bugün

en kötü gününüz birde ben vurayım diyen kisidir.
hayatta en çok kazık yediğiniz insan tipi.birde bunun dost tip varki onlarada (bkz: dost kazığı) denir
bazen insanların birbirine hitap şekli:
-hey arkadaşım izin ver de şuradan çıkayım.
seçilmiş kardeş.
ben ne çok hata yapmışım meğer
gözüm kapalı bakmışım meğer
yıllar geçmiş ben saymışım meğer
dostum sanıp aldanmışım meğer
arkadaşlık ilişkisinin iyi gittiği durumlarda dostluğa geçiş yapılır...
olmasın hiç o taa içten gülen gözlerde yaş
yollarımız ayrılsa bile seninle arkadaş..
bir kaç gün sonrası için sevgili olma potansiyeline sahip olan kişi.
(bkz: pınar altuğ)
Tanıdıktan bi üst basamaktır.
Dost statüsünde olanları da bu kategoriye inderibilme şansınız vardır, üzülmeyiniz. Tarif: Kazık atan dostlarla olan güzel anılar bir bir göz önüne getirilir 'güzel günlerdi beeeeaa!!' diye hüzünlenilir. Ardından size atılan kazık anımasanır. Üzülmeyin sakın! Belli bir zaman sonra dost dediğiniz insanın kazığı daha az acıtır ne de olsa artık sadece arkadaşınızdır...
arkadaş kelimesi tam türkçe bir kelime olmakla beraber orta asya'dan günümüze gelmiştir.

kelimenin bulunma süreci ise kendisini tanımlamaktadır:
orta asya da savaşan türklerin en büyük stratejilerinden birisi de, bireysel olarak bir savaşçının bir taşı kendisine dayanma aracı olarak kullanmasıydı; fakat artık çölleşen ve düzlükleşen arazinin arttığı coğrafyaya gelindikten sonra dayanma aracı olarak savaşçılar bu işlevi birbilerini kullanarak gidermişlerdir. ve artık bu taş olan diğer savaşçılar olmuştur
ve bu kavram (eski türkçe de "taş = daş" ise arka-daş) artık kendisini "hey sen, sen benim arkadaşımsın" ya da "bu manevrada benim arkadaşım olur musun?, "benim en iyi arkadaşım sensin" cümlelerinde yer bulmuştur.

işte böyle bişeydir asıl (bkz: arkadaşlık).
(bkz: arkadas arkadasin pezevengidir)
yandaş olsa daha bir güzel olacak kelimedir. arka bizlerde pek iyi karşılanmaz çünkü. arkadan bıçaklanma gibi olaylar hep arkadan olur.
alisveris gibi.

hayir o bildigimiz anlamdaki hersey karsilikli bu zamanda be mirim lakirdisiyla alakali degil bu alisveris..

cok cook ama en cok begenerek bir kiyafet alinir;
rengi mükemmel, dikisi kusursuz, bedeni tam oturanlardan,
daha güzeli sanki hic ama bir daha hic olmayacaklardan.

sonra eve gelinir.
ilk giydiginde hersey mükemmeldir.
sonra ayakkabilarinla uymuyor gibi gelir,
sonra biraz sisko göstermeye baslar.
her zaman özenerek katlayip dolabina yerlestirdigin, ütüsünü eksik etmedigin biricigini top yapip basket atarsin gardrobuna sonra sonra..

isin korkutucu tarafi bu evrim büyüdükce daha kisa zaman dilimlerinde vuku bulmaya baslar.

az bi kısmısı keman gibi sesi kullandikca güzellesir.
keman gibi sadece calmayi bilen güzel melodisini tatli sesini cikarabilir,
keman gibi yillarin verdigi olgunluklariyla yüreginize muteahhiti bilirkisi, depreme dayanikli, saglam temelli binalar diker..
eksik olan yanımız. arkadaştır,hoşgörür,sizi yargılamaz, dinler, anlayışlıdır. sizin yanında en rahat olduğunuzdur. *
moralinizin en bozuk olduğu zamanlarda içinizi aydınlatan, desteğini hiçbir zaman esirgemeyen, sevilesi insan ve iyi ki varsın kişisi.
arka taş'tan gelir...

savaşçı atalarımız, tehlike durumunda kendilerini guven de hissetmek için arkasını tasa gelicek şekilde konumlanırlarmış...

Arkadaş da her zaman arkanda olduğunu bildiğin, güvendiğin kişi olduğu için arka taş benzetilip bu ismi almıştır..
defalarca izlenesi bir yılmaz güney filmidir. filmde de geçen melike demirağ şarkısı hala dillerdedir.

http://www.youtube.com/wa...p;mode=related&search=
iyi arkadaşlar iç çamaşırı gibidirler; ayıpları kapatır.. daha iyi arkadaşlar prezervatif gibidirler; seni daima korur.. daha da iyi arkadaşlar viagra gibidirler; düşeni kaldırır...
aristo ya göre ; iki bedeni mesken tutan tek bir ruh.
kumbaranızdaki bozukluklara saldıracak kadar aciz insandır.
- arkadaşın iyisi var, nankörü var. böylesi de var. düşman başina. *
acı bi hüsrandır arkadaş. eloğlu eldir. ama kardeş sanırsın. aldatır,kıskanır.gözüm dedğin an gözünü çıkarır. dostum diyemezsin o insana zaten. o sadece arkadaştır işte.
imam-ı gazali'ye göre 3 e ayrılırlar.
1)gıda gibi arkadaş, her zaman lazımdır.
2)ilaç gibi arkadaş, ihtiyaç duyduğunda lazımdır.
3)hastalık gibi arkadaş, hiçbir zaman lazım değildir..
dostluğun bir kademe aşagısı.
yılmaz guney in arkadas filminden,

--spoiler--
azem (yılmaz guney) ile cemil(kerim avsar), cemil in koyune donerler. koyden gecen turistler koylulerin resimlerini cekerken,
cemil : napıyor bunlar
azem : sefaletimizin resmini cekiyorlar
cemil : o kadar tarihi guzelliklerimiz varken burayı neden cekiyorlar. mani olalım.
azem : biz sefaletimize mani olacagız. bir gun gelecek bunlar bizim sefaletimizin resmini cekemeyecekler.

--spoiler--