ayn randın kapitalizmin sadece en etkin değil en ahlaki sistem olarak savunduğu 1000 küsur sayfalık romanı. romandaki karakterler, tıpkı jack londonda olduğu gibi, çok güçlüdürler, karizmatiktirler ve bilgilidirler. romanın ana fikri objektivizmdir, yani sadece kendi kişisel çıkarını düşünmek ve hiçkimse için hayatını feda etmemektir. rand romanda herkesin kendi kişsel çıkarını düşünmesiyle dünyanın daha zengin, yaşanılabilir ve mutlu olacağını iddia etmiştir.
3 ciltten olusur. itirazsız, ya oyle ya boyle ve gercek gercektir. kitabında kahramanları ya aşırı mükemmeliyetçi ya da aşırı tükenmiş bir haldedir, kahramanlar adeta siyah beyaz olarak ikiye ayrılır, aralarında gri'yi bulmak imkansız denecek kadar azdır. mükemmeliyetçi olan güçlü karakterler etrafında döner kitap. vermek stediği mesajı her on sayfada bir yenilesede kitabın kurgusu bir felsefi romandan beklenmeyecek kadar zeka doludur, sürükler sizi.
bende uyandırdığı etki kitabın ilk bölümünde yahu bu kapitalizm ne imiş, para kazanmak demek bir sanatmış, bende bir an önce harekete geçmeliyim şeklinde olup; sonradan işin etik kısmına kafayı takıp, yahu ben duygusal bir insanım, böyle şeyler yapamam, ama yapana da saygıyla bakmak lazımmış, demek öyle insanlarında şöyle fikirleri oluyormuş şeklinde oldu.
kısaca bir okuyun derim ben, en azından şimdiye kadar toplam 20 milyon satmış bir kitabın, acaba amerika ekonomisinde bir katkısı olmuşmudur sorusuna bir yanıt bulabilmeniz için.
anamı ağlatan en kalın kitaptır. birde küçük punto ile basılmış oda cabası. verde kurtul cinsinden bir kitaptır. okumayı bırakamıyorsun ve okuyamıyorsunda.
ilk cildinde zar zor okuduğum daha sonra 2.cildinde elimden bırakamadığım, bağımlısı olduğum 3.cildinin sonunda bu kitabın film olması lazım dediğim ve geçenlede filmine başlanıldığını öğrendiğim kitap.
Kişilerin idealistlikleri bakımından uçlara kaçmış olmakla birlikte Ayn Rand ın son kitabıdır ve felsefesinin doruk noktasıdır. **
umarım filmi adam gibi birşey olur.
ayn randın edebi anlamda doruğa ulaştığı ve düşün yazıları yazmaya başlasını sağlayan kitaptır bunu okuyan arkadaşlara hayatın kaynağı ve yaşamak istiyorum u da okumalarını öneririm kesinlikle onlarda harika kitaplar
ben de filminin adam gibi bişey olmasını bekliyorum
herkesin okuması gereken bir kitap.benim için başka bir bakış açısından görmek güzeldi dünyayı.her düşünce yapısının doğru yönleri olduğu kadar yanlış yönleri olduğunu da düşünenlerdenim ve kitabı okurken ayn rand'ın bakış açısından dünyaya bakmak eğlenceliydi.
öne sürdüğü görüşlerinden, robot gibi karakterlerinden, konusunun - durumların kendisini tekrar etmesinden ya da serdar erener - sinan çetin den hiç bahsetmeyeceğim.
okumak isteyen okusun, etkilenmek isteyen etkilensin.
eskiden yazarlar; karınlarını doyurmak için, yayın evleri ile yaptıkları, kelime başına anlaşmalar dolayısı ile kitapları ne kadar uzun olursa o kadar para alırlarmış. belki bu yüzden rus yazarların enfes betimlemelerini, unutulmaz öyküleri okumaktayız.
ayn rand da atlas shrugged a başlamadan önce, 'bir kitap yazacağım konusu bu, sayfa sayısı şu kadar olsun' demiş sonra da bu belirli sayfaları doldurmaya koyulmuş sanki.
okumakta olduğum kitap. yalnız karakterler bir önceki kitabına çok benziyor.
dagny taggart- dominique francon
hank rearden- howard roark
james taggart- peter keating
francisco d'anconia - gail wynand
eddie willer-alvah scarret
karakterler ve olayın örgüsü hemen hemen aynı sadece yaptıkları iş farklı. eser olarak iyi bir eser ama bir hayatın kaynağı
(bkz: The Fountainhead) değil.
' insanoğlunun metafizik özentileri inanılacak gibi değil. sefil bir protolazma parçası.. içi çirkin kavramlarla , zalim küçük duygularla dolu. ama kendini önemli sayıyor! aslında biliyor musunuz , dünyadaki tüm sorunların da nedeni bu.'