rus çarlığı ilân edilmesinin sonrasında doğu'ya genişleme başlar. ural dağları aşılıp sibir hanlığı'na kadar girilir. sibirya'dan kürk gelir. kürk deyip geçmeyin, o dönem tekstil ürünleri gelişmediğinden kışın sıcak kalmanın en kolay yolu kürktü ve avrupa'nın tüm kürk gereksinimini ruslar karşılıyordu. buradan gelen parayla batı ve güney'ya karşı ordu besleniyor, sibirya'nın giderek doğusuna gidiliyordu.
rus çarlığı artık emperyalist bir güçtür. avrupa ve asya'da tüm eski güçlere karşı ciddi bir tehdit oluşturmaktadır. burada devreye birleşik krallık girer. güneş batmayan imparatorlukhindistan'ı egemenliğine almış, gözünü iran ve orta asya'ya çevirmiştir. bu iki emperyalist devlet kâh sıcak savaşa girerek, kâh orta asya ve iran'da kendi taraftarlarını toplayıp silahlandırarak bölgeyi egemenlikleri altına almaya çalışırlar.
kırım hanlığı zaten bitmiştir ve 93 harbi böyle bir dönemde patlak verir. osmanlı devleti tarumar olur. öyle ki rus ordusu günümüzde atatürk havalimanı'nın olduğu yeşilköy'e kadar gelir. rus ordusu'nun istanbul'a girmesini engelleyecek hiçbir güç bulunmamaktadır; doğu'da erzurum'a kadar gelmiştir zaten. erzurum'u başarıyla savunan ahmed muhtar paşa istanbul'dan destek istemiş ama alamayınca çareyi bayburt'a çekilmekte bulmuştu. işte bu ahvâl içinde dersaadet'ten emir gelir: kalan tüm gücünü topla ve istanbul'a yetiş! osmanlı zaman kazanmak için ateşkes teklif eder ve ruslar bunu kabûl ederler çünkü onların da ikmal yolları sıkıntıdadır. ahmed muhtar paşaçatalca'ya gelir ve burada savunma hattı kurar. ayastefanos antlaşması görüşmeleri başlayınca savunma çizgisini bakırköy'e kadar çeker. birleşik krallık bu sırada rusya'yı barışa gitmesi için tehdit ediyordu. bunu da ikinci abdülhamid'in kara kaşına, kemerli burnuna hasta olduklarından değil, rus çarlığı'nın sıcak denizlere inmesine engel olmak için yapıyorlardı. buna da, yukarıda saydığım nedenlerle mecburlardı.