bugün

bana bak acun efendi; simdi beni dinle beyim;

hadise gelen giden konuklarla güzel! türkçesi ile yayık yayık, lakayit lakayit konuşur... ses yok!
hülya o varoşdan bozma üslübu ile gelenle gidenle senli benli konuşur, çoğu zaman küstahlaşır, dengesizleşir... ses yok!
murat boz denen yeniyetme, gelen giden kızların kadınların alayına resmen sarkar, evli mi, nişanlısı mı var, erkek arkadaşı mı var bakmadan asılır, senden yine ses çıkmaz...

ama 22 yaşında hayatın tokadını yememiş dengesiz ve tecrübesiz bir kızcağız gelince, üçüncü cümlesinden sonra milyonların önünde rencide et! onu insanların önüne yem diye at... senin toplama jürin saygıyı hakediyor da, o yarışmaya katılan hanımefendiler, beyefendiler etmiyor mu? biz izleyiciler bu kadar saygıyı hak etmiyor muyuz?

olmaz beyim olmaz! eğer delikanlı adam olsan diskalifiye ettiğin yarışmacının görüntülerini banttan yayında yayınlamazdın...

şimdi iki ihtimal var! ya bu kız ve sen orada bir tiyatro oynayarak, reyting uğruna bizleri kandırdın;
yada gerçekten bu kızı bu şekilde rencide ettin ve onu yayınladın...

her iki durumda da çok da haysiyetli davranmamış adamdır acun ılıcalı...
simple present tense ile dünyayı dolaşmış kişi. yani ben izlediğimde sürekli o tense denk geliyordum...

sözlükler için ''saygı çerçevesinde olmayan eleştirilere ekip olarak gülüyoruz'' demiş, iyi de acun bey bunları söylerken bile sinirden gözleriniz doluyor neredeyse. ayrıca konuşmanın başında da ''her türlü eleştiriye açığım'' da diyorsun. bu ne yaman çelişkidir acun bey?

acun bey, sen buraları önemsiyorsun. çünkü burası anında görüntü... adam izliyor, sonra yazıyor bak şöyle oldu böyle oldu; beğendim-beğenmedim... söylemişsin zaten... yalnız o konuşmada ''siz yazacaksınız sözlüklerde, ben reytingimi ölçeceğim, sabahı beklememiş olacağım vs'' öyle küçümseyici bir tavır takınmışsın ama yakışmamış... gerçi senin terbiye sınırlarını bilmediğim için bir şey söyleyemeyeceğim... bu arada aleyküm selam, benim de sana selamım var...

var mısın yok musun'da neden hemen herkesin bir hikayesi vardı acun bey? neden çoğu kişi ağladı onu izlerken? ya da 20 (sanırım 20 idi, vallahi hatırlamıyorum tam) kutuyu açtırmak neden saatler sürüyordu? bizi neden psikopata bağlıyordunuz acun ben? altı üstü 15-20 kutu... istesen 2 dakika sürmez... üç beş yedi dokuz çat çat çat... aha bitti gitti... sonra hamdi bey bağlanır; kutunun ederi şu kadar, var mısın yok musun... olay buydu aslında... hepi topu 15 dakika...

ya da bu programda da âm bir çocuğu neden finale kadar getirdiniz? (halk getirdi deme arkadaşım bana, sen elemeden geçirmeseydin, hiç dert olmayacaktı)

elini vicdanına koy acun ılıcalı, âm çocuk sence gerçekten yetenekli miydi? yoksa var mısın yok musun'dan kalan ''ulan birkaç tane de hikayesi olan birileri olsun'' takıntın yüzündem mi getirdiniz o çocuğu oraya kadar? peki oylamayla o çocuk en yetenekli seçilseydi (hani söylüyorsun ya türkiye'nin en yeteneklisini arıyoruz-seçiyoruz diye) bir türk olarak hiç mi utanmayacaktın! burada mevzu âm bir çocuğun en yetenekli olması değil, buradaki mevzu çocuğun hem yeteneksiz olup hem de hikayesinden faydalanılıyor olunması... ben türk olarak yerlerin dibine geçerdim sayın ılıcalı! reyting midir rayting midir nedir, onun yüzünden benim ülkemde en yetenekli kişi darbuka çalıp şarkı söyleyebilen bir insan seçilmesine gönlüm razı olmazdı... ben dirseğimi yalayabiliyorum acun bey, bence bu bile ondan daha düzgün bir yetenek... ama sanırım bir kız çıkıp yalamış dirseğini, beğenmemişsiniz... neyse...

