bugün
- numan kurtuluş dem parti görüşmesi26
- arkadaşlar falıma bi bakar mısınız9
- bebeği gibi seven incitmeyen değer veren erkek14
- en yaşlı özelliğiniz18
- aşkta yaş farkı önemli midir11
- anın görüntüsü15
- bik bik bu sözlüğün divasıdır20
- sözlük kızlarına yürüyen vizyonsuz8
- iğrenç bir his tarif et39
- emar15
- uludağ sözlüğe nasıl düştünüz44
- sözlük yazarlarının abileri10
- insanlar melek mi şeytan mı8
- 170 boyunda 70 kilo erkek9
- eski kırığının burcunu hatırlayan erkek8
- yakışıklı ama zengin erkek12
- çift maaş alan akpli bürokratların ücretlerine zam14
- kediye kediş köpeğe köpüş diyen kız12
- icardi190525
- hemşire kızlar nasıl oluyor10
- diyanet işleri başkanına audi 6 tahsis edilmesi14
- özgür özel12
- suriyeliler suriye'ye dönsün19
- fake hesabım için nick önerileri9
- kruvasan ile kahvaltı yapmak8
- karınıza kaşarlı poğaça yapar mısınız19
- emmanuel emenike17
- vücutçu aptal erkek vs gösterişsiz felsefi erkek16
- atatürk'ün hiç seçime girmeden ülkeyi yönetmesi19
- insana kendini kötü hissettiren şeyler26
- yazarların ruh hali10
- düz dünyacıların güneş tutulmasına bakışı12
- köpekler arasından seri katil çıkmaması9
- köpekleri aklamak için sırtlana iftira atmak10
- bik bik'i ağdacıya götürmek11
- aykolik'in boyu yaşı kilosu mesleği8
- bik bik'in yaşı boyu kilosu8
- sel felaketinin nedeni cehapedir13
- türkiye de 120000 atatürk heykeli olması15
- mustafa sandal'ın 1 mayıs paylaşımı14
- sözlüğün en götü güzel kızı21
- 1 mayıs8
- ahirette sorulacak ilk soru8
- oksijensizsu14
- 1 mayıs 2024 borussia dortmund psg maçı9
- uludağ sözlüğün bitmiş olması14
- sözlük kızlarını kategorize eden utanmazlar18
- kocamsunun hazırladığı sürpriz15
- japonyada düşen insana yardım edenler12
- tilki ailesi8
(bkz: el adl)
inanmak üzere olan ateist beyanı.
Kendine yeni bahaneler aramakta.
Allah adaletli dir.
Kendine yeni bahaneler aramakta.
Allah adaletli dir.
adaletli davranması ya da kimine iyi kimine kötü muamele etmesi diye bir şey yok o kesinlikle bu dünyaya müdahale etmiyor.
“Sokrat bir şölen münasebetiyle dostlarını topladı ve şu soruyu ortaya attı: ‘Adalet Nedir?’ Orada bulunanlardan dört tarif geldi. Birincisi: ‘Adalet başkasına verilmesi gereken şeyi vermektir.’ Sokrat bu cevabı yanlış buldu ve açıkladı: Mesela, aklını kaybetmiş birisinin elinden aldığınız silahı tekrar kendisine iade etmeniz adalet değildir. ikinci olarak: ‘Adalet dostlara fayda düşmanlara zarar vermektir.’ Sokrat, bunun da adalet olmadığını açıkladı: ‘insan bazen yanılıp kötülere dost, iyilere düşman olabilir. Bu halde adalet kötülere yardım iyilere zarar verme şekline dönüşmüş olur. Üçüncü olarak: ‘Adalet; içinde en kuvvetlinin, yani hükümdarın menfaatinin bulunduğu şeydir’ denildi. Sokrat bunun da adalet olmadığını ifade ederek ‘Hükümdarlar yanılabilir, kanunları kendi halkının ve kendinin aleyhine çıkarabilir.’ Dördüncü ve son tarifi kendisi yaparak: ‘Adalet; karşılıklı çatışma korkusunun ortaya koyduğu kanunlardır.’der. Bir başka ifade ile ‘Zarar vermekten ve zarara zararla karşılık vermekten kaçınma adalettir.” (Eliaçık, 2003: 480)
yukarıda paylaştığım bölüm, adalet, Tanrı, sonsuzluk gibi kavramların bilindiğinin düşünülüp aslında kesin hatlarla çerçevesi çizilmeyen, söylendiğinde her bünyede farklı çağrışım yapan havada şeyler olduğunu göstermek. Sokratesin yaptığı buydu bir nevi.
Ancak buna rağmen adaletsiz bir durum gördüğümüzde bunu sezinliyoruz. Bu yüzden de adalet doğuştan mı geliyor sonradan mı kazanılıyor o da ayrı bir tartışma konusu.
Benim demeye çalıştığım nokta şu. Eğer bir Tanrı varsa ve Tanrı olmaklığı gereği yalan söylemez ise, ve yine kendisinin adaletli olduğunu söylüyorsa bu varsayımsal akıl yürütmenin sonucu tanrı'nın adaletli olduğudur. Ancak biz adaletsiz bir Dünya görüyorsak eğer ve tanrı yalan söylemezse ve yine tanrı adaletliyse inancımıza göre bu adaletin sonradan sağlanacağını düşünmemiz gerekir.
Farkettiyseniz cevap yine inanç baz alınarak başta Tanrı'nın var olduğunu ve sıfatlarının da doğru olduğu kabulunden geliyor.
Ayrıca iyi ve kötü kavramlarının Tanrıdan bağımsız mı? Tanrıya bağımlı mı olduğunun sorgulaması için de şu sokrates'in ikilemine göz atabilirsiniz, ufuk açar.
(bkz: Euthyphron ikilemi)
yukarıda paylaştığım bölüm, adalet, Tanrı, sonsuzluk gibi kavramların bilindiğinin düşünülüp aslında kesin hatlarla çerçevesi çizilmeyen, söylendiğinde her bünyede farklı çağrışım yapan havada şeyler olduğunu göstermek. Sokratesin yaptığı buydu bir nevi.
Ancak buna rağmen adaletsiz bir durum gördüğümüzde bunu sezinliyoruz. Bu yüzden de adalet doğuştan mı geliyor sonradan mı kazanılıyor o da ayrı bir tartışma konusu.
Benim demeye çalıştığım nokta şu. Eğer bir Tanrı varsa ve Tanrı olmaklığı gereği yalan söylemez ise, ve yine kendisinin adaletli olduğunu söylüyorsa bu varsayımsal akıl yürütmenin sonucu tanrı'nın adaletli olduğudur. Ancak biz adaletsiz bir Dünya görüyorsak eğer ve tanrı yalan söylemezse ve yine tanrı adaletliyse inancımıza göre bu adaletin sonradan sağlanacağını düşünmemiz gerekir.
Farkettiyseniz cevap yine inanç baz alınarak başta Tanrı'nın var olduğunu ve sıfatlarının da doğru olduğu kabulunden geliyor.
Ayrıca iyi ve kötü kavramlarının Tanrıdan bağımsız mı? Tanrıya bağımlı mı olduğunun sorgulaması için de şu sokrates'in ikilemine göz atabilirsiniz, ufuk açar.
(bkz: Euthyphron ikilemi)
güncel Önemli Başlıklar