20 yaşında 40 yaşında 90 yaşında da olunursa olunsun aşk insanı bulunca bütün insanların beyninin aynı sinyalleri vereceğinin, ayrıca aşk ve seks arasındaki bağın anlatıldığı kitap.
yüzyıllık yalnızlıktan sonra oldukça rahat okuduğum geçekten güzel kitap.
--spoiler--
konu ne olursa olsun yazılarımı onun için yazıyordum, yazılarımda onun için gülüyor onun için ağlıyordum;her bir sözcükle hayatımdan bir parça gidiyordu.
--spoiler--
öncelikle şuna bir açıklık getirelim. yazarın bu ismi koymasının sebebi kızın adı delgadina olması lazım onun durumu (düğme dikmekten yorulmuş uyuya kalan orospu) halinden dolayı bu ismi vermiştir. ismi değil içindekiler değerli kitap 1982 nobel ödüllüdür.
--spoiler--
...sanki kendisi daha yeni keşfetmiş gibi büyük bir ciddiyetle şöyle dedi bana:''dünya ilerliyor.''
''evet,'' dedim ben de, ''ilerliyor ama güneşin çevresinde dönerek.''
***
onu, 4 yıl çektikten sonra, içimizdeki bir vicdan azabı gibi çaresiz kabullenmiştik sonunda.
***
katedralin saati 7'yi vurduğunda gökyüzünde pembe renkli, berrak, tek bir yıldız vardı; geminin biri kederli bir veda çığlığı attı; yaşanabilecekken yaşanmamış tüm aşkların sıkıntısını bir gordion düğümü gibi hissettim gırtlağımda.
***
birlikte kahvaltı ederken gözlerindekio hüzünlü bakışı hiç unutamadım.''neden beni bu kadar yaşlıyken tanıdın ?'' der gibi.Doğruyu söyleyerek yanıtladım onu:''insan gerçekte olduğu değil, hissettiği yaştadır.''
***
... biliyorsun, delgadina, şöhret çok şişman bir hanımdır, hiçbirimizle yatmaz, ama uyandığımızda hep yatağın karşısından bize bakmaktadır.
***
''ne harika'' dedi, ''her zaman söylemişimdir, kıskançlık gerçeklerden daha fazlasını bilir diye''
--spoiler--
-gabriel garcia marquez kitapları var mı?
+istediğiniz kitabın adı nedir hanımefendi?
-ımmmm. kitapları ne tarafta ben bakayım.
+sistemden sorgulatalım önce var mı diye.
-hımmm. yüzyıllık yalnızlık a bi bakalım o zaman. (siktirrr)
Yazarın parasız kaldığı bir dönemde cinselliği kullandığı pazarlama stratejisiyle piyasaya sürdüğü kitap. Diğer kitaplarına nazaran kalitesi ve dili düşük bir eserdir.
Otobuste okumaya cekindigim kitaptir. Zaten kitabi sokaga tasimaya gerek yok 94 sayfa gibi bisidi. 1.5 saatte en gec bitiyor.
"Sex, insanin aski bulamadiginda elinde kalan bir tesellidir."
"Yavrucugum bu dunyada yalniziz"
"Asik olarak duzusme zevkini denemeden olmeye kalkma sakin"
Gibi anlamli sozleri icinde barindiran, yalnizlik ve sonuclarina dair fikir edinmeyi saglayan, farkli bir bakis acisi ile yazilmis kitaptir.
Ayrica adindaki müstehcenlik kesinlikle kitabin icerigine yansitilmamistir. Gabriel garcia m.'in en ince olmasina ragmen derin anlamlar yuklu kitabidir.
Seks, aşk bittiginde elimizde kalan tesellidir diye uzun uzun vay anasini diye dusuncelere sevk eden cumlenin gectigi, marquezin yaklasik 100 kusur sayfalik romanidir.
dün basladim, bitirdim. Likir likir icmedim kitabi her bir cümlede dusundum, kendimi koydum o kadinlarin yerine. Ister sevmesin ister sevsin kadinlar sevistikten sonra hüzüne baglarlar. Bu adam da, 50 yasina kadar 514 kadinla sevismis. Genelevlerin staridir. Beni en cok uzen, evdeki hizmetcinin ona 22 senedir sizin icin gozyasi döktüm, simdi soyleyeceginiz hiç bir kelime teselli olamaz demesidir. Cok hos, Güzelleştirme olayi kullanilmis bir romandir. Tavsiye edilir.
Hala okumakta olduğum Gabriel Garcia Marquez'in muhteşem olduğu kadar elde taşınması da zor olan kitabıdır.
ismine aldanan abaza ergenleri hayal kırıklığına uğratır.
Göğsümde bir sıkıntı hissettim. "Ömrümde hiç âşık olmadım," dedim. Hemen
karşılığını verdi: "Ben oldum." Sonra da işini yarıda kesmeden sözünü tamamladı: "Yirmi
iki yıl sizin için gözyaşı döktüm." Yüreğim hop etti. Onurlu bir çıkış yolu arayarak şöyle
dedim: "Biz ikimiz boyunduruğa koşulmuş iyi bir çift olurmuşuz." "Bunu bana şimdi
söylemeniz ne kötü," dedi, "çünkü bu artık bana bir teselli bile olamaz." Sonra evden
çıkarken daha doğal bir tavırla şöyle dedi: "Bana inanmayacaksınız, ama Allah'a şükür
ben hâlâ bakireyim."
Az sonra evin her yanma içlerinde kırmızı güllerle vazolar koymuş olduğunu fark ettim,
yastığımın üzerinde de bir kart vardı: Dilerim yüs yaşınıza erersinis. Bu burukluk içinde
oturdum, bir gün önce yarım bıraktığım yazıma devam etmeye koyuldum.
şeytan kaçmış bunların içine. gözleri sağır. kulakları kör olmuş bunların. hüzünlerini saklamışlar içlerinde. dışarısı güllük gülüstanlık. kaç erkek yaslamış yumuşak yerlerine kılıcını. benim hüzünlü orospularım. kahkaha ata ata can vermiş hepsi, yaşlı bir gazetecinin altında.
Kitap daha matbaadayken korsan kitapçıların eline geçti ve onlar tarafından piyasaya sürüldü. Dünyaca ünlü Nobel ödüllü yazarın kitabı, okurlar tarafından uzun süredir bekleniyordu, bu yüzden büyük ilgi gördü. Korsanlara kızan Marquez basımı durdurdu. Kitabının son bölümünü yeniden yazarak bazı değişiklikler yaptı ve kitabı yeni haliyle yayımladı." Soru" işareti bu noktada ortaya çıktı. Asıl kitap hangisiydi? Marquez'in bir yazar olarak hayalden kurduğu ve cisimlendirdigi, ama şimdi korsanların elinde olan ilk halimi? Eğer öyleyse hakikat artık korsanların elindeydi... Marquez ise şöyle diyordu "Kitabı yaratan benim onu da değiştirme hakkım ve kudretim vardı. Gerçek olan son anda değiştirerek yayımladığım kitaptır. Diğeri artık hükmünü yitirmiştir.