeylerle sözüm ona felsefe kasıyor.
Bilgi, doğuştan gelmez. Ancak bilginin temeli doğumla birlikte atılır. Sizin temel üzerine koyduğunuz her tuğlada bina yükselir. Binanın sağlam olması atılan temele, kullandığınız malzemelere ve sizin yeteneğinize bağlıdır.
insan hayatı sonlanıncaya dek, iyi kötü bir bina inşa eder. Eğer bilgilerinizi aktarabilmişseniz, birileri binayı yükseltmeye devam eder.
yani her insanda bulunan beş duyu organı bilgi edinme yollarıdır.
bu açıdan bilgi sonradan edinilir. beş duyu organına sahip olmayan bireyler öğrenemez. en az birine sahip olanlar kıosıtlı bilgiye ulaşır.
bir bilimadamı insanın doğuştan en savunmasız canlı olduğunu belirtmişti. bir model olmadan yaşamını sürdüremeyeceğini belirtiyordu.
diğer canlılar içinde pek çoğu hayatını ikame ettirecek bilgi ile doğuyorlar. ancak üstüne yeni bilgi koymaları insanlar kadar hızlı değil.
ve dahi nesilden nesile aktarımı mümkün görünmüyor.
örneğin bir köpeğe tuvalet eğitimi verebilirsiniz ancak ondan doğan yavrulara bunu köpek öğretemez yani yeni nesil halının ortasına pisliğini yapacaktır.
içgüdü ile bilgiyi karıştırmayalım, bilginin doğuştan gelme ihtimali yok zaten bilinç denen şey varken bunu tartışmak saçma, bebeklikten çocukluguna geçene kadar zaten öğreniyosun, hayattasın çünkü dünyadasın.
