bugün
- bebeği gibi seven incitmeyen değer veren erkek25
- insanlar melek mi şeytan mı9
- bir kadın nasıl tavlanır15
- uludağ sözlüğe nasıl düştünüz36
- kızların tipe bakmadığı gerçeği21
- sözlük kızlarının saç rengi9
- icardi190522
- düşün ki o bunu okuyor8
- diyanet işleri başkanına audi 6 tahsis edilmesi19
- çağ dışı teknolojilere özlem duymak8
- bir gavatın soyadını nick yapmak10
- mert hakan yandaş13
- nude istemeyen erkek9
- numan kurtuluş dem parti görüşmesi29
- dursun özbek gibi olsam utanırım8
- anın görüntüsü9
- iğrenç bir his tarif et33
- türkiye toplumunun ahlaksızlığa pratik zeka demesi8
- yakışıklı ama zengin erkek14
- çift maaş alan akpli bürokratların ücretlerine zam18
- en yaşlı özelliğiniz18
- hemşire kızlar nasıl oluyor24
- sözlük kızlarına yürüyen vizyonsuz9
- sözlük yazarlarının abileri11
- erkek çocuk için isim önerileri9
- kocaeli de fabrikada yaşanan cinsel grup seks19
- aşkta yaş farkı önemli midir10
- az önce arabamdan inen tatlış kız12
- atatürk'ün hiç seçime girmeden ülkeyi yönetmesi22
- içip içip entry girmek8
- kediye kediş köpeğe köpüş diyen kız13
- arkadaşlar falıma bi bakar mısınız8
- bik bik bu sözlüğün divasıdır19
- emar15
- 170 boyunda 70 kilo erkek9
- suriyeliler suriye'ye dönsün10
- fake hesabım için nick önerileri9
- emmanuel emenike16
- vücutçu aptal erkek vs gösterişsiz felsefi erkek15
- yazarların ruh hali9
- düz dünyacıların güneş tutulmasına bakışı12
- köpekleri aklamak için sırtlana iftira atmak10
- bik bik'i ağdacıya götürmek11
- aykolik'in boyu yaşı kilosu mesleği8
- bik bik'in yaşı boyu kilosu8
- ahirette sorulacak ilk soru8
(bkz: cien anos de soledad)
1982 Nobel Edebiyat Ödüllü, Kolombiyalı yazar Gabriel García Márquez'in 1967 yılında Meksika'ya ilk gidişinde yazdığı başyapıtı; (ispanyolca Cien años de soledad).
Yazar çocukluğunun geçtiği Aracataca'yı Macondo adıyla fantastik bir kurguyla sunmuştur ve amacını "çocukluk günlerini sanatsal bir dille ardında bırakmak" olarak açıklamıştır. Kitap büyülü gerçekliğin en önemli eserlerindendir.
Mutlaka okunması gereken bir kitaptır bence.
Yazar çocukluğunun geçtiği Aracataca'yı Macondo adıyla fantastik bir kurguyla sunmuştur ve amacını "çocukluk günlerini sanatsal bir dille ardında bırakmak" olarak açıklamıştır. Kitap büyülü gerçekliğin en önemli eserlerindendir.
Mutlaka okunması gereken bir kitaptır bence.
Gabriel Garcia Marquez tarafından kaleme alınmış bir kitaptır.
