en iyi özgün seneryo ödülünü inception yerine social network e verdikleri an, ulan bu ödülleri nerelerinden değerlendiriyorlar diye içimden geçirdiğim ödül törenidir.
abartılı, lüks bir şov olmakla beraber ekran başındakiler için eğlenceli bir törendir oscar. bu sene o kadar eğlenceli geçmediyse de sabaha kadar bekledik baba ödülleri kimlerin kazanacağını.
ödüllerle ilgili söyleyeceğim pek bir şey yok. herkes christopher nolan için üzülüyor, ben danny boyle için üzüldüm hem senaryoyu alamadığı hem de yönetmene aday gösterilmediği için. a.r.rahman'ın da ödülü hakettiğini düşünüyordum. keza james franco'nun da. düşündüm de, ben bildiğin 127 hours için üzgünüm. christian bale teselli ödülümüz olsun, ne yapalım artık.
"yıllardır hakkı yenen yönetmene* en kötü filmiyle* de olsa ödülünü verip, yaptığımız ayıbı temizleyelim" hastalığına yakalanmayan ve gece gece bizleri sinir harbine sokmayan akademiye teşekkürler. ödüller genel olarak beni sevindirmiş olup, gece istenmese de beklenildiği üzere social network ün gecesi değil; herkesin istediği ve yine beklenildiği üzere king's speech in gecesi olmuştur.
en iyi yönetmen ve en iyi erkek oyuncu ödülleri' nin zaten the king' s speech' e gideceği belliydi. en iyi film konusunda the social network ile the king' s speech yarışıyordu. en iyi yöneymen ve en iyi oyuncu the king' s speech ise en iyi filmin de o olması kaçınılmazdı.
hayalciler inception' a en iyi filmin gitmesini, david fincher gibi gerçekten usta bir yönetmene de fırsat bulunmuşken oscar verilmesini istiyorlardı lakin akademi böyle şeyleri pek sevmiyor ve yapmıyor. kendi adıma, her ne kadar bir nolan hayranı olsam da ve inception' un sinemaya büyük bir yenilik getirdiğini düşünsem de, the king' s speech gibi klasik sinema örneğinin ödüllendirilmesine çok sevindim.
christopher nolan'ın akademinin zeka seviyesine göre film çekmesi gerektiğini birkez daha gözler önüne seren tören.
ulan hadi en iyi filmi vermedin.Inception her türlü senaryo oscar ını almalıydı.
her şeyden önce çok kötü bir sunuculuk vardı törende. gerçekten sönüktü. en iyi film oskarının the social network'e verilmemesi çok büyük bir hataydı. film her açıdan, diğer adaylara göre üstündü. elbette bir başyapıt muhteşem bir şey değildi ama kurgusu, diyalogları, anlatımı, senaryosu, görüntüler.. bir bütün olarak network hepsinden iyiyidi.
coşkudan yoksun geçen ödül törenidir ne yazık ki. hoş, bu adaylar açıklandığında, ya da genel olarak seneye baktığımızda zaten salonda roberto benigni misali coşku yaratacak birisini beklemiyorduk ama bir heyecanlandırma çabası dahi göremedik. steven spielberg o kaybedenleri de onore eden şık kapanışı yapmasa, inside job ve -özellikle- hævnen sürprizi, ya da biutiful' un hayalkırıklığı mı desek, olmasa izlenmese de olur kıvamında geçmiştir. the social network ile black swan' ın arasından sıyrılan the king's speech ise -küçük çapta- damga vurmuştur.
social network ve the kings speech gibi uyarlama yani daha önce yaşanmış bir olaydan yola çıkarak yüzde ellisi gerçek gerisi kurgu bir senaryonun en iyi senaryo seçilmesini anlamlandıramıyorum bir türlü, en iyi senaryo inception'a ya da black swan'a verilmeliydi, adamlar sıfırdan bir öykü yaratıyorlar asıl senaristlik budur.
alice in wonderland 2 ödül alarak, true grit ve 127 hours ise hiç bi şey alamayarak şaşırttı beni. social network'ün ise kurguyu hakettiğini ama uyarlama senaryo ve müziği asla haketmediğini düşünüyorum. özellikle müzik dalında desplat ve zimmer varken. geri kalan ödüllerde bi' sürpriz olmadı. iyi olan kazandı bu gece.
ve nacizane görüşüm ile belirlenen gecenin en hoş hatunu ödülünü jennifer lawrence'a veriyorum.
yav no soporto el rap ne ara geldin de yazdın tüm yazacaklarımı? herneyse en azından bazılarını yazmazsam çatlarım,olmaz.
1929 den beri süren moda törenleri ki bir sunucunun dediği gibi "bütün görkemi orada sanki" dediği gece bitti, çok büyük süpriz olmadan. beni en şaşırtansa ses dallarındaydı. en iyi özgün şarkı 127 hours'un olmalıydı.
en iyi özgün müzikte hans zimmerin inceptionla hakkı aşikar yendi.
social network bi 7 sene önce olsa tamamen avucunu yalardı. inception ise fazlasını hakediyordu.
törene yine anneler damgasını vurdu her konuşanda. annelerinde yorumlarının alınması çok güzel olmuş.
james-anne çiftinin filimlerin içine daldıkları video güzeldi ve bana stardaki hayrettini hatırlatıp,güldürdü.
en sondaki 5. sınıf new yorklu veletler korosu da güzel bir farktı.
en iyi yardımcı kadında: melissa leo hiç beklenmiyordu,kendisi dahi beklemediği belliydi.
en iyi makyajı iğrenç denen wolfmanın alması anons edenin gafı mıydı yoksa sahiciliğine şaşırma mıydı?
natalie portman konuştuda konuştu,hakkıdır lakin,eziyet oldu bize.
başkada farklı bir şey olmadı.
charlie chaplin'e yaşarken verdiği tek ödül limelight'ın müziği için olan academy'nin 2011 yılındaki törenidir. (bir de yaşam boyu başarı ödülü verdiler zorla ama sayılmaz)
bu sene de geleneği bozmamış biyografik bir drama en iyi film ödülü vermişlerdir. tamam, 300 ve benzerlerine vermeyin ama insaf edin be! nedir christopher nolan'a karşı bu bitmek bilmez hıncınız? bir bu bir de helena bonham carter...
