bugün

düzen,yol,yöntem,düzen,model,tip ve şekil.
*
+sınırlarıdışıyla madde ve enerji alışverisi yapmayan kapalı bir hacim
+incelenen özel bir malzeme kütlesi
+ilgilenilen evrenin özel bir parçası
+bileşenleri aynı fakat bileşimleri farklı olan mümkün alaşım serisi.
var olabilmek için yokluğunu kabul etmen gereken ortam. ya da kabul ettirilen, uydurulan. hayatı kolaylaştırmak için yapılan tercihlerin aslında hayatı daha da çıkmaza soktuğunu farkettiğin an çok afedersin siktiri çekmek geliyor içinden. dön dur dön dur dön dur..farketmeyi reddeden ile farkeden kişi arasındaki ince çizgi delirme eşiği.. başlıcam böyle işin içine en sonunda ben..
iddaa'da kazanma olasılığını artırmak için oynan oyun.
tabi olasılığı artırdığınızdan daha çok para verilir.

(bkz: sistem 1)
(bkz: sistem 4 5)
(bkz: sistem mühendisliği)
system in türkçesi
system of a down adlı güruh tarafından sevilmeyen, küfür edilen olgu.
(bkz: fuck the system)
(#1841010)
sistem = yönetenler + yönetilenler + yönetilmediğini zannedenler
hem kendi içinde hem de değişen çevreleriyle devamlı ilişkileri olan ve aralarında güçlü bir dayanışma bulunan öğelerin birleşmesiyle oluşan, aynı zamanda belirli bir kimliği olan bütün. sistemi oluşturan öğeler, belirli bir amaca ulaşmak üzere ortak hareket ederler. sistemin temel amaçlarından biri var olan düzenin korunmasıdır.
tv kanallarında yayın sıçtığı anlarda söylenen teknik bir arıza oldu klişesine benzer bir şekilde hastanelerde ve bankalarda sürekli arızalanan, müşterileri canından bezdiren şey.
(bkz: fuck the system)
bir düşünceyi gerçekleştirmek için kurulan maddi ve manevi herşeydir. aaa konu günümüz sistemine geldi. bir şeyler söylemesek ayıp olur. tek tip(aynı ve gel deyince gelen, yap deyince yapan, git deyince giden vs) ve düşünmeyen ve düşündüğünü söyleyemeyen insan yetiştirmeyi amaçlayan bir sistemdir bu. örnek de verelim: okullarda öğrencilerin aynı kıyafetleri giyinmesi, ösym nin sağladığı öğrencilerin bir derste aynı anda hayali şeyler(matematik) çözmesi, memurların takım elbise giyinmesi, memurların eylemlere katılamaması vs.*
bir hedefe varmak için izlenecek yolun mekanik hale getirilmesidir.
bir sonuç elde etmeye yarayan yöntemler düzeni.
genel bir kavram olmakla birlikte, sınırları içerisinde gezdiğimizdir.

Sistemin veya sistemlerin varlığını kabullenemiyorsan, sistemsiz olman da gerekiyor. Ama sistemsiz isen, demek ki prensipsizsin. Yani tüm hayatına dair bir çizgin, duruşun, ilken, prensibin ve icabında kişiliğin de yoktur. Örnek verelim, lafı gediğine oturtalım; Bir öğretmenin sisteme karşı nefretini ve bel altı vuruşlarını görüp, sonra sınavda ezberden sorması sizde bir ironi yaratır. Yüzüne bile bakmaz, samimi bile bulmazsınız.

