cartoon deyince akıllara hollywood, warner bros ve disney gelir. anime de ise çizimler, tarz daha kültürel ve marjinal bir yaratılıcılık eseridir. özellikle hollywood yapımı disney vb. üreticilerin yaptığı çizgi film ve animasyon filmlerinin çoğu seri üretim mantığıyla yapılmış birbirine benzer işler. anime'nin kendine has tarzıyla önde olduğunu düşündüğüm versus.
Animenin alacağı versus. Sihirli annemle harry potterın karşılaştırılması gibi bişeydir. Arada büyük bir tür , kurgu , çizim tekniği ve hitap ettiği yaş farkı vardır.
Ben sadece bir anime bölümünde (20dk) muhteşem açılış ve kapanış parçası dinlerken Michelangelo ' nun eserlerine , potemkin zırhlısına , yunan mitolojisine , Descartes' e , Jacques Lacan , Edmund Husserl , Jacques Derrida ve George Berkeley ' in yani dört farklı görüşteki filozofların temsillerine , yazar Hugo Gernsback'e , 1984 romanına ve george orwell 'a alıntı ve göndermeler yapıldığını , bunlar olurken kapitalist toplum eleştirilerinden tutun ,ideal insan yönetme sisteminden , tanrı sorgulamasına kadar bir çok konuyu alttan irdelediğini fark ettim. Kim bilir 20dk içinde daha neler oldu da ben kaçırdım. Kimse bana hepsi çizgi filmdir hede hödösü etmesin.
Netice de ikisi de çizgi film ama Anime'de mimari ve anatomik detaylar sanki gerçeğe daha yakın gibi geliyor. Cartoon daha çocuksu, anime daha yetişkin işi gibi.
