bugün

üniversitelerin özerkleşmesi

Olması gerekendir. Tabii haklı olarak denecektir : " Turkiye'deki zihniyet universiteleri birbirine dusman eder. insanlar okudukları universitelerden dolayı fislenirler. " .

Fakat bu tur korkular bizi surekli engelliyor. Tamam haklı bir korkudur bu ama biraz guvenin kimseye zararı olmaz diye dusunuyorum. Baktın olacak gibi degil tekrar merkeze baglarsın hepsini. Ama dene bi ya..

Ayrıca zaten Turkiye bu tur dusunce tarzını asmak uzere. Turkiye'de merkeze baglı universiteler yıgını bırakın birbirlerini kendilerini dahi gelisteremezler. Kendi geleneklerini, degerlerini uretemezler. Gelenek ve degeri gectim, bilim uretemezler. Ki bunu dunya sıralamalarında goruyoruz. Rektorleri ogrenciler secsin. Rektorler universitenin akademik kadroları tarafından sistematik bir bicimde gozleme de tabii tutulsunlar ki kontrol mekanizması olussun. Ogrencisini tanıyan, ogrencisini bilen bir yonetim olsun universitede. Cunku rektor oyunu ogrenciden alacagı icin kendisini ilk once ogrenciye sevdirmek zorunda ki ogrenci memnunsa universiteden universite gorevinin buyuk bolumunu yapıyordur zaten. Ayrıca kontrol mekanizması seklinde bir akademik denetiminde ( yine universite bunyesinin icinde ) akademik anlamda universitede yapılan yatırımlarında kontrolunu saglar. Bu da universitelerde yayınlanan makalelerin kalitesini, arastırmaların uluslararası gecerliligini artırır. Merkezi yonetimde basarısızlıklar gizlenebiliyor. Bu tıpkı bir kac COK calıskan ogrencinin bulundugu, vasatlarla dolu bir sınıfın ortalaması gibi oluyor.

20 kisilik sınıf. 5 kisi 100 alıyor. 15 kisi 20. Ortalama : 40. Ne yapmalıyız ? Ortalamayı 50 ye cekelim. Nası ? 15 kisiye 30 aldıralım. Bu esnada 5 kisiyle ilgilenmeylim. E oldu mu ama ?