(bkz: düşüncelere dayalı sistemler)
(bkz: sistem karşıtları)
(bkz: sistemsizlikte bir sistemdir)
(bkz: fog the system)
tüm insanların olmakla beraber daha çok gençlerin ağzına sıçan düzendir. gençliğinizin en güzel dönemlerinde esir olursunuz buna, yapabileceğiniz hiçbir şey yoktur eğer soyadınız sabancı falan değilse. ya da ağaoğlunun akrabalarından değilseniz. sistemden kazanan değil, sistemin kazandığı olursunuz. arkadaşlarınız, en güzel şekillerde en güzel şeyleri yaşarken belkide siz dönüp durursunuz yatağınızda, uyku girmez gözünüze, ağlamak istersiniz.. bir ağlarsınız iki ağlarsınız ama bakarsınız ki değişen bi şey yok.. çünkü çocuk değilsiniz ki başarısız olduğunuzda herkes alttan alsın. yok öyle bişey. çalışırsan kazanırsın, kazanırsan yaşarsın. imkan yoksa yaratırsın, ki genelde yoktur. sonuç olarak bunlara kafa yorarken o herkesin bahsettiği meşhur gençliğin arkasından bakıverirsin, elinde kalan hiçbi şey yoktur insanların kötü bakışlarından ve yargılamalarından başka.
hayatta pek çok zorluk var, ama bu sistemde, bu ülkede, bu şartlarda genç olmak, gençliğini yaşamak her şeyden zor. çocuk kalmak lazım bu ülkede. onlar da çocukluklarını yaşayamıyorlar ama olsun, en azından yargılayan yok, sistemle uğraşmak zorunda değiller. ellerine bi bebek bi araba verince mutlu olabilecek yapıları var.

sisteme karşı olmalıyım diye yazmıyorum bu yazıyı, karşı olduğumdan da yazmıyorum, yanlısı da değilim, sadece benim hayatımda olmasın istiyorum çok mu? sadece en güzel yıllarımı canımın istediği gibi yaşamak istiyorum, bida geri gelemicek anlarımı bu sisteme bağlı bi şekilde yaşamak istemiyorum o kadar. hepsi bu. hayallerim çok zengin olmak, uzaya çıkmak ya da başka bişey değil, sadece bunu istiyorum, hayal kurmama izin veren bi düzen. düzensizlik. her neyse.
deja-vu'nun sinir ötesi albümündeki şahane şarkısının adı.
sürekli savaştığın bi parçası olmayı kabul etmediğin edemeyeceğini bildiğin ve bu yüzden hep biraz yalnız hep biraz manik depresif olmayı gönüllü kabul ettiğin şey.
gözlerini açınca girersin bu düzene
zamanla öğrenirsin sarılırsın üzene
tecrübeyi tadınca gücü ele alınca
bir parçası olursun bu sisteme tapınca
korkaklar aşkı yasaklar zaten toprağa tutsaklar
ağlayan bütün sokaklar gerçek sevgiye muhtaçlar
sistem beni yine deli gibi geriyor
nefesimi kesiyor üzerime geliyor
sözlerini saçınca gelirler üzerine
zamanla ezilirsin alışırsın yerine
tehlikeyi görünce geç olduğunu anlarsın
koyun gibi güdülmeye yakında alışırsın
korkaklar aşkı yasaklar zaten toprağa tutsaklar
ağlayan bütün sokaklar gerçek sevgiye muhtaçlar
sistem beni yine deli gibi geriyor
nefesimi kesiyor üzerime geliyor
konuşmak yasak düşünmek uzak mahkum bir zavallıya her şey tuzak
çatlak sistem patlak sistem kör olası hain sistem
fakir sistem ezik sistem kahrolası adi sistem
sistem beni yine deli gibi geriyor
nefesimi kesiyor üzerime geliyor

http://youtu.be/dnovlvkxbxe
(bkz: gecenin tek şarkılık özeti)
Doğumdan ölüme kadar süregelen düzenli olarak kölesi olduğum şey...
köleleri isyanda.
(bkz: aspirinnnnn ve pasakliii)
iyi aileler iyi çocuklar yapar . iyi çocukları kötü kurtlar kapar . iyi çocuklar iyi okur . Okur okur adam olur . Okur okur müdür olur . Sistem budur . * *