en az slumodg kadar ilgiyi hak eden ama hintçe çekildiği için gereken ilgiyi pek görememiş bir underrated film. Hem komik hem duygusal hem de öğretici güzel bir film. uzun ama zamanın nasıl geçtiğini anlamıyorsunuz.
hindistan da öğrenci olmanın nasıl birşey olduğunu anlatıyor. klişe dansları haricinde sıkılmayacağınız bir film. imdb zaten 8.3 vermiş ve haketmiş bir film.
orjinal dili inglizce-hintçe karışık olan filmdir. bu filmi gördükten sonra türkçe'nin durumu çok iyi dedim hintçe'nin yanında. ya da hintçe gerçekten öyle bir dil mi? ama bir gerçek var güzel film yapmış adamlar. all is well.
Tek kelimeyle mükemmeldir.Yeri gelir kendinizi gülerken yeri gelir kendinizi duygulanırken bulursunuz ve film bittiğinde "vay be" dersiniz.
(bkz: adı duyulmamış mükemmel filmler)
güzel filmdir; eğitim sistemi ve ailenin beklentisine dair göndermeler bizlere çok benziyordu bu yüzden izlerken üniversiteyi bitirmiş olmaktan başka problem yaşamadım ve sıcak buldum. yeşilçam ile hollywoodu birleştirseniz böyle bir şey çıkardı herhalde ortaya. gereksiz danslarını ileri alınca da nasıl geçtiği anlaşılmıyor zaten dansları sevmeyenler öyle yapsın çünkü bir müzikalde olduğu gibi konu ile alakalı şeyler söylemiyorlar ki kaçırasınız. tabi bu söylenenler ışığında bir kore filmi gibi çok gülmeyi yada finalinde ağlamayı da beklemeyin. sevmediğim yanı ise bazen abartıya kaçan sahneler ve replikler oldu. https://galeri.uludagsozluk.com/r/138561/+
izlediğim en güzel, en keyifli filmlerden biridir. 3 saate yakın bir süre olmasına karşın bir dakika sıkılmadığımız filmlerdendir. filmi hiç duymamış olmama rağmen, internet sitelerinde aldığı yüksek notları görerek izleyeyim bari demiştim, iyi ki izlemişim, herkese tavsiye ederim.
hayatımda izlediğim nadir filmlerden biri. ezberci ve dayatmacı bir eğitim sisteminin insanları nasıl körelttiğini en iyi örnekleriyle anlatan filmdir. kesinlikle izlenmeli. 2 saat 45 dakikanın nasıl geçtiğini anlamazsınız.
hayata yön verebilecek, hayatlara yön verdirtebilecek filmlerden.
şimdi benim bakış açımdan bakmanız da önemli. mesleğim* gereği bu filme daha farklı bakmış olabilirim.
evde tek başıma izledim bu filmi, ertesi gün götürdüm okula ve diğer tüm öğretmenlere de izlettim.
--spoiler--
filmdeki mesajlar 'sivil' olarak ne kadar etkileyici ise de, bir öğretmene verdiği mesajlar açısından daha önemli, daha vurucu.
'muhammed ali'yi babası şarkıcı olması için zorlasaydı? ya da micheal jackson'u boksör olması için kursalara yollasalardı dünya nasıl bir yer olurdu?'
bu soru bir öğretmen için çok önemli. ben öğrencilerime matematik öğretirken bazen kendimi kaybetip:
'bunu öğreneceksiniz! bu sizin ileride evleneceğiniz kadını, altınızda olacak arabayı, içinde oturacağınız evi belirleyecek!' dediğimi hatırlıyorum.
evet 'sistem', bu. ama öğretmen olarak sistemi arkamı alıp hunharca öğrenciye saldırmaktansa, sistemi kendi istediğimiz yönüne çevirmek de (çevirmeye çalışmak da) var. sisteme karşı öğrencinin yanında olmak da var.
en azından ''sistemin düzeltmeye çalışacak, 'insanı önemseyen, kafalarını sikmemeye çalışan' hale getirmeye çalışan öğretmenler'' de yetiştirebilirim bir öğretmen olarak.
bende bu fikri yeşertmişse bu film güzeldir.
neyse, zaten ''sonuncu sorusu 'kompozisyon' olan sınavlar'' gibi bir kabusu olan ben için bu yazı bile çok çok iyiydi. daha fazla uzatmamalıyım.
