bugün

siyasetçi

bir çok tanım "olan" hakkında yazılmış. şimdi siyasetçi'nin olması gereken manasını yazalım. siyasetçi kendine oy verenlerin tercihlerini savunmak ve görüşleri doğrultusunda temsil etmekle görevli seçilmiş insanlardır.

bizim ülkemizde siyasetçiler seçimlere pek inanmazlar. çünkü doğru dürüst politika üretemedikleri için istedikleri oy oranına ulaşamazlar. beceriksizliklerini istifa ederek kabul edip gitmek yerine bu kez siyaset dışına çıkıp başka yollardan çözümler bulmaya çalışırlar.

şimdi siyaset dışına çıkan örnekler verelim.
1-siyasetin işi olan türban sorunu, cumhurbaşkanı seçimi, katsayı sorunu gibi problemleri çözmek için bir uzlaşma sağlanmayıp siyasi bir olayı mahkemeye taşıyarak rejim problemi haline getirirler.

burda uzlaşma kelimesinin tanımlanmasına ihtiyaç var. siyasi uzlaşma; herkesin kendi fikirlerini söyleyip, sonrasında çoğunluğun isteğinin sorunsuz uygulanmasıdır. bu istekler temel hak ve özgürlükleri kısıtlayıcı olamaz.

2-siyaseten sorunlarını çözmeye yanaşmadıkları insanların başka partileri seçmesi nedeniyle seçilen partiyi bölücülükle suçlarken, seçenlere de siyasi bir çözüm önermek yerine silahla yok etmeyi önerirler. terörün sadece silahla bitirilebileceğini iddia etmek, siyasetçi olarak "beceriksizim elimden bir şey gelmiyor, ben çözemem silahlar çözsün" demek değil midir?

3-silahlı çözüm önermek siyasi bir karar mıdır? bana kalırsa silah, siyasetin bittiği yerde devreye girer. siyaset bitmişse o konuda siyasetçilerin konuşmaları da saçmadır. siyaset, silahla yapılan bir iş değil aklı başında konuşmayla yapılan bir sistemdir.

4-yeterli oy alamadığı için darbelerden meded uman siyasetçiler. burjuva partisi veya faşizan bir gruba ait sert söylemleri olmakla fazla oy toplayamayan, ama kendine sıkı bağlı gruplara sahip, kendilerinden olmayanları düşman gören anlayış sahibi politikacılar, devlet içinde bulunan resmi teröristlere yani darbecilere yaslanır. be adam! adam gibi siyaset yap. millet sana oy versin. sistem dışına çıkan bir partiye oy veren millet sana neden oy vermez. o kadar mı beceriksizsin...

5-seçmenlerden alamadığını terör örgütleri kurarak, sırtını silahlı askere, mit'e vererek almaya çalışan siyasetçiler. hrant dink'i kim vurdu, m.ali ağca, oral çelik, abdullah çatlı, ibrahim çiftçi, veli can oduncu kimlerin adamı? mehmet ağar gibi biri nasıl olur da siyasete soyunabilir?

6-avrupa'da ırkçılıktan iki parti kapatılmışken artan sokak gösterilerine karşı bizde dağa çıkarız diyen bir parti hakkında neden bir şey yapılmaz. veli küçük ve devlet bahçeli aynı söylemi söylerken bahçeli bu söylemin veli küçük'e ait olduğunu bilmeden mi bilerek mi söylüyor. devletin meşru güvenlik güçleri varken dağa çıkıp ne yapacaklar?

7-düşmanlıktan ve karşıdakini tehdit etmekten, vatandaşını ülke şuraya gidiyor diye korkutmaktan başka söylemleri olmayanların ürettikleri ne gibi çözümler var. herşeye hayır diyorsanız, birde siz konuşun. yok ama onlar lider kalsın, kim ölürse ölsün umurlarında değil.

8-siyasetin kendi istedikleri sınırlar içinde kalmasını isteyerek zamanında anayasaya bir şekilde yazdırdıkları kısıtlamalara yaslanarak diğer siyasetçilere hareket etme alanı vermeyen ideolojik bir anayasaya ve onun mahkemelerine sırtını dayamak siyaset midir? birileri parti programını anayasaya yazdırmış ve onun dışına çıkmak suç. bu nedenle de avrupa bizim demokrasimizi hiçbir zaman beğenmeyecek. beceriksizler ise ancak kendi gibi olanların yaşamasına olanak verecek yargı sistemi ve anayasayı kullanmaya devam etsinler. *