8 temmuz 2006 uludağ sözlük tv makinası zirvesi

    110.
  1. ancak dönülen zirvedir..önemli birkaç şey söylenip gerisi sonra anlatılacaktır..natalia'ya hayvani tezahüratı biz yapmadık, onlar 34730 du öncelikle.okan bayülgen'in hülya avşar'a "araba yollayalım mı?" esprisi bizzat fth'den alıntıdır..tam o sırada önümüzden geçiyordu da orda duydu..bunların dışında programın başından sonra bütün pankartlar toplandı yani bizle alakalı değildi durum ama biz beyaz "www.uludağ sözlük.com" yazılı pankartı vermedik * dolayısıyla programın sonunda iyi iş yapmış o duyduğum ve okuduğum kadarıyla..bizim ekşiye kesinlikle laf atma gibi bir teşebbüsümüz olmadı ama onlar maalesef gereksiz bi pankart açtılar "gazoz mu sözlük mü belli değil" gibisinden biz de "ekşiliği az, asiti fazla sözlük" yazarak cevabımızı verdik..sonra da bazılarımızca paris hilton'a benzetilen biraz fazla dekolteli bir sarışın bayanın * bize karşı "ekşi sözlük kutsal bilgi kaynağı, taklitlerinden sakının!" pankartı açmasından sonra da "paris hilton, taklitlerinden sakının! pankartımızla da cevap vererek,* * * * afedersiniz ama haddimizi aşarak(!) ekşicilere ayar üstüne ayar verdik..ha bir de top sakallı, gözlüklü, biraz orta yaşlı bir eleman vardı o grupta..pek gazdı, tip tip baktı sürekli filan, anlayamadık gitti..okan bayülgen de bize ayar vermedi hiçbir şekilde..ne öksürüyorsun? lafı benim * önümdeki kızaydı..susun lafı da 34730'aydı..zira biz doğru düzgün oturduk, eğlendik, kalktık..çok profesyoneldik yani..* ha devedikeni pankartı biraz basçı arkadaşın gözüne soksa da, sorun olmadı..hatta bir ara bizim pankartı aldı eline kaldırdı filan..bizden alkışı da aldı zaten hemen..ben seviyordum o adamı zaten, bugün daha da bi sevdim..hoplayıp zıplıyor filan sevimli bi adam..* her neyse konu dışına da çok pis çıktım..program çok güzeldi güldük, eğlendik, yapabildiğimiz kadar reklamımızı yaptık *..her ne kadar 34730 natalia'ya tezahüratlarıyla bizi biraz bastırsa da * biz de ekşiyi bastırdık..ha bir de gerçekleri tarih yazar tarihi de gönül yazar tezahüratı bizzat bizim hatta salça'nın eseridir..neyse sonra halı saha maçı, çorbacı, eve dağılmalar falan derken bitti işte..kalanını da diğer yazarlar yazsın artık..iki gün üst üste bu kadar bomba zirve yoruyor insanı tabii..bu zevkten mahrum bırakmayalım hem onları..
    44 ...
  2. 128.
  3. şimdi!
    televizyon makinasına gidip saatlerce ayakları uyuşana kadar oturan yazarlar için,
    alkış istiyorum!
    bu da yetmezmiş gibi sabah 4-5 arası halı saha maçı yapan yazarları alkışlıyoruz!
    çorbadan, pideden tadanları alkışlıyoruz!
    alkış istiyorum!
    uykulu gözlerle eve girip yatmadan önce sözlüğe bakan yazarlara.
    uludağ sözlük!
    hayattan zevk alanlara! * *
    14 ...
  4. 111.
  5. zaten hersey anlatılmış desem de yine de birkaç ekleme de ben yapmak istiyorum. öncelikle herkes bakkala gider gibi dogan tv centeri bulduysa da biz arabamızın muhteviyatında bulunan sayın montajelemanı sayesinde herkesten erken cıkmamıza rağmen herkesten daha geç vardık. kapıda bizi karşılayan sarışın ve mini etekli güzel bayanın "ohhh uludagsozluk gelmiş, ben de sizleri dört gözle bekliyordum, aaa sen devedikeni misin, lütfen seninle bir resim çektirelim" demesiyle zirvenin benim açımdan gayet güzel geçeceğinin bir göstergesiydi**. yerlerimize geçtiğimizde uludagsözlük olarak bas gitaristin hemen yanından sadece ben tribünde oturmak koşulu ile ön saflarda yerlere dizildik. önümüz sağımız solumuz bir çok internet sitesi ile dolu olduğu halde pankart konusunda en hızlı davranan da yine bir olduk. verilen ayarları anlatmıyorum zaten hepsinden bahsedildi. ammavelakin montajelemaninin natalia ya uçaksavar füzesi gibi kilitlenmesinden, fth nin okan bayülgen hadi dese fırlayıp showu devam ettirecekmiş gibi hazır ve nazır beklemesinden, canın saatler geçtikçe aynı pozisyonda oturmasınn verdiği acının yüzüne bir hüzün bulutu olarak yansımasından, arjen robbenin güzide kasacıya efsane bakışı ve aralarındaki saniyelik ama bir o kadar derin, bir o kadar içli ve bir o kadar masum göz temasının bir sonucu olarak birbirlerine iki aşık misali kollarını uzatışlarından, salcanın kendisine gönül yazarı kazandıran o efsanevi tezahüratı sonrasında maruz kaldığı keskin ve cazibeli bakışlardan, montajelemani ile benim gece boyunca gözümüze takılan bayan izleyicilerin hep aynı kişiler çıkması ve akabinde zevklerimizin aynı olmasına kanaat getirerek mutluluğu o zaman neden dışarıda arıyoruz sorgusunu gerçekleştirmemizden, apandisitin paris hiltonun takliti ile girdiği müthiş gözsel soğuk savaştan ve ardından paris hiltonun gardının düşerek kendini salmasından, atan alir sporun ilk defa olarak o boy ve cüssesi ile bir mekanda görünememesinden,benim pankartı kaldırırken işi biraz abartıp farketmeden gitaristin kafasının önüne tutarak reklam işinde çığır açmamdan ve ne 34370 gibi magandasal, ne ekşi gibi sağa sola ayar verme telaşı içerisinde, ne diğer internet sayfalarından gelenler gibi pasif, gayet aklıbaşında, gayet modern ve aynı zamanda girişimci bir şekilde sözlüğümüzü temsil etmemizden bahsedebilirim ki bahsettim zaten.