--spoiler--
not:
öğretmenseniz kesinlikle izleyin ve yorumunuzu bana söyleyin, lütfen...
izlediğim en iyi film diyebilirim, bir an kendinizi gülümserken,bir an bir şeyler üzerine düşünürken, bir an gözlerinizi dolmuş bir şekilde bulabilirsiniz.
all is well diye bağırmak gelir içinizden.
sabahleyin feysbukta sıkça dolaşan bir video izledim. 1 dakikadan biraz fazla olan videoyu görünce tebessüm ettim. videonun sonunda da 3 idiots yazıyordu.
gogıla arattırdım, buldum işte, bu bir filmmiş.
partlara baktım götüm yemedi önce izlemeye 9-10 tane yirmişer dakikalık part. sıkılırım diye düşündüm ilk partta kapatmaya yeltendim, hele bi dur dedim sonra biraz daha izleyeyim. sonra peyderpey filme ısınmaya başladım. sanırım 5. parttan sonra kendimi fena kaptırdım.
sevgilim arıyor açmıyorum, mesajlara yarım saat sonra, part değiştirirken cevap yazıyorum o derece olmuşum. yatağımın hemen yanında bulunan masanın üstü bira şişesi dolu, fıstık, sigara gırla giderken, onları bile ihmal eder oldum.
filme öyle kitlenmişim ki üzerine yattığım kolum karıncalandı, sırt üstü yatar pozisyona geçtim.
sürekli gülerek ve hayretle izlediğim filmin, sonlarına doğru ağlamaya başladım yemin ederim göz yaşlarım yastığa şıp şıpp dökülmeye başladı. 3 ayrı sahnede ağladım, ki hayatta sulugöz biri değilimdir. annem girdi bir ara odaya napıyorsun dedi, aklıma soğan doğruyorum, toz kaçtı lafları geldi ama; mekana uygun değildi bu klasik yalan. sigara dedim sadece... dumanı yaktı da.
zubi dubi zubi dubi pum paara.. dilime dolandı ama kimseye açıklayamıyorum. * keşke bu dans olaylarını yapmasalarmış diye düşündüm bu şarkı başlarken ama sözleri çok güzel ve gündemdeki şarkıları aklımdan silmeye yetti. belki de izlediğim en anlamlı filmlerden..ol iz vel.
bir yandan kahkahalara boğarken diğer yandan gözümde yaş bırakmayıp aynı zamanda en kallavi mesajlar veren bir hint şaheseri.
ah "çakma ranço" nasıl da beş para almadan o kelli ferli prof'lara hikmet dersleri veriyorsun. dünyanın kaç bucak, kuru bilimin nasıl bir hiç olduğunu adeta kafalara vura vura garkediyorsun. raju ve ferhanın yanında keşke beni de çetenin bir elemanı olareak alsaydın da şu dünyanın kıçına beraber tekme sallasaydık..
vücuda serotonin simule edici etkin bir madde gibi film, 3idiots. rengarenk, her duygu var. izlediğim her filmin ilk 15 dakikası benim için çok önemlidir ve izlediğim diğer bütün filmlerde hep zamana bakmışımdır bitse de gitsek havalarında. ama bu kez öyle olmadı. 3 saat gibi uzun süreli bi film olsa da, bu defa öyle olmadı.
bir film izledim hayatim değişti sözlerine pek inanmazdım fakat, bu filmden etkilenip hayatını bir nebze de olsa değiştiren insanlar vardır bir yerlerde.
Kesinlikle on numara bir film, izlememiş olanlar an itibariyle okumayı bırakıp izlesinler hemen.
bir arkadaşın "çok komik film olum" önerisiyle seyrettim. salt bir komedi filmi olacağı yanılgısına düşmüştüm ama, öyle değilmiş. komedi, dram, sistem eleştirisi, herşey var filmde. burada spoiler falan verip kafa sikmek istemiyorum, hem gülecek hem hüzünlenecek hem de düşüneceksiniz bu filmde. Favori filmlerim arasına kesinlikle girdi, hint sinemasınada bakışımı iyiden iyiye değiştirdi bu film.