steril yerlerin yarattığı tedirginlik hissi

steril yerlerde kişinin bir türlü kendini rahat hissedememesi, bir aidiyet sorunu yaşamasıyla kendini belli eden duygudur. şimdi bu tanımdan sonra kimse bu hissi yaşayanların aslında bok içinde yaşıyormuş da biraz temiz bir ortama girince kendini yabancı hissetmiş olduğunu falan düşünmesin lütfen. bugün iyi günümdeyim kimsenin kalbini kırmak istemiyorum.

bunu fazla şık ve pırıl pırıl bir lokantada da yine aynı derecede steril bir cafede de yaşamak mümkündür. ama bana asıl ilginç gelen böyle yerlerde insanların birden bire üzerlerine yapışıveren o "biz aslında böyle yerlere çok alışığız" tavırları oluyor. nedense ben böyle bir mekana ne zaman girersem gireyim bir acemilik, bir ne yapacağını bilmezlik peyda oluyor üstüme. bunu sosyal motivasyon eksikliğiyle de açıklamak pek mümkün elbette, kimseye karışmayacağım ukalalalık yapmaları hususunda. ama var böyle bir şey, uydurmuyorum.

benim asıl merak ettiğim şey, benim gibi steril mekanlarda elini ayağını nereye koyacaklarını bilemeyenlerin totala oranı aslında. öğrenip de ne yapacağım o konuda da anlamlı düşüncelere sahip değilim, bu konuda bu gece yatmadan önce uzunca bir müddet düşünüp en azından kendimi tatmin edecek cevaplara ulaşacağım, ama lütfen inanın merak etmemek elimde değil. böyle ortamlarda; sanki şık bir restoranta, tertemiz ve pırıl pırıl bir masa üstünde doğmuş, saray terbiyesi görmüşçesine profesyonel bir edayla davrananların gerçekten kendini nasıl olup da bu derece rahat hissettikleri konusunda merak içindeyim.

aynı duyguyu havaalanında da yaşamak ya da görmek/gözlemlemek gayet mümkün. daha önce defalarca uçağa binmiş olmama rağmen ne zaman havaalanına gitsem ya bir tedirginlik yaşarım ya da ezberimi unutur diğer insanlara bakarak normal bir şekilde nasıl davranılır taklit etmeye çalışırım. yürüyen merdivenler, x-ray cihazları, görevliler, bilet kontrol, aktarmalı uçuşlar falan filan. havaalanlarında insanlar üzerinde konuşmadan uzlaştıkları bi tür anlaşma varmış gibi davranıyorlar galiba. bilinç altında, bir tür, uçan insanların uçmayan insanlara nazaran çağdaşlıktan aldıkları payın çokluğu hissi galiba bu. belki de değil. gece gece götümden uyduruyorum.

belki de aklımdakilari tam olarak aktaramıyorum. ama insanların "biz hep uçuyoruz" hissi uyandıran tavırlarla bende yaşattıkları şaşırma hali aslında tam olarak anlatmaya çalıştığım şey/konu. steril mekanlarda, aynı derecede steril ve seçkin insanlarda oluşuveren "biz aslında buraya aitiz, bu elit zevklerimizle de sokaktaki insanlardan farklıyız" tavırları da sanırım bahsetmeye çalıştığım bütünün bir parçası, tezahürü oluyor. ya da saçmalıyorum. bilemiyorum.