    aaa nasıl unuturum;
    1. ismini hatırlayamadım ama beyaz gömlekli bayan konuk gerçekten de çok harikulade imiş.
    2. senay gürler kafaların arasından gözlerimin içine bakıp bana el sallayarak gülümsedi ki başka kimseye yapmamıştır.
    3. natalie nin elf olması konusunda hemfikirimdir.
    4. gönül yazar adresimizi almıştır, yakın zamanda yazar bile olur.
    5. hakan peker brezilyalının içine düştü, ayıptır günahtır yaşın kaç başın kaçtır.
    6. behcet kimdir.
    7. suat suna canlı çok güzel söylemektedir.
    8. güzide kasacı efsanedir, hayatında bu kadar tezahurat almamış olup mest olmuş bir türlü gidememiştir. arjen robbenin telefonunu da almıştır.
    9. nergis kumbasar her zamanki gibi gayet kibar, gayet ağırbaşlı ve hanımefendidir.
    10. bas gitarist kafa adamdır, pankartımızı kaldırmıştı, bu jestine karşılık ben de onun gitarını kaldırmak istemişimdir olmamıştır.
    11 ...
  6. 113.
  7. efendim öncelikle resmi katılımcı listesini vererekten başlıyorum sözlerime,

    lock
    salça
    arjen robben
    montajelemanı
    don kişot
    can
    atan alır spor
    devedikeni
    fth
    özsaycan
    kendine iyi bak deme
    alpertini
    msnden devam edelim
    cino_74
    cutcut
    grand ekinoks
    alwayssleepy

    şöyle ki bu yukarıda adı geçen herkes benim gözümde çok büyük bir iş yapmıştır. sonuçta oraya gidilip sitenin adını duyurup herhangi bir ayar yenmeden, hatta sağa sola ayar verilerek program bitirilmiştir. malum topluluğun yapabildiği tek şey ise "sözlük mü gazoz mu?" yazmak olmuştur ki bu 3 yaşındaki bir çocuğun yapabileceği seviyede bir çıkıştır. benim o "yüce" insanlardan beklentim ya hiçbir şekilde bir şey yapmamaları ya da adam gibi bir ayar girişiminde bulunmalarıydı ama ikisini de beceremediler. aslında bizim onlarla herhangi bir problemimiz de yok. madem o kadar mükemmelsiniz, ki aklı başında her uludag sozluk yazarı da sitenizi senelerdir takip edip beğenen insanlardır, her entrysinin altında "feci şekilde bir ekşi sözlük klonudur" ibaresi bulunan bir oluşuma bu kadar sinir yapmanın sebebi nedir anlamak çok güç. öyle bir sinirin varlığının nereden çıkarıldığı sorulacak olursa cevap 8 temmuz 2006 uludag sozluk tv makinası zirvesi esnasında orada bulunan yazarlarının kendilerine en yakın oturan uludag sozluk yazarı olan şahsıma attığı bakışlardır. neyse efendim montajelemanı kişisiyle natalia' yi paylaşamasak da*, önümüzden geçen okan bayülgen' e "okan hülya ya da araba gönder" şeklinde bağırmamdan sonra o lafı kullanıp alkış alan okan gelip bana teşekkür edip halimi hatrımı sormasa da*, o kadar saat oturmaktan oluşan bacak ve bel ağrılarım şiddetli de olsa, "gerçekleri tarih yazar tarihi de gönül yazar" demekten giden sesim sebebiyle şu an konuşamıyor olsam da katılmaktan aşırı derecede kayif aldığım zirve olmuştur. bundan sonra da her türlü programa gidilip her türlü reklam yapılcaktır. her şey uludag sozluk için' dir.
    10 ...
  8. 109.
  9. bascı arkadas sag olsun pankartımızı kaldırdı bi ara, hatta cevirdi baktı "bu ne, yanlıs bir sey olmasın" diye. ama biz hemen uludagsozluk dedik, "tamam o zaman" dedi.
    arada muhabbet de etti bizimle, o da insan, onun da ihtiyacı var.
    natalia'nın insan olmadıgına oy birliği ile karar verdik.
    gonul yazar da ne hikmetse eger ikide bir bizim sozluk pankartına bakıyordu. anlayamadı once heralde. ama daha sonra anladıktan itibaren destegini esirgemedi.
    hakkı devrim'e gelince, zaten babacan bir adam, bunu bir kez daha kanıtladı. gecnleri koruyan bir kaç lafı vardı da şimdi hatırlayamdım.
    hakan peker, klasik hakan peker'di.
    siyahi güzelle bir güzel dans etti, hatta arada güzel hareketleri vardı. yazık kızcagız da naapsın gülmek zorunda. *
    suat suna agır baslılıgını bir kez daha gozler onune serdi. çıplak sesi * ile okudugu sarkılarında sesinin ne kadar temiz ve güzel oldugunu stüdyoda daha bir güzel gorduk.