çok fazla izleyemedim programı... cumartesileri denk geliyordu bazen... işte siz elemeleri falan yapıyordunuz... şimdi sayın ılıcalı; sizi anlarım yapımcı sizsiniz. yani topun sizin olması kontenjanından jüridesiniz. peki; oynadığı hiçbir filmde oyunculuğuyla öne çıkamamış ve çıkardığı albümleri neredeyse hiç satmamış... bir ara sürekli televole'de gülben ergen ile kavga etmiş, show tv'de yaptığı şovlarında berbat ötesi bir sunuculuk yapmış olan hülya avşar'ı neye istinaden o jüri koltuğuna oturttunuz? olmayan oyunculuk yeteneği mi? yoksa olmayan sesi mi? yahu allah aşkına birkaç yorumunda hülya avşar'a dönüp 'ya gerçi sen daha iyi anlarsın' tarzında bir şey söyledin şarkı söyleyen yarışmacılardan biri hakkında yorum yapacakken... yahu hülya avşar kaç kere canlı şarkı söylemiş televizyonlarda? ses mi var, yeterli alt yapı mı var? ne müzik eğitimi almış? dün gece okan bayülgen'in programında gördüm; asuman dabak ile kendini kıyaslıyordu ağlama yeteneği konusunda... yok ben şöyle oyuncuyum falan diyordu... o megalomanlık da değil artık, o tamamen tükenmişlik... hiç aynaya bakmadan, oyunculukta asuman dabak ile konuşuyor... neyse dağıtmadan, evet hülya avşar neden jürideydi sayın ılıcalı?

bir de uzun saçlı amca vardı orada... yönetmenmiş sanırım... hakkında çok fazla bilgim yok (hatta hiç yok), yorum yapamayacağım dolayısıyla...

ha bana kalsa; senin de o jüride işin yok... insanların yeteneklerini değerlendirebilecek yeterliliğe sahip misin acun bey? dur bekle, bir daha oku... evet acun bey, bilhare bunu da açıklarsanız sevinirim...

ha bak, hülya avşar'ın yetenekleri hakkında söylediklerimi 'sinema ya da müzikten anlayan' herhangi birine sor, aynısını söyleyecektir zaten sana... senin için söylediklerimi de; sen kendine sor...

şimdi toparlayalım acun bey;

hani sürekli teşekkür ettiğiniz seyircilerinize biraz itirafta bulunsanız;
deseniz ki mesela;
ben türk halkını çok iyi analiz eden bir ekip kurdum ve bu şekilde insanların dikkatini çekerek, yarı gerçek yarı sahte hikayeleri olan insanları televizyona çıkartarak, türk halkını ekrana bağlıyorum... der misiniz? ya da bunu yapmadığınızı iddia edebilir misiniz sayın ılıcalı?

o jüri koltuğuna; yapımcı olmasa özelliğiniz dışında hangi özelliğinizi de hesaba katarak oturdunuz? hülya avşar'ı neden jüriye dahil ettiniz? hülya avşar'ın yeterliliklerini söyleyebilir misiniz sayın ılıcalı? uzun saçlı abi'ye lafımız yok, kendisini tanımıyorum... araştırsam belki çıkar bir şeyler ama gerek yok... sen bunları alnının akıyla cevapla, ben o adamı da araştırırım, sen sıkma canını...

evet acun bey, terbiye sınırlarınızı bilmediğim için, kendi terbiye sınırlarım dahilinde sizi eleştirdim... umarım buna da kızmazsınız yoksa türk halkı olarak sizin hiç eleştiri kaldıramadığınızı düşüneceğiz, üzüleceğiz sonra falan filan...

iyi geceler ve bol ratingler dileriz sayın acun ılıcalı, sizi seviyoruz (ben ve kendim)...

büdüt: uzun saçlı abi, yönetmen değil reklamcıymış ve adı ali taran imiş. uyarılar için teşekkürler.
ali taran'a ''yaptığı etik değildi. ondan programa almadım'' deyip evlilik dışı ilişki yaşayan adam.
uludag sozluk'u begendigini soylemesinin akabinde, yalnizca 3 dakika icinde olaya dair 4 farkli baslik acilmasi ile endiseye dusurmus insan.

bugunun gundemi de belirlendi. gun sonuna kadar olaya dair 98 cesit baslikla kutlariz artik bunu da.

yiyin gari.
canlı yayında sırf repçi çocuk üzülmesin die saçma bi şekilde 'istediğin bişey var mı' diye sorup ailesini rencide etmiştir. 'daha iyi bir okulda okuma imkanın varmı' sorusunun üstüne 'okulumdan çak memnunum' cevabını alarak dumura uğramıştır. böyle şeylerin yayın dışında özel olarak halledilmesi taraftarıyım efenim. yakıştıramadım..
bana dünya genelinde en uyanık en kurnaz 500 insan say deseler. abartmayın lan ibneler derim. peki madem 5 kişi say deseler, muhakkak birinde bu elamanı zikrederim.

