bugün

alfred hitchcock

paramount famous players lasky’nin londra şubesinin açılacağı ilanını gazetede okuyunca hemen başvurmuş ve kabul edilmiştir. sessiz sinema yılları... hiçkok’un çizimleri beğenilir, başlıklar bölümünde hızla yükselip çoktan yazarlar bölümüne geçmiştir.

londra üniversitesi resim branş’ında okuduğu bu sıralar o günkü sineme tekniğine dâir temel bütün bilgilere pratik olarak da vâkıftır artık; 23 yaşında, ağzına tek kadeh içki dahî koymayacak bir disiplin içindedir. ona göre “kız arkadaş” kavramı yoktur, sevdiği ve seveceği evleneceği kadın olacaktır ki (1926’da alma reville evlenmiş, bütün hayatını onunla geçirmiştir.) daha başka birçok tarafıyla hiçkok teklerin adamıdır:

filmlerinin kesinlikle tek bir konusu, tek bir kahramanı vardır ve senelerce bu kahramanları, başrol oyuncularını bile aynı aktör ve aktristlerden seçmiştir. mesela, cary grant ve james stewart; ilginçtir, tipleri kadar aktörlükleri de birbirine benzeyen bu iki aktör neredeyse hiçkok’un mühim bütün filmlerinin aktörüdürler. aktristler için de aynı hiçkok prensibi geçerlidir ki, kim novak, greysi keli, ingrid bergman; “soğuk sarışın” diye nitelen gözde aktristleridir -ve en çok keli ile çalışmıştır zaten- ilginçtir bu hanımlar farklı yüz hatlarına rağmen bize yine hiçkok’un tek’e ve teferruata tutkunluğunu anımsatır... ve bütün önemli filmlerinin hepsinin sadece tek bir karesinde, bir kere gözükmüş ve hatta bu tek anlık gözükme sansasyonel bir hadise olmuştur. -ileride değineceğim-

arayazı süsleyici olarak girdiği sektörde kısa bir süre içinde beş filmin yardımcı yönetmenliğini yapmıştır bile ve ardından yönetmenlik teklifi alarak sessiz sinema döneminde tam dokuz filme imza atar. 25 ve 29 yılları arasındaki beş öne çıkan filmi arasında birisi vardır ki, işte hiçkok’un asıl üslubunu bulduğu ve yakaladığı, sonraki dönemde ise artık bütün işlerini bu üslub üzerine binâ ettiği bir film: kiracı...

-devam edeceğimi-