tütün sarmak

Ham tutunu alıp, filtreli ya da filtresiz bir kagıda sarma eylemidir.

Hos bir ilkbahar sabahıydı. iki arkadas, farklı sehirlerde okusalarda, bir haftayı beraber gecirmeye karar vermislerdi. Haftanın ilk gununden itibaren baslayan macera, carsamba gunune kadar para noktasında sıkıntı vermiyordu. Eglenmislerdi, gerilmislerdi, uzulmuslerdi. Onemli duyguların en uc noktalarına gidip gelmislerdi.. Derken persembe sabahı yine beraber uyanan iki sıkı arkadas, dost, kardes, pencereyi acıp iceriye hava girmesini saglamıslardı. Bu biraz da gece boyunca odanın havasız kalması ve bilindigi uzere gece esnasındaki gaz salınımının artmıs olmasından oturuydu.

Gencler onceki aksam aralarında cok ani ve hızlı bir karar alma sureci yasamıslardı:

" Para bitti. Sigaraya para gunde 4 euro gidiyor. Buna bir care bulmalı.Yarın sabah tutun alıp saracagız. "
Urunlerin en ucuza satıldıgı alısveris merkezine gittiler. Aldılar Yesil renk bir Colruyt tutunu ve filtreli sigara kagıtlarını ve tabii ki sarmak icin buyuk kolaylık saglayan aleti. Buyuk bir sevinc, mutluluk ile odalarına gitmisler, fona " Cavit Karabey- Mapushane ranzalarını " koymuslar ve daha once gorselerde pek denemedikleri aleti cozmeye koyulmuslardı. Aletin fonksiyonlarını deneme- yanılma yoluyla az cok cozduler.

Baslarda istenen performansı vermemisti sigaranın kalitesi. Tutun kalitesi belki idare ederdi ama sigaranın sarılması, icindeki tutun miktarı, tutunun yayılısı gibi segmentler henuz tam yerine oturmamıstı. Derken arkadaslardan bir tanesi aletin zor olan tutun doldurma ve sigara kagıdının basından tutup destek verme islemini, aleti yatay degil de dikey bicimde tutarak cozumlemisti. Daha sonra diger arkadas bunu yanındaki siyah dugmeye basarak yatay sekilde yapma yolunu da bulacaktı ama verim en guzel dikey sekilde tutularak alınıyordu. Cunku bu stratejik cozumden sonra artık hersey degismisti.

Artık tutunun miktarında buyuk bir artıs gozukuordu her dalda. Tek sorun tutunun yayılısıydı. Bu da iki arkadasın arasındaki gorev dagılımıyla hallolmustu. Biri tutunu dagıtıyor. Digeri alet ile sigara dalını meydana getiriyor. Sonra tutunu dagıtan sigara dalına rutuslar yapıyordu. 3, 45 Euroluk tutun ile 58 dal meydana getirildi.

Artık yeni bir marka piyasadaydı.

Universiteli olan, sigaraya her gun 4 euro para veren, aynı zamanda gariban fakat delikanlı olan, entellektuel olsalar da halkın butun kesimlerini kucaklayan, halktan olan bir kesimin sigarasıydı bu... Bu sonradan varyasyonlarının da tureyecegi, icinde hafif makarna tadının bulunabilecegi bir sigaraydı. Nikotini cakıyordu akcigere ama karnı da doyuruyordu.

Bu artık bizim, serserilerin sigarasıydı : GULLE. . .

(bkz: gulle)