    programın en basında kabak gibi 3 tane pankartımız gozuktu, "http://www.uludagsozluk.com" ; diye.
    programın sonunda da "okan bayulgen" eski sozlukten sonra bizim adımızı da soyledi + pankart ekranda gozuktu.
    eksi'ye ayar vermek zorunda da kaldık ama naapalım, onlar kasındı.
    sen orada bir sürü yaratıcı taraftar varken, kısacık aklınla kalk da "gazoz mu sozluk mu belli diil. bkz: cakma sozluk" yaz. biz de alkısladık bize boyle guzel bir pankart actıkları icin. ama yakısmadı onlara.. aslında cok yakıstı da neyse.. hemen buna cevap geldi. hatta biz pankartımızı hazırlamıstık *. ve hemen kaldırdık pankartımızı. "asiti fazla, ekşiliği az sozluk". güldüler tabi, baska yapacak bir seyleri yoktu cunku.
    hele bir de cakma paris hilton olayı vardı ki tam komediydi.
    boyle guzel giyinmiş bir kızımız * *, malum en onde oturuyordu. kalkıp bir ara bize dogru pankart kaldırdı. "ekşisözlük taklitlerinden sakının" ama o da bilmiyordu tabi yaratıcı taraftarların orada oldugunu. nereden bilsin ki abisi. * ve hemen bizden ayarı aldı, "paris hilton taklitlerinden sakının". ben pek kıza bakmadım ama * bakanların soyledigine gore kız bizim pankarttan sonra bir daha gulememiş. * *

    tv makinası zirvesi genel olarak boyleydi.
    sonrasında 3 araba dolusu insan malum 8 temmuz 2006 istanbul bursa futbol maci'na gittik.

    ben ve ozsaycan bursa ekibinde gorev aldık ve farklı kazandık. * *

    sabah ezanından sonra biten mucedelenin devamında aynı 3 araba * * olarak herhangi bir çorbacıya gittik. corbalarımızı içtikten sonra da pidelerimizi yedik, ayranlarımızı içtik ve yavastan kalktık.
    sağ olunlar, devedikeni, arjen robben ve lock ulasımda buyuk yardım ettiler.

    işte boyle gecen bir gece ve sabahıydı 8-9 temmuz.
    uludagsozluk için bir sey yapabildiysek, ve bunu yaparken de katılan herkes eglendi ise ne mutlu bize..
    8 ...
  10. 105.
  11. yeterince reklam yaptırılmadığından kelli okan bayülgene kıl kaptırmış zirve olmuştur..
    aptal aptal sitelere yarım saat arıyorlar bize gelince uludaa sözzük nokta kom!..

    dallama,sende...
    7 ...
  12. 19.
  13. çarşı iznine çıkmış askerler gibi 20 erkek gidilmesin diyerek bağyan arkadaşlara çağrıda bulunduğum zirvedir. *
    6 ...
  14. 135.
  15. bursa takımının istanbul takımına itelediği maçı da içine kapsayan zirve. arjen robben, ümit, devedikeni, lock gibi istanbul takımında oynayan yazarlara selam ederim. sözde bursa'ya rövanşa geleceğini iddia edenlerden, hala ses seda çıkmaması ise şaşırtıcıdır..

    sonrasında kaşarlı domatesli pideler de süper olmuştu.

    hey gidi günler hey..
    6 ...
  16. 2.
  17. okan bayülgen'i ayar manyağı yapacağımız gündür. *
    (bkz: iple cekmek)
    8 ...
  18. 20.
  19. THE KENENiN NE işinin olduğunu merak ettiğim, ayrıcana bağyan yazar yoksa askaraydan tanıdıım bir iki hatun ayarliim * şeklinde destek vereceğim zirvedir.
    ayrıcana belkim ünlü olurum lan. okan zaten cücenin teki...
    9 ...
© 2025 uludağ sözlük