Vitrinden : Yüzyıllık Yalnızlık'ı yazmaya başladığında, çocukluğumdan beni etkilemiş olan her şeyi edebiyat aracılığıyla aktarabileceğim bir yol bulmak istiyordum. Çok kasvetli, kocaman bir evde, toprak yiyen bir kızkardeş, geleceği sezen bir büyükanne ve mutlulukla çılgınlık arasında ayrım gözetmeyen, adları bir örnek bir yığın akraba arasında geçen çocukluk günlerimi, sanatsal bir dille ardımda bırakmaktı amacım. Yüzyıllık Yalnızlık'ı iki yıldan daha az bir sürede yazdım. Ama yazı makinemin başına oturmadan önce bu kitap hakkında düşünmek on beş, on altı yılımı aldı... Büyükannem, en acımasız şeyleri, kılını bile kıpırdatmadan, sanki yalnızca gördüğü şeylermiş gibi anlatırdı bana. Anlattığı öyküleri bu kadar değerli kılan şeyin, onun duygusuz tavrı ve imgelerindeki zenginlik olduğunu kavradım. Yüzyıllık Yalnızlık'ı büyükannemin işte bu yöntemini kullanarak yazdım... Bu romanı büyük bir dikkatle ve keyifle okuyan ve hiç şaşırmayan sıradan insanlar tanıdım. Şaşırmadılar, çünkü ben onlara hayatlarında yeni olan hiçbir şey anlatmamıştım. Kitaplarımda gerçekliğe dayanmayan tek satır bulamazsınız.
Vitrinden : Yüzyıllık Yalnızlık'ı yazmaya başladığında, çocukluğumdan beni etkilemiş olan her şeyi edebiyat aracılığıyla aktarabileceğim bir yol bulmak istiyordum. Çok kasvetli, kocaman bir evde, toprak yiyen bir kızkardeş, geleceği sezen bir büyükanne ve mutlulukla çılgınlık arasında ayrım gözetmeyen, adları bir örnek bir yığın akraba arasında geçen çocukluk günlerimi, sanatsal bir dille ardımda bırakmaktı amacım. Yüzyıllık Yalnızlık'ı iki yıldan daha az bir sürede yazdım. Ama yazı makinemin başına oturmadan önce bu kitap hakkında düşünmek on beş, on altı yılımı aldı... Büyükannem, en acımasız şeyleri, kılını bile kıpırdatmadan, sanki yalnızca gördüğü şeylermiş gibi anlatırdı bana. Anlattığı öyküleri bu kadar değerli kılan şeyin, onun duygusuz tavrı ve imgelerindeki zenginlik olduğunu kavradım. Yüzyıllık Yalnızlık'ı büyükannemin işte bu yöntemini kullanarak yazdım... Bu romanı büyük bir dikkatle ve keyifle okuyan ve hiç şaşırmayan sıradan insanlar tanıdım. Şaşırmadılar, çünkü ben onlara hayatlarında yeni olan hiçbir şey anlatmamıştım. Kitaplarımda gerçekliğe dayanmayan tek satır bulamazsınız.
isimler konusunda oldukça kafa karıştırıp sürekli kitabın başındaki soy ağacına bakmaya sebep olan kitap.
gabriel garcia marquez'in okuduğum ilk kitabı, okunması gereken listesinin demirbaşlarındandır.
öznel yorum; marquez'in kitaplarını okumaya niyetiniz varsa ilk bu kitaptan başlamayın.
gabriel garcia marquez'in okuduğum ilk kitabı, okunması gereken listesinin demirbaşlarındandır.
öznel yorum; marquez'in kitaplarını okumaya niyetiniz varsa ilk bu kitaptan başlamayın.
listemde olan kitap.
bakalım ne zaman okumak nasip olacak.
bakalım ne zaman okumak nasip olacak.
brezilya dizilerine aşinaysanız rosalinda maria mercedes gibi çok hızlı akacak olan kitaptır. yok değilseniz sıkılabilirsiniz. isimleri boşverip okursanız onlarca hikayr okumuşsunuz gibi hissedebilirsiniz. kısacası her okuyucunun farklı okuyabileceği tarzda bi kitap.
ailenizin korsancısı.
ailenizin korsancısı.
gabriel garcia marquez in eşssiz yapıtı. kitapta geçen kişilerin öyküleri ilginç ve etkileyici olmasına rağmen kitabın ilk 50 sayfasını zorlaya zorlaya okuduğum kitap
Bugünlerde okuduğum kitap henüz ilk 4 te 1 lik kısımda olduğum için kesin bir yorumum yok ancak olaylar bi şekilde daha da akıcı hale gelecek diye bekliyorum.