çünkü adam gerçekten işin ehli. nabza göre şerbet vermesini çok iyi biliyor, insanları çok iyi çözmüş. fazla ülke gezmesinin çok kişilerle muhatap olmasının payı illaki vardır, lakin kitleye hitap etmesi, onların hoşlandığı, onların kızdığı, onların güldüğü şeyleri çok çok iyi bilmesi ve yeteneğini bu şekilde kullanarak paraya para dememesi de durumu özetliyor.

yayınladığı programa çıkan yarışmacıları özenle seçiyor. insanların hoşlanacağı kişiler olmasınA,( kah acınacak, kah gülünecek tipler olmasınA, itici fakat kanal değiştirtecek kadarda gıcık birisi olmamalarına ) özen gösteriyor.

örneğin geçenlerde yetenek yarışmasına ıslık öttüren bi amcayı koymuştu. amcam ıslık öttüre öttüre şarkıları mırıldanıp durdu. evet bildiğin şarkıları ıslık öttürerek söylemeye çalıştı. acun'la hülya'da yarılarak bunu izledi. tüm izleyiciler kahkahalarla bu amcaya güldüler. sonra 3 beş dakka bu amcanın geyiğini yaptılar. tv karşısındaki sen, ben, o, bu, şu da güle güle karnımız şişerek bunu izledik.

peki sizce bu amca nasıl oldu da binlerce insanın arasından füyttt füüttttttt diyerek elemeleri geçti . nasıl oldu da milyonların önüne ıslık öttürmek için çıktı?

sebebi çok basit; çünkü sonrasında komedi olacak. espirilerin ardı arkası kesilmicek. izleyenlerin gülerken çeneleri ağrıcak...

adı üzerinde yeteneksiz siniz demeyin. diğer yarışmalarında da durum hep böyle olmuştur. o taner'i bulmak kolay mı sizce ? nihat doğan'ı çıkarma fikri. ve şimdi adriana lima!!!!!

işin özü kim ne derse desin acun ılıcalı kesinlikle ve kesinlikle doğal bi insan değildir. yapmacıktır. kukladır. halkın kuklası.

acaba her iki kişiden birisinin oy verdiği tayyip erdoğan'ın değilde çok yakın bi akrabasının annesi ölseydi yine böyle programını iptal eder miydi?

veya; başbakan başka birisi olsaydı.

neyse, o çok zeki birisi. o bunları da çok güzel cevaplar. sen ve bende ayağa kalkıp acun acun acun diye alkışlarız.

akşam olur yine onu açar izleriz. kesesine 2 kuruş daha koyarız. ve merakla bekleriz acaba bu gün hülya'ya ne laf sokacak, bizi nasıl güldürecek diye.
yine utanmaz bir sekilde medya'ya gozdagi vermis sevimsiz...kendisini elestirenleri tehtit eden, bosanmasini haber yapanlardan uzeri kapali hesap soracagini soyleyen bu adam, allahbilir esine daha neler yapmistir.
kadin calisamazmis, mini etek giyemezmis.
ama acun'un birlikte oldugu kadinlar nedense tam tersidir.
boyle adamlardan nefret ediyorum.
madem acik sacik bakimli kadin istiyorsun, o zaman esini neden farkli yasamasi icin baski altinda tutuyorsun?
cunki muhafazakar bir adam imaji cizmek istiyorsun.
bundan cikarin var ama gizli sakli baska bir hayat yasiyorsun ve bunun ortaya cikmayacagini saniyorsun.
ya sen ne rezil bir adamsin?
3 tane kiz cocugu var bu adamin ve bu seviyesiz baba yuzunden omur boyu problemli insanlar olacaklar.
elin kizlari ile gecirdin zamanin yarisini cocuklarina ayirmaya tenezzul etmeyen edepsiz baba.
dilerim bir gun her seyini, ununu, parani ve var olan her seyini kaybedersin ve kimsenin yuzune bakmadigi gunlerin olur.
zavalli ve ezik bir adamsin.
para ile her seye sahip olacagini dusunen, para ile insanlari susturacagini sanan aptal bir zavalli.

