bugün

son 1 sene içerisinde artan şekilde yaşanan olaydır. çöküşün şiddeti daha da artarak devam edecektir.
aydın doğan ile tayyibin papaz olmasından * dolayı artık, basının ciddi kuruluşlarına sahip olan tekel aydın tayyibe yapmadığını bırakmayacaktır. tabi bu bahsi geçen şahıslar dün ak dediklerine bugün bok diyebilecek kadar işte anlarsınız öyle olduklarından belki yarın çıkıp tvde el sıkışıp sırıtırlarsa da şaşırmamak gerek. böyle bir durum olsa da olmasa da, akpnin kadrolarının pislikleri, yolsuzlukları, rüşvet olayları gün geçtikçe dökülüyor. kısacası ampül sönüyor yavrum. (bkz: 20 watt)
pek gerçekleşeceğine inanmadığım olaydır. şöyle ki; akp iktidara geldiğinden beri sayısız skandala adı karışmış olmasına rağmen sevgili türk halkı hiç bir kanıtlı gerçeğe inanmayıp başbakan'ın tatlı diline kanarak onun insan suretine girmiş bir melek olduğu konusundaki fikrinden caymamaktadır. ben eminim ki bu deniz feneri davası'nda da yine belgelerin ve kanıtların sözünü dinlemesi gereken değerli seçmen hitabet yeteneği yüksek olan başbakan'ın ağzından dökülecek cümlelere inanacaktır. korkum o ki, akp bu davadan da güçlenerek çıkabilir.
22 temmuz 2007'de başlayan ve halen devam eden olgu. akp seçimde ülkedeki göreli istikrarı kullanarak oy oranını yüzde 47'yi çıkarınca "ben herşeyi yapabilirim" davranışına girdi ve kapatılma davası atlattı. şaban dişli'yle başlayan, gaziantep ve sakarya büyükşehirle devam eden, batman belediyesi, deniz feneri ve yimpaş'la pekişen yolsuzluk zinciri, rte'nin gizlemeye çalıştığı ve ülkemizde hisedilmeye başlanan küresel ekonomik krizle (teb'in sigorta sektöründen çıkması, emlak sektörünün durması gibi) birleşince çöküş katlanarak artacaktır. bu sonbahar, gerçek anlamda krize gireceğiz. başbakan, ilk seçimden sonra "yolsuzluklara damardan gireceğiz" ve "dokunulmazlıkları kaldıracağız" dememiş miydi ? dedi ama tersini yaptı. çünkü dokunulmazlığı kalkarsa büyük olasılıkla siyasi hayatı bitecek. göreceksiniz, daha ne yolsuzluklar ortaya çıkacak...
ellerimi açıp gerçekleşmesi için allah'a dua ettiğim çöküş. *
kömür dağıtmak yasaklanınca olabilecek bir durumdur.
gerçekleşmediği takdirde türkiyenin cökebileceği durumdur.
29 mart yerel seçimleri bu çöküşün kırılma noktalarından biridir.
29 mart yerel seçimlerinin üzerinden yaklaşık 3 hafta geçmiş olmasına rağmen akpnin oylarının %2 düşmüş olması(tahminimce 1 milyona yakın seçmenin akpden vazgeçmesi), ergenekon davasının siyasi bir dava olduğunun kör gözlere bile görünür olmasının devamında bu çevrelerin bile akpye gık çıkarmaya başlaması akpnin çöküşüne güncel delaletlerdendir.
yerel seçimlerde bitmiş olması gerektir. öfkesi de yavaş yavaş vatandaştan çıkarılmaya başlanmıştır.
yerel seçimlerin genel seçimlerin aynası olmadığı ( her fırsatta yerel seçimlerden sonra akp'nin oy potansiyelini sarstığı balonuna atfen) realitesi göz önüne alındığında gerçek olma ihtimalinin dahi olmadığı durum. çöküş süreci başlayacaksa bile bu bir takım yolsuzlukların, usülsüzlüklerin gün yüzüne çıkmasıyla olmaz. millet bazında bir toplumsal bilinçlenme olmadığı sürece daha uzunca bir süre akp iktidarının kan kaybı yaşama ihtimali yoktur.
29 mart yerel seçimleriyle başlamış çöküştür. geçen seçimlere kıyasla oyların %10 civarında düşmesi bunun açık kanıtıdır. ayrıca uzmanların yaptığı yorumlara göre hiçbir siyasi parti üç kez üstüste iktidara gelemezmiş, bu tüm dünyada böyleymiş. zannediyorum ki insanlar krizin de etkisiyle akp hükümüetine güvenlerini kaybediyorlar. genel seçimlerde göreceğiz halkın tutumunu...
tuhaf bir durumdur. akp dediğimiz siyasi oluşum nedir ki çöksündür? popülaritesini kaybetmeye başlaması gayet normaldir. zira popülist kültürün temelinde hızlı tüketim yer almaktadır. ve akp de oportunizm siyasetinin sonlarına doğru gelmektedir. he gerçi malı götüren çoktan götürmüş, küheylanın beli ise yükten bükülmüş durumdadır. bu saatten sonra çökmek, kaybetmek, ezilmek, çıkmak, inmek... ne anlam ifade eder? tartışılır...

