sünni olan türk halkını zorla şia yapmaya kalkışan ve bunun için kan dökmekten geri kalmayan, asıl kardeşe savaş açıp kan döken devlet. ha türk müdür? evet türktür. fakat osmanlı türk değildi demek en büyük yanlıştır. işkembeden sallamadır.
sarayda farsça ve arapça kullanıldığı doğrudur, fakat bunu türk olan kesim değil pers olan kadro kullanmıştır. ki uzunçarşılı'nın osmanlı'da iranlı akımı adlı tezini okursanız anlarsınız bu detayı.
bakalım iranlı tarihçi ibn raşit ne diyor?
'27 Eylülde Tebriz'e girdi. Safevilerin zulmünden bunalan şehir halkı, Sultan Süleyman'ı ve Osmanlı ordusunu sevinçle bir kurtarıcı olarak karşıladılar.'
demek ki bu safeviler gerçekten zorba bir devlet politikası güdüyorlarmış.
Tacüt tevarih'te Sultan Beyazıd hanın yol sırasında vefat ettiği yazar. zaten yavuz öldürmek istese çoktan öldürürdü babasını. sultan selim hazretlerinin culusu 23 mayıs, bayezıd han'ın vefatı 3 gün sonra yani 26 mayıstır. zaten sen padişah olmuşsun öldürecek olsan neden 3 gün bekleyesin. yeniçeriler ve koskaca devlet emrinde.
şah ismail'in savaş alanından kardeş kanı akmasın (!) diye gittiğine gelirsek; şah ismail bu savaşı kazanacak olsaydı acaba yine 'tamam bu kadar yeter daha fazla kardeş kanı akmasın' mı diyecekti acaba? boş laftır bunlar. çaldıran savaşında osmanlı ordusunun nasıl bir kahramanlık kazandığını hammer detaylı şekilde anlatmaktadır. şah ismail ezile ezile yenilmiştir, ordusu dağıtılmıştır. yavuz kaçmamıştır tebrize doğru ilerlemiştir (evet safevilerin önemli kentlerinden) tabi bu ilerleyişi kaçma olarak görüldüyse o başkadır.
ayrıca yavuz hazretlerinin farsçaya olan düşkünlüğünü ortaya atanların en mühim dayanakları 'sanma şahım herkesi sen sadıkane yar olur..' şeklindeki gazel. bu gazel yavuz'un değil 19. yy gazelidir. * evet yavuz mektupları farsça yazmıştır fakat burası hala meçhul 'ya iran kültürü olan bir devlete yazdığı için veya bilgisini kanıtlamak için kullanmıştır' * şeklinde açıklanmıştır.
