alkollü içki içmeye ayılan, bayılan ve bunu pratiğe geçiren,
dünyaya anca alkollüyken katlanabilen bünye.
alkol maddesine fiziksel ve psikolojik ve akılsal olarak bağımlı kimse.

fiziksel bağlımlılık vücutta, organlarda oluşagelmiş bir "alkol metabolizması" oluşması durumda meydana gelir. bu durumda alkol, kendini adeta su gibi gören organlarca kabul görür. eşik değeri sürekli yükselen bu bağımlılıkta kişi sürekli daha fazla alkol alarak rahatlar.

psikolojik bağımlılık, kişilerin psikolojileriyle alakalıdır. örnek vermek gerekirse, bazı kadınların çeşitli sebeplerden ötürü zevk alamadıkları cinselliklerinden, zevk alabilmeleri için alkol kullandıkları görülür. oysa ki bu sadece psikolojik bir kandırıştır. bir başka örnekte ise, kişi, sosyalleştiğini düşünerek de alkole bağımlı olur. bu tip kişilerde temelde yatan psikolojik bir sosyalite bozukluğu olduğu da söylenebilir.

akılsal bağımlılık ise biraz farklıdır. öğrenme mekanizması pavlov'ca betimlenen şekilde çalışır, ve memelilerde "iyi" duygusu endorfinle sağlanır. işte bazı bünyelerde, alkol, endorfin salgısını arttırırak kişinin iyi hissetmesini sağlar. ve bu davranışı, "alkol içmem doğru bir şeydir" türü bir disiplin haline getirir. benzer şeyler, uç sporların tutkunlarında da görülmektedir, hız tutkunlarında da.
çirkin kadın yoktur az vodka vardır tezini abartmış insandır.
karaciğer naklinin bulunmasıyla rahat bir nefes almış insandır.
(bkz: siroz)

(bkz: karaciğer diyeti)
kendini filozof zanneden insanlar için kullanılan bir diğer isim.
icen, ictikce guzellesen, bazen sapıtan, sapıtmasa bile heran sapıtmaya musait olan ve tum dertlerini rakının beyazlıgı kadar acık, sarabın kirmiziligi kadar acı verici bi sekilde ortaya koyan insan.
bir alkolik anılarını ya da hayat öyküsünü kitaplaştıramayacak ya da yazamayacak kişidir. çünkü yaşadıklarının çoğunu hatırlayamayacak, hatırladıkları da birbirine benzeyecektir.
(bkz: yavuzum)
(bkz: biz bir şeyi delicesine severiz ama tanrım neyi)
bunların bağımlısı oldukları alkolü tüketmek için kullandıkları bahaneler bomba niteliği taşır. yarım yarım yardırır. misal :
adamın birisi alkolü bırakmış. bunun şerefine ilk gördüğü meyhaneye girmiş. al sana işte alkolik aq!özellikle küresel ısınmanın getirdiği su kıtlığı daha sağlam bahanelere itmiş, su tasarrufu olsun diye rakıyı sek içme kampanyaları peydah olmuştur.

(bkz: su yoksa sek rakı var)
vodka connecting people diyen insandır.
en asil duyguların insanı.
(bkz: alkolog)
(bkz: ömer hayyam)
tanju okan dinlemeye bayılan adamdır*
arabasının bagajında minik bir buzluk ve koca bir torba kuruyemişle gezdiği de işin ayrı bir nüansıdır.

bu bağlamda trafik canavarıolarak da adlandırılabilir.
alkol maddesine bagimli kisi icin kullanilan kelimedir.
bir alkoliğin hikayesini anlatan * alman edebiyatına ait kitabın adı..*
Dünya sağlık örgütü içki içenle alkoliği ayırmak için şu tanımı yapmaktadır. "içkinin işine engel olduğunu değilde, işinin içki içilmesine engel olduğunu düşünmeye başlayan kişi alkoliktir."
"alkol" kelimesinin sonuna bağımlılık belirtmek için "ik" eki gelmiştir.Fakat "çay" kelimesine "çaykolik" olarak geçmesi saçmalıktır.Madem bağımlılıklarımızın sonuna "kolik" getiriyoruz.Alkolik "al" bağımlısı demektir.Yani kırmızı çok sevenleri alkoliktir.*
gerçek manada alkol bağımlısıdır. ben böyle birini tanıdım. bir keresinde gündüz vakti tabağa rakı döküp içine ekmek doğradı. kaşık getiren karısı "allah belanı verin" diye bakıyordu adama. sonra yerken bana:" bak. bu benim yemeğim" demişti. çocuktum ama o halimle bile çok acımıştım.
alkol tüketmek için bir bahaneye ihtiyaç duymayan, alkol seçmeyen, ne bulursa götüren ve asla bağımlı olduğunu kabul etmeyen, istesem şimdi bırakırım gibi iddialarda bulunan insanlardır.
hem genetik yönden hem de evde alkol alan ebeveynin davranışını model almak açısından , çocuğuna kötü alışkanlığını aktaracak olan sorumsuz bireydir.

birçoğunda ruhsal bozukluklar görülür ki bunun da genetik geçişi olasıdır. bu yüzden nesillerce alkolik olan aileler görülebilir.
(bkz: öpüjem öpüjem dedim sana)
(bkz: ayyaş)