bugün

çocuklarla girilen diyaloglar

küçük evrenin sonundaki babil baligi *kreşte kendisiyle konuşan dengesiz kişiler yüzünden evde sürekli saçma sapan sorular sorarak dolaşmaktadır.asıl ilginç olan ona o yaşta tanrı kavramını anlatmaya çalışan zihniyettir.sorular:
-allah neye benzer?
-dişimin arasına girebilir mi?..
-allahla hoca arkadaş mıdır? şeklindedir..aile çocuğun bunları nerden öğrendiğini anlayamaz..bir de bunların üstüne çocuk sogulama olayını abartıp "burası aydınlıkevlerse niye elektrikler kesiliyo" ya da "ayrancıya geldik bize neden ayran ikram etmiyolar" gibi saçmasapan soruları da araya karıştırmıştır..anneyle baba çok endişelidir ve hemen psikoloğa gidilir..
annemin anlattığı üzere psikolog ilgimi başka yönlere çekmeyi önermiştir..
anneyle neşe içinde lunaparka gidilir..
mutlu ebeveyn işe yarıyo galiba diye sevinmektedir.tam ahtapotun tepesinde ansızın ilk soru gelir..
-allahın çizmesi varmıdır?
1 sn içinde ikincisi:
varsa kırmızı mıdır?
anne ağlamaya başlar..baba anneyi teselliye çalışmaktadır..çocuksa şaşırmıştır.aklını sorular kurcalamaktadır..birkaç seans sonra konu kapanır..
bu olay yıllar sonra bir ortamda anlatıldığında muhafazakar kesimden "tövbeeee tövbeeee" sesleri yükselmiş,aynı zihniyetin değişmeyen tepkisi gözlenmiştir.