Dunyadaki en iyi 10 roman arasina rahatlikla girdiğini düşünüyorum. Bir vakitler bir arkadaşım insanlar üçe ayrılır yüz yıllık yalnızlık kitabını okumayanlar okuyanlar ve birden fazla okuyanlar demişti. Görüyor ve arttırıyorum 4. Kategori tekrar okumak için unutmayı bekleyenler. Unutulmaz.
gabriel garcia marquez romanı. roman içerisindeki hayatların (ve hayatlar özelinde isimlerin) kafa karışıklığı yaratabileceği ancak romanda işlenen hayatlarda (ama ucundan, kıyısından ama tam içinden, merkezinden) kendinizden kesitler bulabileceğiniz bir romandır. okunması ve okutulması gerekir.
Gabriel Garcia Marquez tarafindan yazilmis olup sahsimca cok begenilen, sonuyla kendine hayran birakan romandir. Büyülü gerçekçilik akımın en basarili örneğidir kanimca, hiç düşünmeden alinip okunulasidir.
marquez'in en başarılı eserlerinden. kim kimdir kapmak için başlarda biraz uğraşmak gerekiyor, ama sonra ustanın harika anlatımı ve başarılı kurgusunun içine dalıp gidiyorsunuz. okuyunuz efendim.
Kitabı okurken isimlerden dolayı baya kafa karışıyor ama gerçekten çok beğenerek okuduğum bi kitapti. Zaten bi yerden sonra kim kimdi oturuyor kafada.
Okumanızı tavsiye ederim konu bakımından da çok değişik bi kitap.
Okumanızı tavsiye ederim konu bakımından da çok değişik bi kitap.
Ölmeden okunması gereken 100 kitaptan biri.
Henüz okumadığım,merak ettiğim,edebiyat ödüllü kitap.
330 sayfa kitabı hemde çok akıcı bir dile sahip olmasına ragmen 1 yildir okumakta büyük başarı.
iğrenç bir kitaptı.
olayı çok klişe bi yere çektiğini de biliyorum: ama kitapta birlikte olduğu her kadına para veriyordu ya hani acaba babası annesine kaç para vermiştir onu merak ettim.
olayı çok klişe bi yere çektiğini de biliyorum: ama kitapta birlikte olduğu her kadına para veriyordu ya hani acaba babası annesine kaç para vermiştir onu merak ettim.
bir ara nickimi çingene melqauides olarak değiştirecektim. çok iyi bir kitaptır ama ramazanda okunmasa daha iyi sanirim.
Fazla abartılan kitap. Evet.
çocukluğu anne babasından hikaye dinlemeden geçen bir nesil için çok tatlı bir kitap.
Kitabın arkasında Marquez'de babaannemin öykülerinden esinlendim yazmıştı sanırım. ben okurken her bölümde o babaanne her gece bana masal anlatıyormuş hissine kapılır kitabın bir yerlerinde uyuya kalırdım.
Kitabın arkasında Marquez'de babaannemin öykülerinden esinlendim yazmıştı sanırım. ben okurken her bölümde o babaanne her gece bana masal anlatıyormuş hissine kapılır kitabın bir yerlerinde uyuya kalırdım.
Okunması gereken bir kitap. 8/10
süper kitap. tamamen işsizken başlanıp yemek+uyku molası dışında ara verilmeden okunursa hem isimleri takip etmek kolaylaşıyor hem de vay anasını diyorsunuz. cuma akşamı başlanıp cumartesi öğlene bitmesi gereken kitaptır.
yarım bıraktığım marquez kitabı. hep o soyağacı yüzünden.
kitabın başında ki soy ağacı çok iyi düşünülmüş bir detaydır. bu kitaptan önce Orhan pamuk kafamda bir tuhaflık okunduysa orhan pamuğun nasıl bir arakçı olduğunu da gösterir size.
karakterlerini akılda tutmak mümkün olmadığından başlangıca soyacağı konulmuş kitap. tamam çok değerli bir eser ama insanı cidden yoruyor.
güncel Önemli Başlıklar