tanem'le yasadikkklarinda gercekti ve sen bu ortaya cikacak diye cok korkmustun.
merak etme artik dogru oldugunu biliyoruz.
o zamanda esinin adini bir kere anmamis, varsa yoksa tanem diye tuturmustun. guya onu korumak istiyordun.
rezil adamin tekisin velhasil.
topla pilini pirtini yok ol ortadan.
Masterchef adlı programa Uğur adlı bir yarışmacıyı alıp 10 yıl önceki entrylerinden dolayı twitterdan diskalifiye ettiğini duyurup, programında reyting rekorları kıran; sonra çocuğun pişman olup hıçkıra hıçkıra ağladığı dakikaları da programında yayınlayarak reytingini ikiye katlayan kişi. bu kadar işte. başka bir şey de değil.
rte'nin annesine saygı göstermek için yarışmasını erteleyen adam. şehitlerimiz için hiçbir yayını ertelememişti halbuse. para sen nelere kadirsin.
ailemden çok kendisini gördüğüm şahsiyettir.
yetenek sizsiniz in formatını almak istediğinde, format şirketi sen kimsin, referansın kim gibisinden bir soru sormuş. genç oğlan cevap olarak "al telefonu türkiyeden herhangi bir numarayı çevir ve beni sor" demiş.

şimdi düşünüyorumda ya o adamlar arasaydıda tesadüf bu ya telefona erol köse çıksaydı eyvah eyvah 3 .

severek izliyoruz acun.
uludağ sözlüğü övdüğü için birçok sözlük yazarı tarafından eleştirilen, kabul et-etme başarının ve paranın gözüne vurmuş kişi. şahsiyeti hakkında tek diyebileceğim; yurdum insanının sevdiği tipte, sıcak kanlı ve sempatik bir kişiliğe sahip. hepsi bir tarafa her konuda düşüncesini dobra dobra dile getiren birisi.

şimdi bu adam bu sözlüğü övdü ya?.. ben bu adamı eleştirirsem ne kadar entellektüel bir yazar olduğum ortaya çıkar!.. mantığında ki birçok yazarı da ortaya çıkarmıştır. daha önce bu adam hakkında hiç entry girmemiş birçok kişi gelmiş bugün; -ne zekisi, ne başarılısı lan, bundan adam olmaz.. tarzında kusmaya çalışmış. yani arkadaşlar biraz komik olmuyor muyuz allaseniz? yani ekşi sözlükte bu adam eleştiriliyor diye bu adam uludağ'ı övmüş? bababababa, yani götüme engel olamıyorum arkadaş. ne bu yani, okan bayülgen yıllardır ekşi sözlüğün ayan beyan reklamını yapıyor ama ben bir tane ekşi sözlük yazarı görmedim ki; bizi neden övüyor lan bu adam.. derdine düşsün.

yani bu adamı eleştirebilirsin, ekşi sözlükte sayfalarca olduğu gibi. ama buraya gelipte -vay efendim ekşiden nefret ettiği için övdü de. -öc alıyor da. lan acun'un çok mu sikinde ekşi sözlük, uludağ sözlük. adam iki kelam ediyor, uludağ sözlük kendinden geçiyor. demek ki neymiş? bu adam etkiliymiş. o zaman fazla gevezelik etmeye gerek yok.

edit: bazı arkadaşlar, acun ılıca'lının yaptığı programların kaliteli olup-olmaması konusunu, acun'un başarılı-başarısız olduğu ile özdeşleştiriyor. yani işi özü şu ki; bu adamı her yönden eleştirebilirsin ama içi boş, başarısız bir yapımcı deme! çünkiüi komik oluyorsun.
survivor yarışmasında kavga olunca hemen araya girip '' susun beyler. ne oluyor burada? karşılıklı diyalog istemiyoruz. kavga kesinlikle istemiyoruz. bir daha yapan diskalifiye olur '' diyen ama buna keza her fragmanda kavga görüntülerini veren ve bu görüntüleri ''birazdan'' diye tv nin tam ortasına not düşen, hatta o bölümler geldiği zaman reklama girip paracıklar kazanan, dedikleri ve yaptıklarıyla inanılmaz tezatlıklar oluşturan samimiyetsiz ve kurnaz biridir.
"yeni tanıştığın insana siz denir, 'sana' bunu öğretmemişler galiba." acun ılıcalı.
"ben programımda kadına bağıran erkek istemiyorum" demiş ve güzel de demiş.

ama sormazlar mı adama "karın ve çocukların varken başka bir kadınla birlikte olup çocuk sahibi olurken eşinin psikolojisini düşünmedin mi?" diye.

haspama bak sen. hem eşini aldat hem de gelip televizyonda "kadına bağıran erkek istemiyorum" de...
televizyonculuk bu işte, omurgasız olacaksın.

edit: sinirliyim.