bugün

rashomon

gerçek üzerine, insan oğlunun zaafları ve çıkarları uğruna nasıl da gerçeği çarptırabileceği üzerine bir film. bununla beraber, piramitin en üstünde olmasına rağmen nasıl da saf olduğuna dair.
şahsen akira kurusowa'nın en vasat filmi. film başlarken ortada dolanan iki adam var ve bir olay hasebiyle kendi kendilerini yiyorlar. "nasıl olur, nasıl olur anlamıyorum!" "korkunç bir olay", "ömrümde böylesini duymadım"... gibi seyriciyi merak içerisinde bırakan cümleler ile başlayıp koltuğa yapıştırıyor. fakat 4 farklı hikaye olduğu halde bir gerçek yok, geçtiği çağı da hesaba katarsak korkunç bir olay hiç yok, kaldı ki bu rahip ve oduncu ne denli bu kadar tırsıyor değinilmiyor ve sonuç izleyiciye bırakılıyor. yargıcın sesini hiç duymadığımız için "gereği düşünüldü" demek bize bırakılıyor. en azından insanoğlu adına bir mesaj verilmeliydi.