ve benim tekrar aynı şeyleri söylememe gerek yoktur. zira (bkz: #5064627) burada söylenmiştir.

ve (bkz: türkiye cumhuriyeti nin siyasetçi yetiştirememesi).
akp bugün lider sıkıntısı çekmektedir. bunun nedeni tamamiyle biat partisi olmasından kaynaklanmaktadır. kurumsallaşma yoktur orada. partiyi bir arada tutan tek şey recep tayyip erdoğan'dır. partide herkes ona biat eder fakat ondan sonra partiye kimin geleceği tamamen bir muallaktır. bir ikinci adam yoktur partide. bu yüzden recep tayyip erdoğan'dan sonra akp büyük ihtimalle parçalanacak ve çökecektir.
olsa da kurtulsak denilesi ütopik düşünce. *
birgün elbet olacak çöküştür. kurum çöker, zihniyet kalır beyler.
akp çöksün, bu zihniyet devam edecek ve aynı adamlardan oluşan, neredeyse aynı politikayı izleyen bir başka hareket doğacaktır. er ya da geç.
ama lider sıkıntısı çekildiğini düşünmek te biraz umut fakirliği oluyor.
tayyip erdoğan ne kadar zaman evvelden dedi ki "ölmezsek 2012 dönemi son dönemim olacak".
uzun süre önce bırakacağını açıklayan adam, yerine bir lider yetiştirmez mi?
yetiştirmeyi geçin, yetiştirdiği adamı hükümetin süresi bitmeden o koltuğa oturtmaz mı halka alıştırmak baabında?
bunları hep beraber izleyeceğiz.

erdoğan hayatta olduğu sürece akp çökmez gibime geliyor. olağanüstü durumlar haricinde tabii.
erdoğan'ın hayali de emekli olup bodrum'da domates yetiştirmek değildir.
akıl hocalığıdır. çoban sülü'nün kemal efendi'ye yaptığı gibi.
rte'den sonra olsa olsa gerçekleşecek olan durumdur.
yoksa yine halkımız kitleler halinde ona oy vermeye, vaatlerle inandırılmaya, ve susturulmaya(!) alışmış bir şekılde * o partiye oy vermeye devam edecektir.
türkiyenin çöküşüyle paralel olucak olaydır.
hayallerle yaşıyor bazı kemalistler.

edit:
(bkz: uuu beybi ne çok kemalist varmış etrafta)*
bu tip bir anda şişirilmiş balonların kaçınılmaz sonudur. tarihte ayakta kalabilmiş bir tek örneği de yoktur.
kurumsallaşma kelimesini idrak edememiş insan önermesidir.
akp'te kurumsallaşmadıysa artık kim kurumsallaştı?

not: akp'li olmadığımı belirtmek ne kadar acı verici. çünkü damgalanmak istemiyorum. doğruya doğru eğriye eğri diyemeyen insanlardan dolayı sürekli bir taraf tutmak ve açıklama yapmak zorunda hissediyorsunuz bu ülkede kendinizi.
(bkz: der untergang)
yakında gerçekleşecek olaydır. bir ara nasıl refah partisi zirveye oynamış dibe batmışsa, şimdi akp zirveye oynamasına rağmen dibe batacaktır. yalnızca abd'nin çıkarına dokunsun yeter. unutmayın ki kalkan kapitalisyonlar da geri geldi
yabancı devletlere tanınan diğer haklarda. eyse gerçekleri yazmaya gelmez mermer kafalı akpliler basarlar eksiyi.
kaçınılmazdır. nokta. büyük bir kısmının sonu da idam sehpası olabilir. ya da müebbet.
kurumsallaşmak kelimesinin anlamını bilmeyenler tarafından eleştirilen önermedir. zira kurumsallaşmak; mevcudiyetinin bir kişi veya guptan bağımsız olarak süreklilik kazanması anlamındadır. yani kurumsallaşmış parti veya şirketlerde, şirket veya parti kişiden daha büyüktür. daha önemlidir. kişiler gelip geçicidir asıl olan kurumdur. akp'de böyle bir durum yoktur. rte partiden çok daha önemlidir. ve partinin yaşayıp yaşayamacağı tamamen rte'ye bağlıdır.
bir kemalist rüyası. hiç düşünmüyorki türkiyeyi büyük bir ülke haline getiren bir partinin çökmesi türkiyenin çökmesidir. zira akp türkiye yi 79 yılda geliştiğinden daha fazla geliştirmiştir. artık yurtdışına gittiğimizde türkiye neresi diyen bir yabancı ile karşılaşmıyoruz. hava alanında üçüncü dünya ülkesi vatandaşı muamelesi görmüyoruz.