bugün

hiç bir şey yapmak istememe duygusu

tersi gibi, yani sürekli bir şeyler yapma, sürekli program üretme, sürekli bir adım atma zorunluluğu hissetme hali gibi zor ama aşılabilir bir durumdur.

bu güzel milleti maalesef zehirlediler. umutsuzluğu bir kültür, daha entelektüel görünmek için zorunlu şart kıldılar. arabesk bir temel üzerine şekillendi her şeyimiz. zırlayan, üretemeyen, "ben" diyemeyen, hareket kabiliyeti sıfıra yakın ve neyi nasıl yapacağını asla bilmeyen milyonlarca insanız.

bu hiçbir şey yapma istememe hali sadece psikolojik değil. çevresel bir desteği de var bu durumun. çevrende seni tetikleyecek bir insan yok muhtemelen. başarılı olmuş ve bunun bilgisini aktarmaya cesaret edebilmiş insanlar yok. o yüzden savruluyoruz. çok üzücü hakikaten çok üzücü.

"hobi edin .s" şımarıklığına girmeyeceğim. her şey çok pahalı. kökten değişimlerde ise zamana yayılmış bir maddi gider var sadece. haliyle daha olanaklı.

inan ki yapmazsan, yapamadığında olduğundan daha mutsuz olacaksın. sistemli çalış. sessizce ilerle. zaman zaman dönüp arkana bak. neyi doğru yaptığını düşün. nerde hata yaptın. takıldığın nokta neresi. bunları düşün. bir planın olsun.

bunca insan neden uğraşıyor didiniyor? aptal mı bu millet? bir amaçları var. bir yolda yürüyorlar. bi insanla ancak ondan biyografinde de bahsedeceğine inanıyorsan dostluk kur.

bıraksak o koltukta asırlar boyunca kıpırdamadan duracak ve başaranı kötüleyecek milyonlarcası var. bence harekete geç. bugün bir adım atıyosun ve yarın bakıyosun ki yolu yarılamışsın. neyse konu ona göre yani. fark etmiyor. prensip inan ki aynı. başla. başlayan şey bitmeye de başlar. her şey aşılır.

dene.