bugün

kerem ile aslı

benim gibi kitap okumaktan nefret eden birisine bile kendisini iki gecede okutabilen destan.

bayağılaştırılmıştır, bel altı espirilere alet olmuştur. ama aslında mükemmel bir destandır. hele de en son kısmı...

kitabın en son kısmından bir özet:
--spoiler--
Keşiş'in dostları Keşiş'e haber verince Kerem'den kurtuluş olmadığını anladı. Keşiş'in aklına bir fikir geldi. Kızını Kerem'e vereceğini, fakat ilk gecelerinin elbisesini kendisi dikeceğini söyledi. Kerem ve Aslı çok sevindi. Keşiş evde sihirli, büyülü bir fistan dikti. 40 gün 40 gece düğün yaptılar. Sonra Aslı ile Kerem evlerine gittiler. Aslı Kerem'den bu düğmeleri çözmesini istedi. Kerem tam söktü 2 tanesi kaldı ki düğmeler tekrar kapandı. Kerem elleri ile tekrar denedi. Sürekli kapanıyordu düğmeler. Artık uğraşmaktan tan yeri ağarmıştı. Tekrar denerken en sonunda kocaman bir 'Ah' çekti. Ve Kerem'in ağzından çıkan ateş ile birden bire Kerem cayır cayır yanmaya başladı. Külleri yere döküldü. Aslı ağlamaya başladı. Sonra saçlarını süpürge ederek silerken küllerin içinde kalan ateş ile Aslı da kül oldu. ikisinin külleri birbirine karıştı. Aslı ve Kerem dünyada kavuşamadılar ama şu an cennete düğünleri olsa gerek.
--spoiler--

not: o dağları delen kerem değil, ferhat.