''Yakıp geçti bak bir yangın yaşadığım her anın acısı içimde,
Bir kanser ya da bir salgın hücrelerimde,
Bir gün solacağını bilen bir gül gibiyim açıyorum bak yine de,
Bir gün duracağını bilen bir kalp gibiyim atıyorum bak yine de..''
aynı zamanda seksendört grubunun eskimeyen parçalarından birisidir. geceleyin dinlerken sizi bambaşka alemlere götürebilir.
"...
Off yine kapalı tüm kapılar...
sor beni en uzak meyhaneye
sor da al cevabı var mıymış başkası?
sahibi olsun, yüreğimin
Hatam var elbet . ama asla büyük aşk
Ezdirmez kendini ezilmez…
Affet ne olur bu saf deli yüreğimi.
Ağla ağla ki sula kurak bedenimi
Olmadım ki senden başkası ile asla
Kastın mı var söyle bu cana?
Affet ne olur bu saf deli yüreğimi
Ağla ağla ki sula kurak bedenimi
Olmadım ki senden başkası ile asla.
Kastın mı var söyle bu cana?
Olmadı kalamadın mı yanında?
Sensiz bir hiçmişim ben aslında
Hadi gel gel kurtar acımdan…acımdan…
Sıcaklığın hep benimle yanımda…
Affet ne olur bu saf deli yüreğimi
Ağla ağla ki sula kurak bedenimi
Olmadım ki senden başkası ile asla
Kastın mı var söyle bu cana?
Affet ne olur bu saf deli yüreğimi"
Müthiş şarkıdır, mutlu adamı bile üzüntüden geberir hale getirebilir, getirmiştir.
Ayrıca rainbow'un the temple of the king'iyle aynı ritme sahiptir, ama bu şarkının değerinden bi şey kaybettirmez elbette.
"sen çölüme yağmur oldun... "
Sevdiğinizle arandaki özel şarkı bu ise o zaman daha çok koyar adama. Baba affet dedi ölmeden önce, affetmeyi öğretti. Son albümünde affetmeyi de öğretti öyle gitti baba. Bu şarkı neden sevgilinizle sizin şarkınız olur ki dimi amk? Yeri daha da bi ayrı artık bu eserin. Tam ayrıldık derken dediği yerden kırıldık. Birden gecem tutuyor ama güneş müneş yok amk. Her mısrasında anlam yoğunluğu... yine ağzımıza sıçtın baba. Aslında sen değil de baba haketmeyen kim varsa onlara müsade ettik, sıçtılar, siktir olup gittiler. Sen sadece dile getirdin hissiyatımızı.
affetmek artık yalnızca cinlerime kalmış denilen durum. öyle ya da böyle, ne affedilir bir yanı var, ne de bir mantığı var. yapılanlar ortada... şimdi yazar artık özel mesaj da kabul etmiyor ve sözlüğe de veda ediyor. bu durumda passion ne yapar ne der, kimse haber alamıyor. mevzu bu değil oğlum, sözlükte nadiren iki satır yazarım belki de. mevzu derin arkadaş... mevzu 17 yıllık bir mevzudur. bilemedin 20 yıl... bunun affedilir bir tarafı yok gibi gözüküyor...
kazancakis'in Zorba'sının en sevdiğim cümlesi, "insanız affet." madam ortans ölüm döşeğindeyken girit'in ileri gelenlerinden biri geliyor, " bugüne kadar senin hakkında ileri geri konuştuysam kusura bakma insanız affet", diyor. Ölüm döşeğindeki ihtiyar bir fahişeye söylüyor bunu. Onun affetmesi mühim çünkü. Tanrı zaten affeder, konsepti bu, bağışlayıcı olmak. ama en güçsüz olanın konsepti bu değil, onun elinde tek silah var, affetmemek.