alkol kullandıktan sonra kişilik yapısı değişen kişidir. ne bileyim atıyorum; normalde çok sakin ve çekingendir, alkol kullandıktan sonra konuşkan olur.
bir benzeri kemal sunal'ın oynadığı bir filmde vardı. adam alkollüyken çok iyi olduğu dostunu, ayılınca tanımıyordu.
kişilik değiştirmek değil de alkolün etkisi ile yapamadığı, kendisine sakladığı herşeyi dışarıya yansıtmak olabilir. ya da sarhoşluk kisvesi altında istediği şeyleri yapmaktır.
ertesi gün sabah ben ne bok yedim ya diyen insandır. ayrıca sabah kuru bir ağız, ağıran bir baş ve bulanan bir mideyle kalkar. pişmanlığın sebep olduğu streste karın ağrısına sebep olabilir.
alkol de insan alınca değişir ama. doğanın kanunu bu. mesela insana en dayanıksız alkol biradır, hemen karakteri değişir, sidik olur tuvaletin yolunu tutar. insan da o misal, araçlarla amaçlar birbirine karıştığında kimi yolunu şaşar, yalpalar, kimi bıyık altından bir gülümsemeyle manzarayı seyre dalar.
kişinin bünyesinin dayanıklılığına ve aldığı alkol miktarına göre değişen, dürtülerin aşırıya kaçması veya kullanılamaması durumunu yaşayan insandır.alkol kullanan her insanda oluşan durumdur refleks kaybı gibi birşey adama karaktersiz demeye gerek yok* sınırını bilmiyordur, lise 1 talebesidir okuldan kaçıp güneşin altında bira içmiştir.
bu insanı suçlamak, ve ondan soğumak pek doğru bir davranış olmaz.
gerçek kişiliği hoş değilse ve bunun farkındaysa aklına hâkim iken yani sarhoş değilken büyük bir çaba harcamaktadır iyi bir insan olarak gözükmek için.
her insan çirkindir yahu. kimi suçlayabilirsiniz? saflık cehaletle paralel. bilen bir insan, dünyanın nasıl bir şey olduğunu da anlar. çirkinlikleri, doğal olarak karşılanması gereken şeyleri insanların nasıl da yadırgadığını bilir. normaldir her şey aslında, ama herkese anormal gelir. ve herkesin normaline uymak için nasıl da rol yapar o insan. iradesini nasıl da sınar. alkol alınca kişiliği değişmez insanın, kontrolünü kaybeder.
